Gece yarısı telefonu
Davutoğlu BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun’u aradı
24 saatte Suriye’den Türkiye’ye 2.741 kişi sığınınca Davutoğlu gece 02.00’de BM Genel Sekreteri’ni arayıp durumun ne kadar kritik olduğunu anlattı. Suriye rejimi ise ateşkes için BM tarafından verilen sürenin dolmasına 3 gün kala saldırılarını yoğunlaştırdı
Birleşmiş Milletler’in Esad rejimine askerlerini çekmek için 10 Nisan’a kadar verdiği sürenin dolmasına sadece birkaç gün kala Suriye ordusu muhaliflerin bulunduğu kentlere yönelik bombardımanını yoğunlaştırdı. Dün de başkent Şam’ın arka mahalleleri başta olmak üzere, Rastan, İdlib gibi kentlerde muhaliflerin üzerlerine havan topu yağdı. Suriye’nin iç kesimlerinde yer alan Hama ve Humus kentlerinde de şiddetli patlamaların meydana geldiği bildirildi. Durum böyle olunca Suriyeliler canlarını kurtarmak için Türkiye sınırına doğru büyük bir kaçış başlattı. Türk kaynaklar geçtiğimiz yılın Şubat ayından bu yana perşembe günküne benzer bir sığınma akını olmadığını bildirdi. Sabah saatlerinde Reyhanlı’dan Türkiye’ye giren Suriyeliler’in sayısı 100’lerle ifade edilirken saatler gece yarısını gösterdiğinde sayı 2 bin 500’ü aşmıştı. Sadece 24 saatte bu kadar büyük bir sığınmacı dalgasının Türkiye’ye gelmesi üzerine Dışişleri Bakanı Davutoğlu geceyarısı 02.00’de telefona sarıldı ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’u ‘acil’ kaydı bırakarak aradı. O saatlerde sayı 2.700’e ulaşmıştı.
Suriye yine ‘terör’ dedi
Dışişleri Bakanı telefonun diğer ucundaki genel sekretere Suriye’de son gün içinde cereyan eden gelişmeleri anlatarak Reyhanlı üzerinden son 24 saat içinde 2.700 civarında Suriyeli’nin ülkeye giriş yaptığını söyledi. Görüşmede, Davutoğlu, sınıra yakın bölgelerde helikopterlerin de kullanıldığı askeri operasyonlar yapıldığını dile getirdi. Konunun aciliyetini vurgulayan Davutoğlu, istenmesi durumunda sınırın Türkiye tarafında gelişmeleri görmek için BM yetkililerinin gelebileceğini belirtti. Yaşanan bu olayın ertesinde Suriye’de çatışmalar ve protesto gösterileri dün de sürdü. Kürt bölgesindeki Kamışlı ile muhalefetin kalelerinden Darel Zor’da protesto gösterilerine binlerce Suriyeli katıldı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay’ın Suriye’de yaşananlardan Esad rejimini sorumlu tutan açıklamaları ise Şam yönetimini kızdırdı. Suriye Dışişleri Bakanlığı, Pillay’ı Suriye’de yaşanan terörizme gözlerini kapatmakla suçladı ve olayların dış destekli silahlı teröristlerin sorumluluğu olduğunu iddia etti.
Göç akını artıyor BM devreye girsin
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gece yaptığı telefon görüşmesinin ardından Esenboğa Havalimanı’nda İstanbul’a hareketinden önce yaptığı açıklamada Ban Ki-mun ile yaptığı görüşmeyi anlattı: “Kendisine, özellikle Halep ve İdlib civarındaki tek tek çatışmaların olduğu alanları da zikrederek, buralarda sivil halka karşı yürütülen operasyonların ve bu operasyon korkusuyla kaçan halkın sınırımızda gittikçe artan bir yoğunluk oluşturmakta olduğunu söyledim. Bu konuda gerekli girişimlerin yapılmasını ve derhal bu çatışmaların durdurulmasını beklediğimizi ifade ettim. Şu anda bir BM heyeti Suriye’de bulunuyor. Kendisi de onlarla temas ederek bu konuda gerekli çalışmaları yapacaklarını söyledi.” Suriye’deki insanlık dramı karşısında Türkiye’nin seyirci kalmayacağını her zaman söylediğini vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti: “Oradan gelen kardeşlerimize her türlü desteği vermeye hazırız, vereceğiz, veriyoruz. Ancak uluslararası toplumun da artık bu gerçeği görmesi lazım. Onun için Sayın Ban Ki-Mun’a, bu konudaki çabalarımızı aktardıktan sonra, uluslararası toplumdan beklentilerimizi ifade ettim. Mülteci akınının devam etmesi, artması durumunda, biz elimizden geleni yapmakla birlikte artık ortada uluslararası bir sorun olduğunun algılanması bakımından da tabi ki girişimlerimizi yapacağız ve insani yardım ile mülteciler konusunda BM’nin devreye girmesini isteyeceğiz.”
Her geçen gün daha kötü oluyor
BİRLEŞMİŞ Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, New York’taki BM Genel Kurulu, Ekonomik ve Sosyal Komite (ECOSOC) toplantısında yaptığı konuşmada Suriye’de Esad yönetiminin, Annan ile vardığı 6 maddelik anlaşmaya karşın, şiddeti artırarak sürdürdüğünü söyledi. Ban Ki-mun, “Aylar önce durması gereken şiddet olayları, her geçen gün daha kötüye gidiyor. Suriye halkının istekleri, Arap dünyasını bir yılı aşkın süredir etkisi altına alan haklı istekler ve bunun karşısında zaten şiddetin hiç başlamaması gerekiyordu” diye konuştu. Toplantıya video konferans yoluyla katılan BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan da Genel Kurul üyelerine yaptığı konuşmada, “Suriye’de şiddet olaylarını bitirmek için bir an önce uzun vadeli önlem alınması gerek. Suriye yönetimine, verdikleri sözleri tutmaları çağrısını yineledim. Böylelikle 48 saat içinde, herkese karşı islenen her turlu şiddetin durdurulabileceğini belirttim” dedi. Toplantıda, Suriye’de bugüne kadar yaşamını yitirenlerin anısına bir dakikalık saygı durusunda bulunulmasını isteyen Suriye’nin BM Temsilcisi Beşşar Caferi’nin bu isteği ise, BM Genel Kurulu Başkanı Nasır Abdülaziz en-Nasır tarafından geri çevrildi.
Suriye helikopterleri Türk sınırında
Suriyelilerin, Türkiye’ye kaçışları hızla devam ederken dün öğle saatlerinde komşu ülkenin savaş helikopterlerinin sınıra yakın bölgede uçuş yapması dikkat çekti. Türkiye’nin sınır köylerinde gözle görülen hava hareketliliği yaklaşık 15 dakika sürdü. Bazen ikili bazen de ayrı ayrı sınırda uçan helikopterden daha sonra dağları aşarak gözden kayboldu. Türkiye’ye sığınan Suriyeliler, Beşar Esad yönetiminin İdlib kentine bağlı Teftenaz, Binniş, Tevvam, Hezan, Kille ve Zerdena köylerini bombaladığını iddia etti.