Esrarengiz konvoy

Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra kaybolmasıyla ilgili sır perdesi hâlâ aralanmadı. Polisin elde ettiği görüntülere göre; Kaşıkçı 2 Ekim saat 13.14’de konsolosluk binasına giriyor. Binaya telefon alınmadığı için telefonunu kapıda bekleyen nişanlısına teslim ediyor. Konsoloslukta saat 15.02 sıralarında ise hareketli saatler başlıyor. Görüntülere göre her zaman saat 17.00 sıralarında konsolosluktan ayrılan Konsolos Muhammed El Katibi o gün konsolosluk binasından olağanın dışında 15.02’de ayrılıyor.

Konvoyu perdelediler!

Polisin dikkatini ise bu saatlerde konsolosluk araçlarının her zamankinden farklı bir konvoy düzenine geçmesi çekti. Görüntülerde, 15.02’de konsolosluğun makam aracı olan Mercedes marka araç önce kapıda beliriyor. Ancak içinde Konsolos El Katibi yok. Makam otosu bir süre kapıda bekliyor ve o sırada arkasından gelen camları siyah filmle kaplı Mercedes Vito panelvanı bekliyor. Suudi istihbaratı tarafından kullanılan Vito panelvan kapıdan çıkıyor ve makam arabasının önüne geçiyor. Konvoy ana kapıya çıktığında ise farklı bir gelişme daha oluyor. Konvoya bu kez resmi yeşil plakalı iki BMW giriyor. Ardından aynı sokakta bu kez sivil plakalı Wolkswagen Tiguan marka bir jeep ve yine sivil plakalı camları açık bir Hyundai marka araç daha katılıyor. Bu iki araç konvoya perdeleme yapıyor. İki aracın da Suudi istihbaratı tarafından kullanıldığı bilgisine ulaşılırken, bir süre sonra sivil plakalı iki araç da ayrılarak konsolosluk binasına dönüyor. Resmi plakalı iki BMW ise bir süre sonra konvoydan ayrılıyor.

Saatler sonra döndüler!

Görüntüler izlenilmeye devam edildiğinde ise; konsolosun makam arabası ile Vito marka panelvan, konsolosluğun konutunun bulunduğu sokağa giriş yapıyor. Bu andan sonraki hareketliliği görebilmek için, konutu gören bir villadaki güvenlik kameralarının görüntüleri istendi. Ancak sokağı gören bu kameraların o gün çalışmadığı öğrenildi.

Öte yandan konvoydan ayrılan resmi plakalı iki BMW saat 16.30 sıralarında yeniden konsolosluğa dönüyor. Konsolos El Katibi’nin içinde olduğu düşünülen makam aracı ve Vito panelvan araç da 18.30 sıralarında konsolosluk binasına giriş yapıyor.

Gazeteci Kaşıkçı’nın kaybolması üzerine Suudi yönetimi Türk yetkililerin konsolosluk binasında arama yapmalarına izin verdi ancak Olay Yeri İnceleme ekiplerinin çalışma talepleri kabul edilmedi. Böylelikle olası bir kan örneği alma ihtimali de ortadan kalkmış durumda. Polisin elinde hali hazırda Kaşıkçı’ya ait kan örneği de bulunmuyor. Kaşıkçı’nın nişanlısı ile evlilik hazırlığı sırasında da kan örneği vermediği öğrenildi.

Konsoloslukta aramayla ilgili inceleme Başsavcıvekili ve bir savcı görevlendirildi.

Türkler izne yollanmış!

İddiaya göre, 2 Ekim Salı günü binada çalışan 28 Türk’e, diplomat toplantısı olduğu gerekçesiyle izin verildi. Ayrıca geçen hafta, konsolosluk binasındaki birkaç kapının kilidi değiştirildi.

İşte son görüntü!

WashIngton Post gazetesi, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın geçen salı günü Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu binasına girdiği sıradaki fotoğrafını paylaştı. Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluk binasına adım attığı ve son anları olduğu ön görülen fotoğraf, Souad Mekhennet ve Loveday Morris imzalı ‘Kayıp gazetecinin nişanlısı, Cemal’in nerede olduğunu bilmek istiyor’ başlıklı haberinde paylaşıldı. Görüntünün 2 Ekim’de öğlen saat 13.14’te, 01 numaralı kameradan alındığı ekran görüntüsünde belirgin şekilde görülebiliyor. Soruşturmayı yakından takip eden bir kişinin kapalı devre kameraların kaydettiği görüntüden alınan bir ekran fotoğrafını Washington Post ile paylaştığı kaydedildi. Washington Post, ‘Kayıp ses’ başlığıyla Kaşıkçı’nın köşesini boş olarak yayınladı.

‘Eleştiri yapan tutuklanıyor’ demiş

BBC’de yer alan haberde, Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı’nın, kaybolduğu 2 Ekim tarihinden 3 gün önce İngiltere’nin başkenti Londra’da bir konferansa katıldığı belirtildi. Kaşıkçı, konferans sonrası BBC’ye verdiği röportajda da, “Suudi Arabistan’da büyük bir değişim yaşanıyor. Bu daha önce hiç görmediğimiz bir şey. Eleştiri yapan gazeteciler tutuklanıyor. Tutuklananlar muhalif bile değil. Bu olaylar insanları korkutuyor” görüşünü aktardı.

Birçok arkadaşının sebepsiz tutuklandığını duyduğunu ve bu nedenle Suudi Arabistan’a dönmediğini dile getiren Kaşıkçı, “Ben sadece bir gazeteciyim. Konuşma, yazma özgürlüğüne sahip bir gazeteciyim. Washington Post gazetesi bana bir alan verdi ve ben de orada düşüncelerimi özgürce yazıyorum. Keşke bu fırsat bana kendi ülkemde verilseydi” ifadelerini kullandı.

