Gazete Vatan Logo

'Garanti veriyorum'

Eğer PKK sınır dışına çekilirse...

Erdoğan, yeni İmralı sürecinde en ufak bir kesinti olamayacağını söyledi. ‘Eğer PKK sınır dışına çekilirse hiçbir operasyon olmaz, tüm garantiyi veririm’ dedi.

Çözüm sürecindeyiz. En ufak kesinti yok. BDP’li arkadaşlar telefonla arıyorlar. Onlara ‘Samimiyetimden endişeniz var mı’ diye soruyorum. ‘Yok’ diyorlar. Silahların durması demek, operasyonların durması demek. Ben buna varım. Çekilirlerse elimden geleni yaparım, garanti veriyorum.”

Erdoğan’dan yargıya tutuklu asker mesajı

Erdoğan “400’e yakın emekli, muazzaf subay, astsubay örgütten tutuklu. Delilleri kesinse işi bitir ama kesinlik yoksa yüzlerce subayı hele hele Genelkurmay Başkanı’nı bu şekilde değerlendirirsen, TSK’da moralleri alt üst eder. Terörle nasıl mücadele edecek bu insanlar. Moral noktasında darbe vurursak, terörle mücadelede büyük darbe yeriz. Deniz Kuvvetleri’nde gemilere gidecek subay neredeyse kalmadı” dedi.

Başbakan Erdoğan dün 24 TV’de yayınlanan ”Sansürsüz Özel” programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Başbakan özetle şunları söyledi:

-İLANİHAYE GÖREV: YOK Kabineler ilanihaye görev yapar diye bir kayıt yok. Süreç içerisinde zaman zaman bakıyorsunuz zayıflama oluyor, bir performans düşüşü oluyor. Zaman zaman bakıyorsunuz toplumla ilişkilerde bazı sıkıntılar yaşıyoruz. Tabii bizim de sorumluluk mevkiinde olan bir başbakan olarak, kabinede değişimi gerektiren bir şeyi yakalıyorsanız, sevk-i idareci olarak bunu yapmak zorundasınız. Bu hiçbir zaman arkadaşlarımdan farklı noktada, Allah göstermesin, olumsuz yaklaşım olarak değerlendirilmemeli. Onlar ellerinden gelen bütün gayreti ortaya koydular.

-DEĞİŞİKLİK LAZIMDI: Recep Akdağ’ın Sağlık Bakanlığı döneminde, 10 yıldır elinden gelen bütün gayreti ortaya koydu ve kabinede en uzun görev yapan 5 bakandan biri oldu. Aynı şekilde diğer arkadaşlarımdan bu dönemde göreve başlayanlar olduğu gibi ikinci dönem yine bakanlık yapan arkadaşlarım vardı. Bazılarında bir değişiklik gerektiği için bu adımı attık. Makamların kalıcı değil, geçici olduğuna inanan partiyiz.

-SÜREÇTE KESİNTİ YOK: Biz (terör sorununu) çözüm süreci içinde her türlü enstrümanı kullanmaya hazırız. Bu süreçte en ufak bir kesinti düşünmüyoruz.

- TEMİNAT VERİRİZ: Silahların bırakılması demek operasyonların bitmesi demektir. Buna da biz varız. Diyorlar ki ’farklı bir ülkeye gidilse ne olur. Burada bize teminat verilir mi?’, ’Evet, buna da hazırız’ diyoruz. Elimizden geleni sonuna kadar yaparız.

- İMRALI JİMNASTİK YAPABİLİYOR: (Abdullah Öcalan’a verilen televizyon konusu) 12 kanal var. Diğer, 5 televizyona sahipti. Adalet Bakanıma oraya da televizyon koyun talimatını verdim. Sonra bunun konulmadığını öğrenince, Bakanımı tekrar aradım. ’Niye geciktirdiniz’ diye. Diğer tarafa verdiniz. Oraya da televizyon koyun. Radyo dinleyeceğine televizyon dinlesin. Dışarıda hep konuşulan ’hücre hücre’... Tek başına kalıyor. Yatağı var. Şimdi televizyonu da var. 40 metrekarelik avluda volta atabiliyor. Jimnastiğini her şeyini yapabiliyor. Adalet Bakanıyla konuşacağım. Kaç gün jimnastik yapıyor, avlu olayı falan.

