Dünya basınından Türkiye ve Erdoğan'a büyük övgü
Tarihi NATO zirvesi ve bu zirvede Türkiye'nin attığı adımların yankıları sürüyor. Dünya basınında Türkiye ve Erdoğan ile ilgili birçok analiz yayımlandı. Erdoğan'ın Yunanistan Başbakanı Miçotakis 'le yaptığı görüşmeyi mercek altına alan Alman Bild gazetesi ise dikkat çeken ifadeler kullandı.
Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta gerçekleşen tarihi NATO Zirvesi'nin yankıları dinmiyor, Türkiye'nin zirve öncesinde ve sırasında oynadığı rol dünya basınında geniş şekilde yer bulmayı sürdürüyor.
Amerikan haber ajansı Bloomberg, Türkiye-NATO ilişkisine dair skandal bir analiz yayımladı, 'Türkiye Batı'nın müttefiki olmadığını netleştirdi' başlıklı yazıyı Brooke Sample kaleme aldı. İngiliz The Guardian gazetesi ise, Vilnius Zirvesi'nin fiyaskoyla sonuçlandığını savunan bir başyazıya yer verdi.
TÜRKİYE'NİN ROLÜNÜ ÖNE ÇIKARDI
Arab News'teki analizin başlığı, 'NATO Zirvesi'nin ardından Türkiye ve Erdoğan yükselişte' oldu. Litvanya'nın başkenti Vilnius'taki NATO Zirvesi'ni değerlendiren Luke Coffey imzalı analiz, buluşmanın odak noktasının beklendiği gibi Ukrayna olduğunu ve ittifakın Kiev yönetiminin bir gün NATO'ya dahil olması için anlaştığını belirtiyor. İttifak liderlerinin Ukrayna'ya bir takvim sunmadığını hatırlatan analiz, zirvede hak ettiği kadar ilgi görmeyen Türkiye'nin rolünü öne çıkardı.
Yazar Coffey'e göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan zirvede her yerde herkesle buluştu, yeni dış politika ekibi de sahnedeydi. Zirveye saatler kala İsveç'in NATO'ya katılmasına yeşil ışık yakan Erdoğan'ın Vilnius'ta doğru bir ton belirlediğini aktaran Luke Coffey, ABD lideri Joe Biden ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın buluşmasında liderlerin birbirlerini şüphesiz sıcak şekilde karşıladıklarını yazdı.
Washington'ın Ankara'ya F-16 satışına verdiği destekle Türkiye-ABD ilişkilerinde büyük bir ilerleme yaşandığını kaydeden analiz, Erdoğan'ın Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'le bir araya gelmesine de değindi. Ankara ve Atina arasında varılan anlaşmayı bölgesel istikrar için çok iyi bir gelişme olarak niteleyen yazar Coffey'ye göre, ikisi de NATO üyesi olan Türk ve Yunan liderlerin buluşması ittifakın diplomatik cephede ne kadar önemli bir rol oynadığını hatırlatıyor.
Türkiye'nin özellikle Avrupa Birliği konusunda İsveç'ten beklentileri olduğunu dile getiren analiz, Türkiye-Rusya ilişkilerini mercek altına aldı. Yazara göre, Türkiye'nin Rusya'ya fazlasıyla yakınlaştığı ve uygulanan yaptırımlara katılmadığı gibi endişelere rağmen halihazırdaki mevcut tabloya yakından bakıldığında Ankara'nın Moskova'yla aynı safta olmadığı açık. Çünkü Türkiye tarihi sebebiyle Karadeniz bölgesinde ayrıcalıklı bir jeopolitik konuma sahip. Söz konusu konum nedeniyle Türkiye ve Rusya bölgede birden fazla kez rakip veya düşman haline geldi, 1500'lerden bu yana aralarında 12 büyük savaş gerçekleşti.
Analize göre, Türkiye'nin Ukrayna ile halihazırdaki ilişkileri, Ankara-Moskova arasında var olan jeopolotik gerilimlere iyi bir örnek. Türkiye'nin 24 Şubat 2022'de başlayan işgalden bu yana Ukrayna'ya silahlı insansız hava araçları sağladığını ve başka silah sistemlerinin de gündemde olduğunu hatırlatan Coffey, yanı sıra Ankara'nın Karadeniz'i Akdeniz'e bağlayan boğazları savaş gemilerine kapattığını da ekledi.
EN FAZLA RUSYA'YI ETKİLEDİ
Analize göre, İstanbul ve Çanakkale boğazlarının savaş gemilerine kapatılması, en fazla Rusya'yı etkiledi:
"Bunlar Rus yanlısı bir hükümetin politikaları olamaz. Hayata geçirilenler, Karadeniz bölgesindeki özel ve tarihi rolün keskin bir şekilde farkında olan bir ülkenin politikaları. Türkiye yine de çatışmanın iki tarafıyla da konuşabilen uluslararası tek aktör olduğunu gösterdi."
