GAP gitti, Mezopotamya geldi! Nemrut’un gölgesindeki tarih ve kültür kenti Adıyaman…
Güneşin doğuş ve batışının en iyi izlendiği Nemrut Dağı,Cendere Köprüsü, Arsameia, Karakuş Tepe,Perre Antik kenti ve Kahta Kalesi, bulgurun aşka geldiği çiğ köftesi ve tavuklu pilavı, yöresel kahvaltısı, sıra geceleri ile kültür, tarih ve gastronomi kenti Adıyaman… Kent, geçen hafta Nemrut Gastronomi Festivalikapsamında yerli ve yabancı çok sayıda kişiyi ağırladı. 9 il için Kapadokya örnek alınarak yeni oluşturulan Mezopotamya turunun ilk ayağını oluşturan tanıtım atağı ile kente 5 milyon turistin çekilmesi hedefleniyor. Oteller dolu kent ise bu durumdan mutlu ve umutlu...
Adıyaman, tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapmış.Kommagene Krallığından geriye kalan eserler ziyaretçi akınına uğruyor. Biz de Adıyaman'ın tarihi güzelliklerini görmek için yola çıktık. İki gün süren bu yolculukta çok şey öğrendik… Adıyaman’daki ilk durağımız Kahta’da yer alan Karakuş Tümülüsü oldu. 2 bin yıllık sır geçen yıl açığa çıkarılmış. Kommagene Kralı Antiochos'un eşi İsas, kızı Antiokhis vetorunu Aka'ya ait mezarların bulunduğu yer tespit edilmiş Burası kraliçeler mezarlığı olarak da biliniyor.
KARADUT KÖYÜNDE YÖRESEL KAHVALTI
Namrut’un eteğinde yer alan yemyeşil Karadut köyünde bir eve misafir olduk. Bal, pekmez, peynir… Ayrıca yöre insanın sıcak ve gülümseyen yüzü. Yöresel kahvaltı etkileyiciydi. Adıyaman Valiliği Kahta Kaymakamlığı, İpekyolu Kalkınma Ajansı ve Oses Çiğköfte işbirliğiyle düzenlenen Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları Lübnan'dan Barbara Massaad, İran'dan Parisa Kalantari,İtalya'dan Michelangelo de Lauretis ve Massimiliano Catena ile ülkemizin önemli şefleri Ahmet Güzelyağdöken ile Sait Önder'in yaptıkları lezzet atölyeler ile renklendi. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan, güneşin doğuşu ve batışı sırasında tarih ve doğa eşliğinde sunduğu eşsiz güzelliğiyle kendine hayran bırakan Nemrut Dağı'nın eteklerinde yapılan festivalde; ulusal ve uluslararası şefler hünerli elleriyle yaptıkları yemekleriyle göz doldurdu.
BULGUR AŞKA GELDİ, VEKİL ÇİĞ KÖFT YOĞURDU
Yıllardır tartışılır, çiğ köfte Şanlıurfa’nın mı Adıyaman'ın mı? Herkes artık şunu kabul etmiş, etli ise Şanlıurfa, etsiz ise Adıyaman… Kent sakinleri de çiğ köfte etli olur görüşünde… OSES Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar ile bölgenin tanına şeflerinden Sait Önderde çiğ köfte yoğurdu. Onlara eşlik edip kolları sıvayan AK Parti’nin genç milletvekillerinden Muhammed Fatih Toprak da çiğ köfte yoğurup ziyaretçilere ikram etti. O büyülü anı bulgurun aşka geldiği an olarak tanımladı. Toprak, çeşitli ülkelerden gelerek Uluslararası Nemrut Gastronomi Buluşmaları'nda hünerlerini sergileyen şeflere teşekkür etti.
