‘Geri kalanları korkutmak istiyorlar’
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Beyaz Show’da “Farkında mısınız çocuklar ölüyor” sözleriyle dikkat çeken Ayşe öğretmene tepkiler ile ilgili, “Geri kalanları korkutmak istiyorlar Ayşe öğretmeni değil” dedi
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dün Çağlayan’da düzenlenen İstanbul İl Konferansının açılışını gerçekleştirdi. Demirtaş, Beyaz Show’a bağlanarak Diyarbakır’da yaşananlara dikkat çeken Ayşe öğretmenin pek çok platformda tepki görmesiyle ilgili şunları söyledi: “Bir partinin, vatan haini, terörist, şiddet yanlısı olarak gösterilebilmesinin en büyük nedeni Türkiye’deki basın, medyadır. Bunun bir örneğini 2 gün önce bir show programında yaşanan durumda gördük. Bir kadın telefonla show programına bağlanıyor. İnsanlar ölüyor, sessiz kalmayın, anneler ağlamasın, çocuklar ölmesin, barış olsun bu ülkede diyerek barış mesajı veriyor. Konsept o kadar sert ki. Bir merkez medya canlı yayınından barış mesajının verilmesi, devletin bütün mekanizmalarını harekete geçiriyor. O program yapımcısını linç ediyorlar. O konuşmayı yapan kadını arıyorlar. Buna terör örgütü propagandası diyorlar.” Öte yandan Demirtaş’ın sözlerinden birkaç saat sonra Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı öğretmen hakkında ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan soruşturma başlattı.
‘Küçük kırmızı balıklarız... ’
Türkiye’deki hiçbir partide böylesine tarihsellikle mücadelenin, konjonktürel gelişmelerin iç içe ele alındığı bir yaklaşımın olmadığını öne süren Demirtaş, şöyle konuştu: “Eksikliğimiz nerede? Bütün bu doğru tespitleri çözüm noktasında pratikleştirmede çok büyük eksikler yaşıyoruz. Karşımızdaki güç veya güçler, küçümsenecek, hafife alınacak güçler değil. Devasa bir ahtapotla, okyanusun ortasında mücadele eden küçük kırmızı balıklar gibiyiz. Ama çok iyi biliyoruz ki bu ahtapotun zayıf noktaları var. Öyle ürkütücü, korkutucu göründüğüne bakılmasın, 7 Haziran’da olduğu gibi ahtapotun bütün kollarını birbirine bağlayıp işlevsiz kılabiliriz. Bunun için doğru bir eğitim ve doğru bir örgütlenme modelini önümüze koymamız lazım. Eskiye dair, eski çalışma ve örgütlenme tarzına dair ne varsa unutmamız lazım.”