Ev yapmak isteyen köylüye artık ‘SİT’tir denmeyecek
Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, doğal sit alanlarının yeniden tespit ediyor. İlk adım Muğla’da atıldı. Genel Müdür İyimaya, “Köylü bu yüzden evlatlarını evlendiremiyordu” dedi
“Muğla Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi”nin eğitim toplantısına Marmaris’teki bir otelde Muğla Valisi Amir Çiçek, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya, projede görev alan akademisyenler ve teknik personelin katılımıyla başlandı. Toplantının açılışında konuşan İyimaya, Türkiye’deki en uzun kıyı uzunluğuna sahip Muğla’nın hem sanayi, hem de turizm baskısı altında olduğunu ve baskıların çeşitli tahriplere yol açacağını düşündüğünü söyledi.
Genel Müdürlük olarak işe ellerinde hangi doğal değerlerin olduğunu tespit ederek başladıklarını belirten İyimaya, “Ürettiğimiz projeyle bin 273 olduğu belirtilen doğal sit alanının 2 bin 134 tane olduğunu tespit ettik. Bu doğal sitlerin aynı zamanda 49 bin 110 tarafı var. 49 bin 110 dosyanın muhataplarını göz önünde bulundurduğunuz zaman nüfusun önemli bir kısmının tabiat varlıklarıyla ilgili problemleri var” dedi.
SİT’ten çıkaracağız
Doğal sit alanlarının yeniden incelenip ve değerlendirildiğini ifade eden İyimaya, daha önceden bilimsel olmayan bir şekilde tespit edilmiş olan doğal sit alanlarının, başlattıkları bilimsel çalışmayla yerinde incelendiğini kaydetti. Alanların doğal yapısı nedeniyle bir yıl içindeki 4 farklı dönemde bu gözlemlerin yapılacağına işaret eden İyimaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu incelemeler büyük ihtimalle yıl sonunda tamamlanacak. Raporlar, bir yerin doğal sitten çıkması gerektiğini söylüyorsa, biz o alanları çıkartacağız. Eğer kesin korunması gerekiyorsa da o bölgede yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini giderici tedbirler alacağız. Muğla’daki alanlarla ilgili değerlendirme yıl sonunun ilk çeyreğinde netleşmiş olacak. Bu kesin karar olacak ve tartışılırlığı bulunmayacak.”
Özel mülkiyetler kamulaştırılacak
İYİMAYA hassas koruma alanı olarak belirlenen yerlerde özel mülkiyetlerin kamulaştırılacağını bildirdi. Köylünün 1970’li yıllarda belirlenen sit alanları nedeniyle mağdur olduğunu dile getiren İyimaya, “Öyle köylerimiz var ki, SİT alanları nedeniyle vatandaşlar ev yaptıramadıkları için evlatlarını evlendiremiyor. Kırsaldaki bu insanlara çok küçük değerlerle de olsa yaşama hakkı verirsek görevimizi yapmış olacağız” dedi.