İLKLER YAŞANDI
Festivalin ev sahibi Kahta Kaymakamı Selami Korkutata,gelen misafirlerle tek tek ilgilendi. Bütün etkinliklere katılıp gelecekteki hedeflerini anlattı. Daha 8 ay olmuş ilçeye geleli ama farklı bir kaymakam profili çiziyor. Halkın içinde olmayı seviyor. Restorasyonu tamamlanmak üzere olan Kahta Kalesi çevresindeki köyün çehresinin değiştirileceğini sohbet sırasında köylülere müjdeledi. Festivalin başarılı geçmesinden çok mutu olduğunu söyledi. Gelecek sene daha kapsamlı bir çalışma için de söz verdi. Korkutata, festival kapsamında konser, sergi ve gün doğumunda resitaletkinlikleri düzenlediklerine işaret ederek, "Kahta Kalesi'nde yaptığımız etkinlikle hem uluslararası misafir şeflerimizin yaptığı yemekleri hem deyöresel yemeklerimizi tatma fırsatı bulduk. Bu yemeklerin reçeteleri paylaşıldı. Kaybolmaya yüz tutan yöresel yemeklerimizi de anlatma şansıbulduk." dedi.Selami Korkutata, “Festivalde yapılan yemeklerin tarifleri metaverse üzerinde NFT olarak yayımlandı. Bu anlamda da Türkiye’deki ilk festivaldir” dedi. Çiğ köfte arabasından bir marka ortaya çıkaran Osman Yaşar da, Nemrut ve çevresinde pek çok uygarlığa ait farklı dönemlerden gelen mutfakkültürünün yaşandığını, gastronomi alanında Adıyaman'ın başta çiğköfte olmaküzere birçok lezzetinin ülke dışına taşındığını, buna öncülük ettikleri için degurur duyduklarını söyledi.
İYİ ÇİĞ KÖFTENİN SIRRI: BOL MUHABBET
Sait Önder, lezzet sırrını sinirsiz ve yağsız dana kıyması,çekilmiş soğan ve sarımsak, domates salçası, ince kıyımlı isot, zeytinyağı, narekşisi, esmer bulgur, maydanoz ve baharatın yanında bolca muhabbet olar akaçıkladı. Şef Sait Önder festivalin Adıyaman'ın tanıtımına katkı sağladığını belirterek, "Adıyaman için özellikle Nemrut Dağı'nda, Karadut Köyü'nde ve Kahta Kalesi'nde yapılmasıyla çok güzel bir etkinlik oldu. Yurt dışından gelenşeflerimiz gayet beğendi. Burada batıyı, doğuyu, güneyi ve kuzeyibirleştirdik" diye konuştu.
GÜNEŞİN DOĞUŞU VE BATIŞININ EN GÜZEL İZLENDİĞİ YER: NEMRUTDAĞI
Kente giden herkesin en çok merak etti Nemrut Dağı’nda güneşin doğuş ve batışını izlemek. İlgi o kadar yüksek ki uzun bir araç kuyruğuve yürüyüşten sonra ulaşabiliyorsunuz UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’ndeki 2 bin 150 metre rakımlı Nemrut Dağı Ören Yeri’ne. Herkes merakla telefonlarına sarılıyor. Güneşin heykelleri renkten renge büründürdüğü o büyülü anı kaydediyor. Orada da şu tartışma var güneşin doğuşu mu batışı mı en güzel izleniyor. Her ikisi de güzel ama doğuşu ayrı bir güzel orası kesin… 2 bin 500 yıllık Cendere Köprüsü’nde Zara konser verdi. Aynı zamanda Adıyamanlı olan ünlü sanatçı Zara binlerce kişinin kulaklarının pasını sildi.
KAHTA KALESİ’NDE LEZZET ŞÖLENİ, CENDERE ÇAYI'NDA ÇOBAN ISLATMA RİTÜELİ
Nemrut Dağı zirvesinde Ümit Deniz Kızılkaya'nın gündoğumu resitalinin ardından, Kahta'da bir bereket ritüeli olarak bir çoban Cendere Çayı'nda ıslatıldı.