Konsolos ‘kayıt yapmıyor’ demişti

Gazetecinin kayboluşunun ardından Reuters’a konsolosluğun kapılarını açan Konsolos ‘Kameralar kayıt yapmıyordu’ açıklaması yapmıştı. İstanbul polisi, Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nun kamera sisteminin Filipin menşeili olduğunu belirledi. İstanbul’da şubesi bulunan ve hizmet veren kamera sistemi kuran şirket ile 1,5 yıldır konsolosluk yetkililerinin herhangi bir temas sağlamadığı tespit edildi. İstanbul polisinin elindeki bu bilgiye göre, başkonsolosluk arıza veya herhangi bir bakım için 1,5 yıldır kameralarını kuran şirkete herhangi bir başvuruda bulunmadı.

Alandan konsolosluğa

Gazeteci Kaşıkçı’nın kaybolduğu gün ki ayrı uçak Atatürk Havalimanı’na iniş yaptı. İlk uçaktan inen ekip araçlarıyla Levent’te bulunan Suudi Arabistan Konsolosluğu yakınlarındaki iki ayrı otele giriş yaptı. Konsolosluğa 500 metre mesafedeki otellere eşyalarını bırakan ekip daha sonra konsolosluk binasına gitti. Polisin tesbitlerine göre; ikinci uçakla gelen ekip ise hiçbir yere uğramadan direkt konsolosluk binasına geçiş yaptı. Konsoloslukta bir süre kalan iki ekip daha sonra buradan ayrıldı. İlk ekip otel rezervasyonları ayın 5’ine kadar yapılmasına rağmen aynı gün içinde giriş çıkış yapıp Atatürk Havalimanı’na gitti. Diğer grup ise konsolosluktan direkt alana geçti.

İkinci uçak arandı

İkinci uçak ve yolcuları havalimanında didik didik arandı ancak herhangi bir delile ulaşılamayınca kalkışına izin verildi.

Türkler izne yollanmış!

İddiaya göre, 2 Ekim Salı günü binada çalışan 28 Türk’e, diplomat toplantısı olduğu gerekçesiyle izin verildi. Ayrıca geçen hafta, konsolosluk binasındaki birkaç kapının kilidi değiştirildi.

Dışişleri: Konsoloslukta inceleme yapılacak

SUUDİ gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili Dışişleri Bakanlığı’ndan da yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: Kaşıkçı’nın akıbetiyle ilgili gelişmeler, olayın gerçekleştiği günden itibaren yargı, emniyet ve istihbarat birimlerimizce yakından takip edilmektedir. Adıgeçenin akıbetinin tespiti amacıyla ilgili makamlarımızca başlatılan soruşturma yoğun bir şekilde sürdürülmektedir. Suudi makamları işbirliğine açık olduklarını ve Başkonsolosluk binasında inceleme yapılabileceğini bildirmişlerdir. Soruşturma çerçevesinde konsolosluk binasında inceleme yapılacaktır.

TEPKİLER...

BM: Bilgi verin!

Cenevre’deki basın toplantısında konuşan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Ofisi sözcüsü Ravina Shamdasani “Eğer öldüğü iddiası ve buna yol açan olağanüstü durumlar doğruysa bu gerçekten şoke edici” dedi. Yapılan çağrıda Türkiye ve Suudi Arabistan’dan konuyu hızlı şekilde soruşturup kamuoyunu bilgilendirmeleri istendi. AB Komisyonu Sözcüsü Carlos Martin Ruiz De Gordejuela da “S. Arabistan’dan açıklama bekliyoruz” dedi.

AB: Açıklama yapın

Avrupa Birliği Komisyonu Sözcüsü Carlos Martin Ruiz De Gordejuela, Kaşıkçı’ya ilişkin olayları yakından takip ettiklerini söyledi ve “Suudi Arabistan’dan Kaşıkçı’nın durumunu netleştirecek bir açıklama bekliyoruz” dedi

Af Örgütü: Yargısız infaz

Uluslararası Af Örgütü de iddiaların derhal bağımsız bir şekilde araştırmasını istedi. Ortadoğu Araştırma Direktörü Lynn Maalouf, “Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne dair iddialar doğruysa bu suikast yargısız bir infazdır. Bu cinayet S.Arabistanlı muhaliflerin yurt dışında bile çok büyük tehdit altında olduklarını gösterdi” dedi.

CPJ: Derhal açıklayın

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Direktör Yardımcısı Robert Mahoney, “Suudi hükümet yetkilileri derhal Kaşıkçı’ya diplomatik misyonlarında neler olduğuna dair güvenilir bir açıklama yapmak zorunda” dedi.

‘Hiçbir şey bilmiyorum’

ABD Başkanı Donald Trump günlük basın brifinginde soru üzerine, “Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili hiçbir şey bilmiyorum. Cemal Kaşıkçı’nın durumunu Suudi yetkililerle henüz konuşmadım. Ama bir noktada konuşacağım” dedi.

Suudi Arabistan’a çağrı

Dışişleri Bakanı Mike Pompeo yazılı bir açıklamayla Suudi Arabistan yönetimine çağrıda bulundu. Bakan Pompeo, ABD’nin, Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasından endişe duyduğunu belirterek, “ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, konuyla ilgili olarak diplomatik kanallar üzerinden Suudi Arabistan ile görüşmektedir. Suudi Arabistan yönetimine, Kaşıkçı’nın ortadan kaybolmasıyla ilgili soruşturmayı tamamen desteklemesi ve bu soruşturmanın sonuçları hakkında şeffaf olması çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.