Gülen'in avukatı hakim karşısında
Fethullah Gülen'in yaklaşık 26 yıl avukatlığını yapan İzmir Barosu'na kayıtlı Feti Ün hakim karşısına çıktı
Terör örgütü lideri Fethullah Gülen'in yaklaşık 26 yıl avukatlığını yapan İzmir Barosu'na kayıtlı Feti Ün, FETÖ/PDY üyesi olduğu iddiasıyla 15 yıl hapis cezası istemiyle tutuklu yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Ün ifadesinde, "Gülen'in diğer müvekkilerim gibi sadece avukatlığını yaptım. Kimseden talimat almadım. Adı geçen örgütede mensup değilim" dedi.
Fethullah Gülen'in Türkiye'de 28 yıl önce vekalet verdiği kişi olan avukat Feti Ün, geçen kasım ayında, İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından, FETÖ/PDY üyesi olmak suçundan gözaltına alındı. 1989 yılından 2015 yılına kadar Gülen'in yaşadığı Pensilvanya'ya 6 -7 kez gidip geldiği ve görüştüğü belirtilen avukat Feti Ün, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından denetimli serbestlik ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Olayı soruşturan Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı, hakimliğin verdiği karara itiraz edip, tutuklanmaya yönelik yakalama kararı talebinde bulundu. Bir üst sulh ceza hakimliği talebi yerinde gördü. Hakkında tutuklama kararı bulunan Feti Ün, geçen kasım ayında İzmir Adliyesi'ne gelince, adliye karakolunda görevli polisler tarafından gözaltına alındı. İzmir 4'üncü Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkartılan Feti Ün'ün yüzüne karşı tutuklanma kararı okundu. Ün, daha sonra polis tarafından cezaevine götürüldü.
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırılması istenen Feti Ün, İzmir 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına avukatları ile katıldı. Üç çocuk babası olan ve aylık gelirinin 5 bin lira olduğunu söyleyen sanık Feti Ün'ün ifadesi SEGBİS sistemiyle kayda alındı. İddianamade geçen iddiaların hiçbirini kabul etmediğini söyleyen Feti Ün, "Fethullah Gülen benim müvekkilim olur. Amerika'ya gittiğim doğrudur. Gülen'in 26 yıllık eski avukatı olduğum için tutuklandım. İlk önce serbest kaldım. Ardından tutuklama kararı çıktı. Karakola kendim gidip teslim oldum. Örgütle herhangi bir bağlantım yok. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimi ile bir ilgim yok. Ben kesinlikle kimseye baş eğmedim, kimseden emir ve talimat da almadım. Kim darbe girişiminde bulunduysa onların karşısındayım. Yapılanmayla ilgili bir bağlantım yok. 1989 yılında Gülen'in tazminat davaları dışında başka davalarına bakmadım. Ben sadece bende bulunan davalarına baktım. Örgütle ilgim varsa Allah kahretsin. Böyle bir örgütün varlığından haberim yok. Hiçbir zamanda yer almadım" dedi.
Irmak TV'de verdiği bir röportajdaki konuşmalarının da iddianamade suç olarak yer aldığını söyleyen Feti Ün, "Bu televizyonun açılışını da Bekir Bozdağ yaptı. Altı aydır tutukluyum. İddianamenin ilk 17 sayfasında örgütün yapısı anlatılıyor. Ben bu örgütün hiçbir yapılanmasında yer almadım. Bir röportaj verdim, başım belaya girdi. Hizmet hareketinde de bulunmadım. Sohbet ve toplantılara da katılmadım. Himmet ve zekat vermedim ve toplamadım. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum" dedi.
Tanık olarak dinlenen Erkan B., "Feti Ün, cinayet suçundan yargılanan babamın avukatlığını yaptı. Bize 'hoca efendi' ve cemaatin avukatı olduğunu söyledi. Mahkeme heyeti ve soruşturma savcısını tanıdığını söyledi. Pensilvanya'ya gidip Gülen'le görüşme yaptığını da belirtti. Babamın davasında hakim ve savcıların yardımcı olacağını söyledi. Kendisine düşmanlığım yok. Vatandaşlık görevimi yaptım. İnternette Irmak TV'de yaptığı röportajı görünce babamın avukatlığından, Yargıtay aşamasında azlettik" dedi.
Mahkeme başkanı, tanık Nurettin Veren'in Kırklareli 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde verdiği ifadeyi okudu. Veren'in ifadesinde "Ün'ün Fethullah Gülen ile maddi ve manevi yönden bağlantıları vardı. Hücre yapılanmasında önemli yeri vardı. Avrupa koordinasyonunu sağlıyordu. Tüm Türkiye'de FETÖ'nün avukat yapılanmasını yönetiyordu. Deşifre olunca da onun yerine başka avukat atandı. Örgütte yeri bir başkaydı" dediğini belirtti. Sanık Feti Ün ise buna karşılık tanıkların ifadelerini kabul etmediğini belirtip, delile dayanılmadan kendisine iftira atıldığını, iki tanıkla da aralarında husumet bulunduğunu öne sürdü.
Cumhuriyet savcısı sanığın tutuklu yargılanmasını talep etti. Sanık avukatları ise tahliye edilmesini istedi. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı 11 Temmuz'a erteledi.