Geçmiş dönemlerin kuraklık zamanlarında bereket getirmesiinancıyla çobanların Cendere Çayı'na itilip ıslatılması ile yapılan ritüelde çoban ıslatılınca yöre halkı da dua edermiş. Restorasyonu tamamlanan tarihi Kahta Kalesi'nde yapılan yemek sunumlarında ise meyir çorbası, pirpirim cacığı,sarımsaklı pilav, hitap, yarpuzlu köfte gibi Adıyaman'a özgü lezzetler tanıtıldı.
'MEZOPOTAMYA'HAMLESİYLE 5 MİLYON TURİST
Festivale katılan İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz da turizm için atılan yeni adımı duyurdu. Bölgedeki turizm potansiyelinin GAP Turu adıylapazarlamanın dünyada tanınırlık açısından yanlış olduğunu belirten Akyıldız 'Mezopotamya' markasıyla tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz" dedi. Adıyaman'a gelen 2 milyon turist sayısını 5 milyona çıkarmayı hedeflediklerinive kentte su sporlarına yönelik projeler hayata geçireceklerini ifade eden Burhan Akyılmaz, "GAP Turu dendiğinde, bölgeyi hiç bilmeyenler,barajların, göletlerin, altyapı projelerinin incelendiği teknik bir mühendislikincelemesi diye algılayabiliyorlardı. Bu bir yanlış yöntemdi.Biz şimdi Adıyaman'ı 'Mezopotamya Turu' markasıyla pazarlamaya başladık. Örneğin bugünKapadokya'ya baktığımızda Nevşehir, Ürgüp, Göreme'yi insanlar bilemeyebiliyorama Kapadokya deyince dünyanın her tarafından turistler ve seyahat acenteleribölgeyi tanıyor. Biz de buna benzer bir çalışmayı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaparak Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak veBatman illerini kapsayan Mezopotamya markasıyla tüm dünyaya tanıtmak istiyoruz.Kültür ve Turizm ile Sanayi Bakanlığımız geçen yıl Şanlıurfa'da bir protokollebu süreci başlattı. Ve bu süreç yavaş yavaş acentelere yayılmaya başladı"dedi.
ANTİK KENT VE KAYA MEZARLARI
Perre Antik Kenti’ne de ortaya çıkartılıyor. Burası Kommangene Krallığı’nın beş büyük şehrinden biri olarak biliniyor. Antik kentteki kaya mezarları da görülmeye değer. Kentin tamamının ortaya çıkarılması için bir köyün taşınması gerekiyor ama kimse yerini bırakıp gitmiyor. Yıllardır bir mücadele sürüyor. Tarihi kent fotoğraf çektirmek isteyenlerin ed uğrak mekanı.
TÜTÜN BALYALARI ORTAYA ÇIKTI
Kentin merkezinin de farklı bir mistik havası var. Kuş Sevenler Derneği’nde araba fiyatını kuşları görüp çayınız içebilirsiniz. Kentin geçim kaynağı tütün. Sigara fiyatları zamlanınca tütün daha kıymetli olmuş. Kente bir tütün kokusu hakim. Herkes 'Tütün biterse biz de biteriz' havasında.Son dönemde nar da önemli geçim kaynakları arasına girmiş.
ÖĞRENCİLERE 30 BİN BEDAVA KİTAP
Kentte Adıyaman Belediyesi’nin düzenlediği kitap fuarına da uğradık. Belediye yayıncılardan 500 bin lira değerinde kitap alıp kentteki öğrencilere 30 bin kitabı ücretsiz dağıtıyordu. Kuponunu getiren bedava kitabı alıp evine gidiyordu. Hem yayıncılara hem de öğrencilere destek güzel bir hizmet.
SIRA GECESİ MUHTEŞEMDİ
Keleş Konağı’ndaki harfane sıra gecesi ile turu tamamladık.Sıra gecesi muhteşemdi…