-KÜRT GLADYOSU BİTTİ: (Paris’te üç kadının öldürülmesi ve ”Kürt Gladyosu” ile ilgili soru üzerine) Bu geçmişte vardı, şu anda böyle bir gladyonun varlığını kabul etmiyorum. Biliyorsunuz gladyoların sırtını dayadığı yerler de var. Bunlar mafyayla, çetelerle hepsi işbirliği halinde, biz bunları zaten büyük ölçüde çökerttik.

-BU ÜLKENİN RESMİ DİLİ TÜRKÇE, BİTTİ: Ana dilde savunma hakkı ile ilgili "En iyi şekilde kendini nasıl ifade edebiliyorsa öyle etsin. 'Bu iş resmi dil talebini getirir' diyorlar. Geçin bu işleri. Bu ülkenin resmi dili Türkçe. bitti" dedi.

-BEN NASIL SÖZLERİME DİKKAT EDİYORSAM O DA ETMELİ: Erdoğan, İmralı görüşmesi sonrası BDP'li heyetin söylemlerinin tahrike neden olabildiğini ifade ederken, Ahmet Türk'in Diyarbakır'daki konuşması ile ilgili olarak "Ben nasıl sözlerime dikkat ediyorsam o da etmeli" dedi.

-BDP HEYETİ İÇİN İMRALI İLE BİR GÖRÜŞME TAKVİMİMİZ YOK: İmralı görüşmeleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Bu işin belli bir süresi diye birşey yok. Bizler istişaremizi yapıyoruz. ne zaman gidilmesi gerekiyorsa, MİT ile görüşmelerimizi yapıyoruz. Neyi gerektiyorsa buna göre adım atmalıyız. Nabız tutmamız lazım. Tutamazsak karşı tarafta kalır. BDP heyeti için İmralı ile bir görüşme takvimimiz yok. Buradan gelen şeyler, geri döndüğünde, bu tahrike dönüşüyorsa aynı şekilde devam edemeyiz" dedi.

-ŞANGAY BEŞLİSİNE GİRELİM: AB bizi unutmak istiyor ama çekiniyor unutamıyor. Halbuki bir açıklasa biz rahatlayacağız. Oyalayacağına bizi, açıklasın biz de işimize bakalım. Tabii böyle olumsuz gidince siz de ister istemez 75 milyonun bir başbakanı olarak başka arayışlar içine giriyorsunuz. Onun için geçenlerde Putin’e söyledim, ’Bizi Şangay Beşlisi içine alın’ dedim. Alın bizi Şangay Beşlisi içine biz de AB’ye ’Allah’a ısmarladık’ diyelim, ayrılalım oradan. Bu kadar oyalamanın ne anlamı var?

-TSK UYUMLU HALE GELDİ: TSK şu anda kendi demokratik parlamenter sistemiyle en uyumlu bir çizgiye gelmiş nokta. Tabii eksikler peyderpey gideriliyor.

-400 SUBAY TUTUKLU: Şu anda içeride 400’e yakın emekli, muazzaf subay, astsubay var. Hemen hepsi tutuklu. Bir ara ajan meselesi ortaya çıktı. Çok daha ağırı örgüt kurmak, örgüt elemanı olmaktan Böyle bir şeyin delili kesinse işi bitir. Ancak elinde kesin hükümler yok da yüzlerce subayı, astsubayı hele hele Genelkurmay Başkanı’nı böyle değerlendirirsen TSK’daki moral değerleri altüst eder. O zaman terörle nasıl mücadele edecek bu insanlar. Genelkurmay Başkanım Şemdinli’ye kadar gidip operasyon yönetiyor. Bu mücadeleyi veren insanlara örgüt elemanı dersen, nasıl oluyorda bu örgüt orada terörle mücadele ediyor. Bu yenilir yutulur bir şey değil. İster istemez tabii altta 232 kişi sürekli çağrılınca kuvvet komutanlarımız bunun rahatsızlığı içerisinde ’biz bu mücadeleyi verirken ben 232’yi nasıl göndereceğim oralara’ diyor. Bunu çözmeden, 35’in neyini çözeceksin? Bunu anlamak mümkün değil.

