Gerekçe: Suça yardım mahiyetinde hareketler
Dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti darbeye teşebbüs suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı
15 yıl hapis cezasına çarptırılan eski 2. Ordu Komutanı Huduti’yle ilgili kararda şu gerekçe kullanıldı: Darbeye teşebbüs eylemine katılan sanıkların eylemlerinin icrası sırasında onları engellemeyerek suça yardım mahiyetinde hareketlerde bulunduMalatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ’nün darbe girişimine ilişkin, aralarında dönemin 2. Ordu Komutanı Adem Huduti’nin de bulunduğu 76 sanıktan 19’una verilen hapis cezasının gerekçesi açıklandı. Kararda, fiilen darbeye teşebbüs eylemi içinde oldukları anlaşılan eski tuğgeneraller Mustafa Serdar Sevgili, Zeki Karataş ve Albay Bahadır Erdemli’nin askeri nizama uygun şekilde sanığın odasına girip çıktıkları, Erdemli’nin “Başımıza geçirseniz mutlu oluruz” demesi üzerine sanığın teklifi reddettiği belirtildi. Kararda şöyle devam edildi:
Bildiriyi yayınlamadı
Gecenin devamında sanığın Emir Subayı Binbaşı Sedat Kaya’nın darbe teşebbüsünde aktif rol oynayan kişileri öldürmeyi teklif ettiği ancak sanığın ilk kurşunu atanların kendilerinin olmayacağını, sorunu kansız çözeceklerini söyleyerek ateş edilmesi için emir vermemiştir. Darbe teşebbüsünde aktif rol oynayan kişilerin kolaylıkla etkisiz hale getirilme imkanı bulunmasına rağmen sanığın yine bu kişileri etkisiz hale getirmeye yönelik emir vermemiştir.
Ufak sorunlar demişti
Huduti, dönemin Malatya Valisi’nin bir sorun olup olmadığını sormasına rağmen darbe teşebbüsü içindeki kişilerin ismini bildirmeyerek ‘ufak sorunlar’ olduğunu söyleyip basit bir problem varmış gibi lanse etti. Dönemin Van Jandarma Asayiş Komutanı İsmail Metin Temel’in ‘Komutanım hiyerarşiyi bozmayalım, darbe karşıtı bildiri yayınlayalım’ teklifini kabul etmesine rağmen bu bildiriyi yayınlamadı, bu şekilde FETÖ üyesi olmamasına rağmen darbe teşebbüsünde aktif rol oynayanların etkisiz hale getirilmesi için zamanında etkin karar vermediği, sürecin uzamasına neden olduğu, böylelikle darbeye teşebbüs eylemine katılan sanıkların eylemlerinin icrası sırasında onları engellemeyerek suça yardım mahiyetinde hareketlerde bulunduğu kanaatine varılmıştır.