FETÖ'cü polis memurundan dinleme itirafı

Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile bazı MHP'lilere yönelik kaset kumpası soruşturmasında ifade veren Ankara İstihbarat Dairesi'nde görevli FETÖ mensubu eski polis memuru F.A., çarpıcı itiraflarda bulundu. F.A.'nın itirafları, kaset kumpasını kuran ekibin Baykal ve MHP'lilerin yanı sıra bazı hâkim ve savcılar ile gazetecileri de hedef aldığını ortaya çıkardı. F.A., ifadesinde FETÖ ile ortaokulda tanıştığını, üniversitenin ardından abilerinin telkiniyle polis olduğunu söyledi. Bir süre Aydm'da çalıştıktan sonra Ankara İstihbarat Dairesi'nde çalışmaya başladığını belirten F.A., o dönemde İstihbarat Daire Başkanı olan Ramazan Akyürek'in cemaatçi olduğunu herkesin bildiğini ifade ederek, şunları anlattı

MAHKEME KARARI YOKTU

Bir müddet Teknik Takip ve Operasyon (TEKOP) Şubesi'nde dinlemede çalıştım. Burada Ali A., Ufuk K, Harun P Murat Y, Mustafa K. ile dinleme yapıyorduk. Dinleme yaptığımız odada 6 bilgisayar vardı. Dinleme yaparken bize herhangi bir mahkeme kararı vermiyorlardı. Başımızda Salih K. vardı. Numaralar otomatik olarak geliyordu, biz herhangi bir numara girmiyorduk. Biz sadece dinliyorduk ve tape haline getiriyorduk. Bize sürekli mahkeme kararı olmadan dinleme yapılamayacağı söyleniyordu. Dinlemelerde önemli bir durum geliştiğinde Ali A. ve Ufuk K.'ya bildiriyorduk. Onlar da Salih K.'ya bildiriyordu. Ramazan Akyürek'in daire başkanlığından ayrıldığı tarihe kadar dinleme yaptık. Tapeleri dinleme işinde kullanılmayan bilgisayara aktarıyorduk. Hüseyin Namal isimli başkan geldikten sonra ben bu birimden ayrılarak alt katta mahkeme kararları ile ilgilenen bölüme geçtim. Akyürek ayrılınca çoğu dinlemeyi sonlandırdık. 3-5 numara kaldı. Bilgisayarlarda Salih K. temizlik yaptı. Bazı evrak ve bilgileri sildi.

AĞZINIZI SIKI TUTUN'

Biz dinleme yaptığımız dönemde Deniz Baykal'ı dinledik. Abdullah A. isimli arkadaşım, kaset yayınlanmadan önce TEKOP Şube'de emniyet amiri olan Ahmet Ümit Seçgin'in odasında bu görüntüleri izlettirdiğini anlattı. Baykal'm kaseti yayınlandıktan sonra Ali A., "Bu faaliyeti bizim yaptığımızı kimsenin bilmemesi gerekiyor. Ağzınızı sıkı tutun" dedi. MHP Milletvekilleri Deniz Bölükbaşı, Mehmet Ekici, İhsan Barutçu, Osman Çakır, Bülent Didinmez, Recai Yıldırım ve Metin Çobanoğlu'nu dinlediğimizi hatırlıyorum.

YARGIÇ VE GAZETECİLER

O tarihlerde biz Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, üye Serruh Kaleli, YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Emine Ülker Tarhan, Danıştay Başkanı Tansel Çölaşan, işadamı Mehmet Emin Karamehmet, gazeteciler Deniz Perveroğlu, Fikret Bila, Ahmet Hakan, Can Dündar, Sedat Ergin ve Nuray Mert'i dinliyorduk. Osman Kaçmaz isimli hâkim de dinleniyordu. Bir bayanla otel odasında olduğu bilgisi A.A. isimli polis tarafından birilerine bildirildi. Ondan sonra Osman Kaçmaz olayı yaşandı. Çoğunun kamuda görev yapan kamu görevlisi, işadamı, siyasetçi, gazeteci olduğunu biliyorduk. Mahkemeden karar alındığını düşünüyorduk.