-SUBAY KALMIYOR: Bu ifadelerle yargıyı yargılama gayreti içinde değilim. Ama attığımız bir yanlış adımın çok daha dikkatle ele alınmasının gereğine inanıyorum. Bu insanların moral değer, motivasyon noktasında eğer biz darbeyi vurusak, terörle mücadele konusunda çok büyük darbe yeriz. Bunların içinde, karacısı var, denizcisi var. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda fırkateynlere ve gemilere gönderilecek subay neredeyse kalmadı. Öyle şey olmaz.

-TÜRBANLI AVUKATLAR: (Danıştay’dan avukatlara başörtüsü serbestisi kararı) Okumaksa okumak, diplomaysa diploma, dereceyse derece hepsi var. Başı örtülüyle başı açık olanı neden ayırt ediyorsun? Hepsine bu hakkı vermen lazım. Bundan istifade, onun en doğal yaşam hakkı.

-BAŞKANLIK SİSTEMİ: Başbakanlık sistemiyle ilgili çalışmaların ne aşamada olduğunu sorulması üzerine Erdoğan şöyle konuştu:

"Bizim derdimiz bu ülkede bu tartışılsın. Belediyeler olsun, STK'lar olsun tartışılıyor. Bizde STK'larla olsun üniversitelerle olsun konuşuyoruz. 'Dünyada 100'ü aşkın ülkede başkanlık sistemi var. Geri kalmış ülkeler, ileri ülkelerde var. Hepsi aynı değil. Biz bunları alırız, olumlu, olumsuz taraflarını, kendi geleneke ve göreneklerimizle haczederek Türk tipi bir başkanlık sistemi yaparız. Bunu çeşitli yazarlar tiye aldı. Ben batının ilmini alırım. Sistemlerde Amerika, Rusya nasıl uyguluyor? Bunların hepsinde alacağım şeyler var. Bunların hepsi kendi değer yargıları ile oluşturulmuş sitemle oluştururuz. İnanın çok da kazançlı çıkarız. Bu ülkenin çok zengin bir geçmişi var. Hukuk tarihinden gelenek ve göreneğe kadar..."

-AB SÜRECİNİ KAYBETMEK SÖZ KONUSU DEĞİL: Avrupa Birliği sürecinin unutulduğu yönündeki eleştirilerin hatırlatıldığı Erdoğan, "Çok açık samimi söyleyeyim, bizim AB sürecini unutmak kaybetmek diye öyle birşey söz konusu değil. Her bakanlarkurulunda Egemen Bey bize AB ile ilgili sunumunu yapar" diye konuştu.

-ANAYASA PAKETİNİ MECLİSE GETİRECEĞİZ: Yeni anayasa ile ilgili çalışmaları değerlendiren Recep Tayyip Erdoğan, "Muhalefetle anlaşmak çok zor bir şey. Anlaşamadığınız zaman yapacak bir şey yok. Anayasa paketini getireceğiz. Diğer partilerin çalışması yok. Biz parlemantoya sunacağız. Rafta durabilir. Paket tek başına Mart'tan sonra gelirse içinde başkanlık sistemi olacak" dedi.

-YARGI SİZE İŞ YAPTIRMAMAYA UĞRAŞIYOR: Başbakan Erdoğan, yargının çalışmalarına bazen engel olduğunu kaydederken, "Şu anda bizi denetleyen bürokrasi. Bürokrasi yasamayı, yürütmeyi denetliyor. Atadığınız adam sizi denetler hale gelir. Şu anda yargının elinde imkanlar çok farklı yerlerde. Size iş yaptırmamaya uğraşıyorlar. Galataport, Haydarpaşaport, İETT garajı olayı. Birisinde 'Yahudi'dir' dediler, birinde 'Araptır' dediler" diye konuştu.

Haberin Devamı