Erdoğan'dan 'karargah rahatsız' haberine ilk açıklama
Cumhurbaşkanı Erdoğan Pakistan'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan 'karargah rahatsız' haberiyle ilgili "Bu atılan başlık terbiyesizliktir, seviyesizliktir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
*İslamabad zirvesi kritik bir dönemde yapılacak. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın potansiyelini harekete geçirme konusunda bazı sorunlar olduğunu gözden geçirmemiz gerekiyor. Bu zirvenin tarihi bir fırsat olduğuna inanıyorum. Ticaretin serbestleşmesi yönündeki ticaret anlaşmasını hayata geçirmek istiyoruz."
SORU VE CEVAPLAR
'Karargah rahatsız' haberiyle ilgili sorulan soruya; Dünkü görüşme trafiğimiz El Bab operasyonuyla ilgiliydi. ABD ile yürütülren görüşmeler ele alındı. Malum El Bab operasyonu tamamlandı. Hedefimiz Münbiç ve Rakka adımları var.
'KARARGAH RAHATSIZ' HABERİNE İLK AÇIKLAMA
İsmini verdiğiniz gazetede ön sayfada atılan başlık, tabii içeride atılan başlık, çok çok daha çirkindi ve 7 soruya 7 cevap, öbür tarafta 'Karargah rahatsız' başlığı gibi ifadeler, bunlar tabii bizleri rahatsız ettiği gibi Türk Silahlı Kuvvetleri'ni haydi haydi rahatsız etmiştir. Eğer biz rahatsız olursak onlar da rahatsız olur. Onlar rahatsız olursa biz rahatsız olururz. Biz bir vücudun uzvu gibiyiz. Bu atılan başlık terbiyesizliktir, seviyesizliktir. Devleti birbirine düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Başlığı atmaya ne gazetenin yönetimi, patronaj kadrosu muktedir. Hukuki süreç neyse bazı adımlar atılmıştır. Bizler takipçisi olacağız. Devleti birbirine düşümeye kimsenin hak ve yetkisi yoktur. Bunlar eski alışkanlıkları. Artık geride kaldı. Herkes yerini ve konumunu bilecek. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanlar bedelini öder. Bunlar bizi ciddi manada üzüyor. Her zamankinden fazla kardeşliğe, dayanışmaya ihtiyacımız varken bu yaklaşım affedilir değil. Ben kusura bakmasınlar affedilir bulmuyorum. İşi daha ileriye götürüp Cumhurbaşkanı nereye giderse genelkurmay başkanı oraya gidiyor diyerek ayrıca bir terbiyesizlik yapıyorsunuz. Bundan daha doğal ne olabilir? Bunlar dünyayı da bilmiyorlar. Dünyanın birçok yerinde devlet başkanları genelkurmay başkanlarıyla ziyarette bulunurlar. Ziyaretlerde birçok konu görüşülüyor. Sorumlu olan kişilerin yanımızda olmasından doğal bir şey olamaz. Zaten Genelkurmay Başkanılı da internet sitesinden detaylı açıklamayı yapacak.
FIRAT KALKANI HAREKATI
Bu süreci ÖSO ile birlikte yürütüyoruz. Biz ÖSO'ya gerekli desteği verdik. Benim hep kullandığım ifade, burada 3 başlık uygulamada olmalı. Eğit-donat, güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge. Bunu ABD'li dostlarımızla anlaşamadık. Eğit-donat'a olumlu bakarken uçuşa yasak bölge ve terörden arındırılmış bölge konusuna olumlu bakmadılar.
"PYD VE YPG İLE MUTABIK OLMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
Gaziantep'te 56 vatandaşımız şehit edilince. Artık durmak yok, gereği neyse yapacağız dedik. ABD ÖSO'ya başta olumlu yaklaşmasına rağmen Suriye Demokratik Güçleri diye bir yapı ortaya çıkardı. Biz buna karşı çıktık. Çünkü PYD ve YPG ile mutabık olmamız mümkün değil. Bunlarla birlikte bir mücadele içerisine girmeyiz.
"DEAŞ'A CİDDİ BİR BEDEL ÖDETTİK"
Mücadelemizi de ÖSO ile kararlılıkla yürüttük. ÖSO'nun da çok şehitleri oldu, bizim de şehitlerimiz oldu. Ama DEAŞ'a ciddi bir bedel ödettik. 3 binin üzerinde kayıp verdirildi. Bu kararlılığımız aynen devam ediyor. Şimdiki safha Münbiç'tir. Burası Araplarındır. PYD ve YPG'nin değil. Bunlar Fırat'ın doğusuna geçmelidir. Hala geçmiş değiller. Bunun tamamen boşalması lazım. Bizim buradaki mücadelemiz DEAŞ'ladır. Bu mücadelede samimilerse sizinle birlikte hareket ederiz diyoruz. Rakka'yı da temizleyip gerçek sahiplerine teslim edelim. Bizim Türkiye olarak burada kalma gibi bir niyetimiz yok. Biz bize tehdit oluşturacak yapı istemiyoruz."
TSK'DA BAŞÖRTÜ
Bu konuda arkadaşlarımız değerlendirmelerini yaptıktan sonra adım atıldı. Şu anda başladı. Bu noktadaki mevzuata göre hanım kardeşimiz inanç hürriyetinden her yerde istifade edebilmesidir. TSK'da da emniyette de yargıda da bu ön açılmış vaziyette. Bundan sonraki süreçte mazlum hanım kardeşimiz tüm kurumlarda yer alabilecektir. Dünyanın her yerinde inancının gereğini yapabiliyorlar. Oralarda bu oluyor da halkının yüzde 99'u Müslüman olan ülkede bu neden olmasın."