KADINLARLA GÖRÜŞMELER

Bize, genelde dinlediğimiz kişilerin bayanlarla yapmış oldukları görüşme konuşma ve toplantıların önemli olduğunu ve bunları derhal bildirmemiz gerektiğini Salih K. ve Ali A. söyledi. Biz de konuşmalarda bu tür veri elde ettiğimizde kendilerine aktarıyorduk. Direkt olarak herhangi bir bakanı, Genelkurmay Başkanını, MİT Başkanını, Başbakan'ı ya da Cumhurbaşkanı'nı dinlemedik ancak bu şahısların hedef aldığımız gazetecilerle görüşmesi olduğu zaman ara sıra onların konuşmalarını da dinledik. Yani hedef aldığımız şahısla irtibatı varsa ve onlarla görüşüyorsa dinledik.

FETO, Jandarma'da böyle terör estirdi

Ankara'da, 15 Temmuz'daki darbe girişimi gecesi, FETÖ üyesi askerler ile onlara karşı çıkan polis ve jandarmanın en etkin mücadele ettiği noktalardan olan Jandarma Genel Komutanlığı'nın nizamiye kapısında ve bina içinde yaşananlara dair çarpıcı görüntüler ortaya çıktı. İfadesinde tüm suçlamaları reddeden, ancak TEM Daire Başkanı Turgut Aslan'ı vurduğu, korumasını şehit ettiği saptanan Albay Erkan Öktem'in hem tabanca hem de uzun namlulu silahla o gecede aktif rol aldığı, çevresine korku saçıp tehditler savurduğuna dair görüntüler de ilk kez kamuoyunun önüne geldi. Eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi'nin özel kalem müdürü olan Albay Öktem'in darbe teşebbüsünün en aktif isimlerinden olduğu belirlendi. Başarısız darbe teşebbüsünden sonra kaçmaya çalışan Albay Erkan Öktem'in, yakındaki bir apartmanın kömürlüğünde gizlendiği sırada gözaltına alınıp ardından tutuklandığı öğrenildi. Komutanlığın nizamiye kapısında ise Balyoz davasında 3.5 yıl hapis yatan Tuğgeneral Ali Demir ile Kurmay Albay Aziz Yılmaz, Tuğgeneral Nurettin Alkan ve Albay Güven Şaban, teşebbüsün ilk anlarında saat 22.30 sırasında darbeci askerlere ilk müdahale eden isimlerden oldu. C nizamiye kapısında, saat 22.30'da, önce yaşanan hareketlilik, ardından arbede anları görüntülendi. Darbeciler tarafından sol omzundan vurulan Tuğgeneral Alkan'ın tedavisi halen devam ediyor.

Mahkemede ifade verdi

Kamuyonun , darbe girişimini su almak için girdiği marketteki televizyondan öğrendiği görüntüler ile hatırladığı er Resul Nişancı, İstanbul Valiliği'ni işgal etmek isteyen 12'si tutuklu 90 askerin yargılandığı davanın 3'üncü duruşmasında ifade verdi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın tutuksuz sanıklarından Nişancı, 15 Temmuz günü itibarıyla askerliğinin bitmesine 5 gün kaldığını belirterek, "Valiliğe geldiğimizde Nizamettin Albay, 'Şarjör tak, sivil halktan kimse girmeyecek' emrini verdi. Vatandaşlar kalabalıklaşmaya başladı, bazıları da ağlıyordu, valilik binasına girmek istiyorlardı. Bize 'Yanlış yoldasınız, vazgeçin' diyorlardı. Ne olduğunu anlamıyorduk" dedi. Nişancı, darbe girişimi olduğu haberini valiliğin yakınlarında bulunan bir dükkândaki televizyondan öğrendiğini iddia etti.

HABERTÜRK