Gazete Vatan Logo

Ergenekon'da en kritik tanık!

Kimya bozan ifadeler....

Ergenekon'da en kritik tanık!

Alaattin Çakıcı "Ben yalan söylemem, öldüreceğim adama bile önceden haber veririm" dedi. Çakıcı'nın yakınları ise Silivri'ye üzerinde 'Allah' yazılı, Atatürk ve 2. Abdülhamit posterlerinin olduğu otobüslerle adeta çıkarma yaptı. Çakıcı bir de iddiada bulunarak Mehmet Eymür'ün Susurluk kazası olmasaydı Perinçek'i öldürteceğini öne sürdü.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde görülen 68’i tutuklu 273 sanıklı Ergenekon Davası’nın 209. duruşmasında tanık olarak ifadesine başvurulan Hadi Özcan, kimlik tespiti sırasında nüfus kayıtlarında adının “Mehmet Özcan” olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk’un nüfus kayıtlarında ‘Hadi’ isminin olup olmadığını sorması üzerine Özcan, “Hadi yok ama, Hadi demeyince kimse tanımaz” diye cevap verdi.
Ergenekonda en kritik tanık

“Çatlı beni öldürecekti, İbrahim Şahin’e gittim”

Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk, tanığa sanıkların isimlerini okuyarak tanıyıp tanımadığını sordu. Tanık Özcan ise dava sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ü tanıdığını söyledi. Abdullah Çatlı ile ortak petrol temizleme ihalesine girdiklerini belirten Özcan, “Abdullah Çatlı beni öldürecekti. Bunu Yeşil’e söyledim. O da ‘Çatlı, ortak iş yaptığı herkesi öldürür. Onun böyle bir ahlakı vardır’ cevabını verdi. Oysa Çatlı, resmi evraklar, silahlar ve polisler ile gezerdi. Devlet olarak bilirdim. Yeşil’den sonra da İbrahim Şahin’e gittim. O dönemde Özel Harekat Daire Başkanvekili’ydi. Onu da devlet olarak bilirdim. Çatlı konusunda yardım istemek için Şahin’e gittim. İbrahim Şahin halledeceğini söyledi ama beni başından savmış” dedi. Savcı Pekgüzel, tanık Özcan’a, Alaattin Çakıcı’yı tanıyıp tanımadığını sordu. Özcan, “Çakıcı hasımlarımla yatıyor. Kendisini tanımam da sevmem de” diye cevap verdi. 1996 yılında polis tarafından aranması üzerine o dönemde İzmit’te Alay Komutanı olan Veli Küçük’ü aradığını anlatan Hadi Özcan, “Veli Küçük ile telefonda görüştüm. Arandığımı ve teslim olmak istediğimi söyledim. O da ‘Tamam gel’ dedi. 3-4 gün sonra polis geldi beni aldı” ifadelerini kullandı. Sorular üzerine Özcan, Veli Küçük ile hiç yüz yüze görüşmediklerini söyledi.
Ergenekonda en kritik tanık
“Öldüreceğim adama önceden haber veririm”

Duruşmada tanık kürsüsüne ikinci olarak Alaattin Çakıcı çıktı. Çakıcı, “Sedat Peker ve İbrahim Şahin’i tanırım” dedi. Mahkeme Başkanı Çalmuk’un, Veli Küçük’ü tanıyıp tanımadığını sorması üzerine Çakıcı, “Ona sorun” diye cevap verdi. Başkan Çalmuk, “Biz sana soruyoruz” demesi üzerine Çakıcı bu sorunun Küçük’e ısrarla sorulmasını istedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hüsnü Çalmuk, Çakıcı’yı uyararak “Burası mahkeme nasıl yönetileceğine biz karar veririz. Sorularımıza cevap ver, eğer cevap vermek istemezsen buna da hakkın var. Ancak bu şekilde ters davranmaya devam edersen sana söz hakkı vermem” dedi. Mahkeme Başkanı Çalmuk, “Doğruyu söylemen için yemin edeceksin” demesi üzerine Çakıcı, “Ben yalan söylemem. Öldüreceğim adama bile önceden haber veririm” diye yanıt verdi.