Türkiye'nin arabulucuğuyla imzalanan tahıl koridoru anlaşmasına özellikle vurgu yapan yazar Luke Coffey, yanı sıra savaşan taraflar arasında gerçekleşen esir takasında da Ankara'nın öne çıktığını yazdı. 24 Şubat 2022'de başlayan işgalden bu yana Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarını aynı masaya oturtabilen tek ülkenin de Türkiye olduğunu belirten analiz, Erdoğan'ın NATO Zirvesi'nden önce verdiği iki karar nedeniyle Batı medyası tarafından övüldüğünü aktardı. İsveç'in NATO'ya katılmasına verilen vize ve Ukrayna'nın ittifak üyeliğine sunulan destek nedeniyle büyük bir Alman gazetesinin Erdoğan'ı 'Süpermen' olarak nitelediğini kaydeden analiz, normalde Türk lideri eleştiren Alman medyasına yansıyan haberlerin gerçekten büyük bir övgü olduğunu bildirdi.
"Bu yüzden NATO Zirvesi Türk diplomasisinin uluslararası arenadaki üstünlüğünün belirgin bir örneği oldu" diyen analiz, global ilişkilerde daha da fazla Türk diplomasininin beklenmesini önerdi: "Bu yalnızca iyi bir şey olabilir."
Öte yandan Erdoğan, Vilnius’ta Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis ile bir araya geldi. İki liderin aylar sonra ilk defa yüz yüze gerçekleştirdiği görüşmeyi mercek altına alan Alman Bild gazetesi dikkat çeken bir Türkiye analizine imza attı.
Atina ve Ankara'nın NATO şemsiyesi altında yer almalarına rağmen uzun yıllardır gergin bir ilişkiye sahip olduğunun altını çizen Alman gazete zirvede diplomatları şaşırtan bir gelişme yaşandığını belirtti ve şu değerlendirmede bulundu;
'Çarşamba günü Vilnius'taki NATO zirvesinde diplomatlar şaşkına döndü: Yunanistan Başbakanı Miçotakis ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha uzun bir sükunete ve bir iletişim kanalının kurulmasına yol açan siyasi bir anlaşmaya vardılar.'
'İki isim ve heyetleri arasındaki görüşmenin yarım saatten fazla sürmemesi gerekiyordu, ancak bir saat beş dakika sürdü' diyen Bild, görüşmenin atmosferinin pozitif olduğunun altını çizdi.
'Bir felaket her şeyi değiştirdi' diyen Alman gazete ikili ilişkilerdeki yumuşamanın depremden sonra başladığına vurgu yaptı.
Liana Spiropoulou imzalı haberde 'Atina hemen yardım teklifinde bulundu ve her düzeyde dayanışma açıklamaları yapıldı: Yunanistan Cumhurbaşkanı, hükümet, siyasi partiler, sendikalar ve her türlü sivil toplum kuruluşu yardım etme isteklerini dile getirdiler. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias Türkiye'yi ziyaret eden ilk üst düzey Avrupalı yetkili oldu. Mevlüt Çavuşoğlu Yunan mevkidaşını kucaklayarak karşıladı' ifadelerine yer verildi.
'YENİ DÖNEM AVRUPA'YI DA ETKİLİYOR'
İki ülke arasındaki ilişkinin normalleşmesinin tüm Avrupayı etkilediğine vurgu yapan Bild şu değerlendirmede bulundu;
'Eski düşmanlar arasındaki ani aşk artık iki ülkenin liderleri tarafından resmen imzalandı ve bu yeni dönem sadece iki ülkeyi değil tüm Avrupa'yı etkiliyor. Bunun nedeni göç Krizi.'
Birleşmiş Milletler’in (BM) raporuna göre 2023’ün ilk çeyreğinde sadece Orta Akdeniz’de 441 göçmen yaşamını yitirdi.
HER YIL YÜZLERCE GÖÇMENE MEZAR OLUYOR
Umuda yolculuk yüzlerce göçmenin canına mal oluyor. Türk Sahil Güvenliği'nin önemine vurgu yapan Bild, Türkiye'nin göç krizinde Yunanistan ile işbirliğini artırdığını belirtti.
Bild 'İyi niyet o kadar ileri gitti ki, Türk sahil güvenliği düzinelerce tekneyi Yunan sularına ulaşmadan önce durdururken, insanlar Batı Trakya sınırlarına geri götürüldü' dedi.
Aynı haberde 'Resmi rakamlara göre 1 Haziran'dan 12 Temmuz'a kadar 4 bin 291 göçmen taşıyan 166 teknenin Avrupa'ya girişi engellendi. Aynı zamanda, Türk güçleri tarafından Meriç nehri sınırındaki birkaç adada yüzlerce kişi tutuklandı. Sadece bir vakada 330 kişinin iade edildiği bildirildi' ifadelerine yer verildi.
'TÜRKİYE'NİN İYİ NİYETİ ÇOK YARDIMCI OLUYOR'
Bild Yunan hükümetinin eski ulusal güvenlik danışmanı Alexandros Diakopoulos'un görüşlerine de haberde yer verdi. Diakopoulos, BİLD'e 'Türkiye'nin iyi niyeti çok yardımcı oluyor' dedi.
'TÜRKİYE VE ERDOĞAN YÜKSELİŞTE'
Arab News ise 'Türkiye ve Erdoğan NATO zirvesi sonrası yükselişte' başlığı ile okurlarının karşısına çıktı. Haberde 'Son Seçim zaferinden yeni çıkmış olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her yerde ve toplantıda herkesle buluşuyor gibiydi. Yeni dış politika ekibi de işe koyuldu. Türkiye'nin nihayet İsveç'in NATO'ya katılımını destekleyeceği duyurulduğu zirvenin başından itibaren doğru tonu belirledi' ifadelerine yer verildi.