İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın eşi Reyhan Gürtuna: Eşim siyasi bir duruşa hizmet vermiyor. Türkiye buna alışık değil, insanlar harcanıyor
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın yerel seçimlerde hangi partiden aday olacağı henüz belli değil. Gürtuna'nın gönlünde AKP'nin olduğu belli ama AKP'den Gürtuna'yla ilgili farklı sesler çıkıyor. Adı hem CHP hem DYP kulislerinde geçiyor. CHP'nin İstanbul adayı olabileceğinin kulislerde dolaşmasıyla birlikte eşi Reyhan Gürtuna'nın başörtüsü de konuşulur oldu. Bugüne kadar bu konularda konuşmayan Reyhan Gürtuna sessizliğini Elif Ergu'ya bozdu:
* Eşinizin siyasi kariyeriyle ilgili hareketli günler yaşıyorsunuz. Bugünleri nasıl geçiriyorsunuz?
- Hassas bir dönem. Genelde ben ve çocuklarım günlük problemlerimizi eşimle paylaşırız ama bu dönemde sorunlarımızı daha az yansıtmaya çalışıyoruz. Onun da sıkıntılarını da bizlere en az şekilde yansıttığını biliyorum.
* Sizce eşinizin görüşlerini taşıyan bir parti var mı Türkiye'de?
- Bu çok ilgilendiğim bir alan değil. Ben bu konuda fikir yürütmedim.
* Eşiniz belediye başkanlığı döneminde farklı kesimlerin sempatisini topladı. Şimdi farklı yelpazedeki partilerden adaylık teklifi alıyor.
- Şu anda siyaset bir oluşum içinde. Neredeyse istanbul adaylığı eşimin kararıyla kilitlendi. En iyiyi o bilir. En hayırlı kararı verecektir.
Kocam için başımı açarım demedim
* Sizin, "Kocamın kariyeri için gerekirse başımı açarım" dediğiniz söylendi. Bu doğru mu?
- "Başımı açarım" lafından da çok ayıp bir laf bu. Polemiğe girmemek için bugüne kadar sustum. "Kocamın kariyeri için başımı açarım" şeklindeki bir lafı ben nasıl söylemiş olabilirim?
* Başımı açarım demekle "kocam için" başımı açarım demek ayrı mı?
- Kocam için bunu yaparım demek aşağılanma anlamına gelir. Çok basit bir laf. Köşe yazarları bu sözü ben etmişim gibi yazdı. "Açsın" diyen de oldu "açmasın" diyen de. Basket topu gibi oradan oraya atıldım. Şimdi başımı açsam eşim dahil kimsenin yaptırımı olamaz.
* CHP lideri Deniz Baykal başörtüsü sorun olmaz şeklinde yorumlarda bulundu...
- Bilmiyorum belki de Deniz Bey'in de laflarlarından cımbızla çekilmiştir o sözler.
* Sizce CHP eşinizin yer alacağı bir parti olabilir mi?
- Benim partilerle ilgim yok. Her partiden sevdiğim insanlar var. Böyle bir fikir yürütmedim, yürütmem. Samimiyet benim için önemli. Ama bu sözlerin slogan gibi olduğunun ve Türkiye için fazla olduğunun farkındayım.
* Eşinizin uzun süre bağımsız kalmasının faturasını ödediğini düşündüğünüz oluyor mu?
- Müfit Bey'in Türkiye'de farklı bir siyasi kişilik olduğuna inanıyorum. Buna birçok insan inanıyor. Eşim siyasi bir duruşla hizmet vermiyor. Kendini siyasetle, sözlerle değil hizmetle ifade ediyor. Türkiye buna alışık değil ve şu anda da bu yüzden bir bedel ödüyor. Türkiye'nin siyasi zeminini şu anda belki uygun değil, bu zeminde insanlar çok kolay harcanabiliyor.
Evde küçük bir orkestra kurabiliriz
* Siz aile içi demokrasiyi işleten bir aile misiniz?
- Müfit Bey çok demokrat biridir. Biz çocuklarımıza kendi fikirlerimizi söyleriz, belli bir yaşa geldikten sonra kararlarını kendileri alırlar..
* Üç çocuğunuz var...
- Evet. Asude 16 yaşında, Agah Sina 10 yaşında ve Fatih 20 yaşında.
* Fatih'le ilgili basındaki haberlere ne diyorsunuz?
- Birçok şey basına yanlış yansıdı. Bunlardan biri oğlumun yaşıydı. Oğlum 20 yaşında, 24 değil. Boston'da Uluslararası ilişkiler okuyordu, Washington'da okuduğunu yazmışlar. Boston'da 2 yıl okudu, daha sonra kendi isteğiyle Türkiye'ye geldi. Bu yıl Koç Üniversitesi'ne geçiş yaptı. Aynı evde oturuyoruz.
* Fatih siyasete ilgi duyuyor mu?
- Müziğe daha çok ilgi duyuyor. Gitar çalıyor, besteleri var. Müfit Bey de ud ve gitar çalar. Asude de ud çalıyor. Küçük oğlum da "bateri çalacağım" diyor. Yakında evde orkestra kurabiliriz!
* İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadın Koordinasyon Merkezi'ni kurarak çok önemli işlere imza attınız. Başkan eşi olmasaydınız da bu çalışmaları yapar mıydınız?
- Bir kere böyle çalışmaları yapması için öncelikle insanın duyarlılığının olması gerekiyor. "Eşim başkan oldu ben de bir iş yapayım" diye olacak işler değil bunlar. Ben hiçbir zaman somut siyaset yapmadım. Eşime de söylemişimdir, bir partiye girmesi halinde merkeze asla partililer girmeyecek demişimdir. Şunu biliyorum benim yaptığım çalışma ben kötü olarak çalışırsam eşime eksi, iyi çalışırsam artı olarak yansıyacaktır. Ama ben eşimin siyasi hayatına katkı olsun diye yapmadım bu işi.
Fatih babama zarar verdim diye çok üzüldü
* Oğlunuz Fatih'in barda kız arkadaşıyla çekilmiş fotoğraflarına ne diyorsunuz?
- Fatih defalarca cafelere, barlara gitmiştir. Biz onu özgür bırakırız. Fotoğraftaki kız Ankaralı bir arkadaşının akrabası. Fatih'ten 8 yaş büyük, 28 yaşında. Abla gibi gördüğü biri. Şu anda sevgilisi yok. Birkaç sene önce vardı. Modern bir kızdı. Bana her şeyini anlatır. Benimle kız arkadaşıyla konuşur gibi konuşur.
* O haber Fatih'i nasıl etkiledi?
- Yaşının çok üzerinde çok olgun bir şekilde karşıladı. "Babama zarar verdim" diye çok üzüldü. Oğlumun yaptığı bir ayıp yoktu. Normalde yaptıklarının haber niteliği yok ama zaman açısından siyasi malzeme oldu.
* Alkol alır mı Fatih?
- Önünde içtiği şey soda. Alkol diye yazılmış. Fatih'in alkol almadığını biliyorum. Bir de Fatih'in harçlığını babasının kestiğini ve Fatih'in ABD'ye gittiğini yazmışlar. Çocuk nereden bulur ABD'ye gidecek parayı?