“Engin Alan Red Kit gibiydi, şimdi kilo almış”

Dava sanıklarından Sedat Peker’i 19 yaşından beri tanıdığını söyleyen Çakıcı, “Peker’i 1991 yılından sonra 2003 yılına kadar görmedim. 2003 yılında da bir kez evime geldi” diye konuştu. Çakıcı mahkeme heyetine “Sami Hoştan’ı (tutuksuz sanık) niye bıraktınız?” diye sordu. Bunun üzerine Çalmuk, “Mahkeme öyle takdir etti” dedi. Çakıcı “Çünkü Sami’nin arkasında Şadan Kalkavan var. Onun arkasında da Rizeli Recep Tayyip Erdoğan” diye konuştu. Çakıcı, “Sanıklardan İbrahim Şahin’i 2. Şube Emniyet Müdür Yardımcısı’yken tanıdım. Yaptığı iki operasyan nedeniyle o bir kahramandır. Ama onun dışında kahramandır da diyemem, kahraman değildir de diyemem” diye konuştu. Korkut Eken’i MİT’ten tanıdığını, Engin Alan’la da Eken’in arkadaşı olması nedeniyle tanıştığını anlatan Çakıcı, “Engin Alan’ı en son 1978 yılında gördüm. O zamanlar Red Kit gibiydi, şimdi kilo almış” dedi. Çakıcı, “Mehmet Ağar’ı da tanırım ve severim. Ağar ile ilişkilerim polis-mahkum ilişkisidir. Bunları Mehmet Ağar’a kim yaptırdı, hesap soracaksanız Tansu Çiller’e sorun, hesap soracaksanız Mesut Yılmaz’a sorun?” diye konuştu.
Ergenekonda en kritik tanık
“Hiram Abbas bana gelmeden bir gün önce öldürüldü”

Çakıcı, ”İstihbarat amaçlı olarak yurt dışına çıkıyorsunuz. Bir sürü adam sizi takip ediyorsa, size silah çekiyorsa, siz de tepki verirsiniz. 30 defa ölümden döndüm” dedi. Mahkeme Başkanı Çalmuk’un ”Hiram Abbas ile ilgili ne biliyorsunuz?” sorusuna Çakıcı, ”Tanırım, milletini toprağını seven biriydi. Hiram Abbas dizisi yapılacak adamdır. Ölmeden bir kaç gün önce bana telefon açarak yanıma geleceğini söyledi. Ancak bana gelmeden bir gün önce öldürüldü” karşılığını verdi.

“Susurluk olmasa Perinçek’in çocukları yetim kalırdı”

Çakıcı, “Koskoca MİT teşkilatı toprağın altındaki adamı buluyor. Kendi adamını (Hiram Abbas) neden ve nasıl bulamıyor? MİT’in küçük ayağı İsrail’de, büyük ayağı ise CIA’dedir. Buna örnek mi istiyorsunuz? Bakın Hakan Fidan’ı nasıl ortaya çıkardılar, miadı doldu” diye konuştu. Çakıcı, davanın sanıklarından Doğu Perinçek ile ilgili olarak da “Mehmet Eymür’ün adamlarından biri beni arayarak Doğu Perinçek öldürmeyi teklif etti ama ben bu teklifi reddettim. Çünkü Perinçek’i Mehmet Eymür öldürtüp suçu benim üzerime atacaklardı. Bu arada Susurluk kazası oldu. Eğer kaza olmasaydı Perinçek’in çocukları yetim kalacaktı” ifadelerini kullandı. Duruşmaya ara verilmesi üzerine salondan çıkarılan tutuklu sanık Bedirhan Şinal, Alaattin Çakıcı’ya hitaben, “Ülkücüler seninle ağabey. Kimse sana pusu kuramaz” dedi.

İki askere dava açıldı

ERGENEKON davasının tutuklu sanığı Gazi Serdar Öztürk’ü savcılığa ifadeye götüren iki askere Öztürk’ün ablasının telefonundan çocuğunun fotoğraflarına bakmasına izin verdikleri gerekçesiyle dava açıldı. Yüzbaşı Erhan Gönülbağı ve üsteğmen Memet Ali Yaşar’ın “usule aykırı görüş yaptırmak ve menfaat amacıyla görevi kötüye kullanmak” suçlarından 2 yıla kadar hapsi istendi.

Ergenekonda en kritik tanık

Allah yazılı Atatürk portreli otobüslerle geldiler

Tanık olarak dinlenen Alaattin Çakıcı, İzmir Cezaevi’nden, Hadi Özcan ise Kocaeli’nde bulunan Kandıra Cezaevi’nden cezaevi nakil araçları ile eskort eşliğinde duruşmanın yapıldığı binaya getirildi. Çakıcı’nın yakınları sabahın erken saatlerinde Silivri’ye 6 otobüsle geldi. Otobüslerin üzerinde “Allah” yazıları ve Atatürk ve 2. Abdülhamit’in fotoğraflarının da yer alması dikkat çekti. Tanık olarak ifadesine başvurulan Alaattin Çakıcı’nın çok sayıda yakını duruşmayı izledi.

Haberin Devamı