Demirtaş'tan tutanak açıklaması!
'Partimizden sızdırıldığı anlaşılmıştır'
Diyarbakır’da bulunan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Demirtaş, tartışma yaratan İmralı görüşme notları ile ilgili parti olarak yürüttükleri soruşturmanın sonuna geldiklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Yürüttüğümüz soruşturma neticesinde bazı önemli bilgiler elimizi geçti. Bir takım ince hesaplar, bir takım farklı ilişkiler kullanılarak partimiz üzerinden elde edildiği anlaşılıyor. Soruşturmanın tümüyle bitmesi sonrasında bunu kamuoyu ile paylaşacağız. Bu işi kimler hangi amaçla yaptı hangi amaçla gerçekleştirdi o konuda da takdiri kamuoyuna bırakacağız. Ama kimler bu işin içindedir bunu açıklayabilecek aşamaya geldik. Bir kişiden fazla kişiler var bir kişinin tek başına becerebileceği başarabileceği iş değil, mutlaka parti içinden dışından destek almışlardır, öyle görüyoruz."
'MİLLETVEKİLİ VE PARTİ YÖNETİCİLERİMİZ İÇİN İÇİNDE YOK'
Demirtaş, görüşme notlarının nasıl sızdırıldığına ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, "Onlar açıklasın, yoksa ben açıklarım" sözünü de değerlendirirken şöyle konuştu:
"Sayın Başbakan açıklasınlar diye kast ettiği kişi biz değiliz, sayın medya organını kastediyor. Fakat şu konu da nettir bizim açımızdan; miletvekillerimiz, parti yöneticilerimiz kesinlikle bu işin içinde değildir. Kesinlikle sızdırma denen mesele o belgenin basına sızdırılma işi partimiz ve milletvekilimiz tarafından gerçekleştirilmemiştir. Bu bizim açımızdan nettir, yürüttüğümüz soruşturma da da bu açığa çıktı. Zannediyorum sayın Başbakan’a şöyle bir bilgi gitmiş. Çok da sağlıklı olmayan bir bilgide bazı milletvekillerimizin bu meselenin içinde olabileceğine dair bilgiler gitmiş. Ben net olarak ifade edebilirim ki; bu bilgi yanlıştır. Bizim ulaştığımız bilgiler daha net ve daha güvenilir bilgilerdir."
'3’ÜNCÜ İMRALI HEYETİNDE İSİM TARTIŞMASINI AŞTIK'
Selahattin Demirtaş, İmralı’ya gidecek 3’üncü heyette kimlerin yer alacağı ile ilgili soru üzerine şunları söyledi:
"Biz, isim tartışmasını uzun süredir aşmış durumdayız. Başından beri hükümetin isim tartışmasını gündeme getirmesi yanlıştı, bunu defalarca dile getirdik. Bu aşamadan sonrada kimlerin gideceği önemli değil artık. Bütün arkadaşlarımız bu çalışmayı yürütebilecek olgunluktadır. Yetkileri vardır. Hangi arkadaşımız giderse biz destekleriz. Hali hazırda eşbaşkanlar konusunda biliyorsunuz, bizim başından beri kurumsal yürümesi için bir talebimiz var. Ama bu olmaz ise aynı heyette gidebilir isimlerde değişebilir sorun değil. Arkadaşlarımız hazırlığını bu şekilde yapıyor her bir arkadaşımız bu çalışma için hazırlığını yapıyor."
'AVRUPA VE KANDİL’DEN CEVAPLAR GELMEDİ'
Demirtaş, Abdullah Öcalan’n kendilerine gönderdiği mektubun cevabı üzerinde çalıştıklarını, Avrupa ile Kandil’den henüz yanıtların gelmediğini söyledi. Demirtaş, "Parti olarak mektubun cevabı üzerinde çalışıyoruz, Kandil ve Avrupa mektuplarının cevaplarını henüz iletmediler. Onlar da iletirlerse partimiz tarafından görevlendirilecek heyet 3 cevabı da İmralı’ya götürecek" dedi.
'ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA ORTASINDA AİLELERİNE KAVUŞURLAR'
PKK’nın elinde bulunan kamu görevlilerinin ne zaman serbest bırakılacağı ve kaçının bırakılacağı ile ilgili bir soru üzarine Demirtaş, şunları söyledi:
"Bugün itibariyle serbest bırakılacakların isimlerinin netleşmesini bekliyoruz. KCK’nın kimleri serbest bırakacağına dair net bir tutum açıklamasını bekliyoruz. Ondan sonra 7 veya 8 kişi tam olarak kaç kişinin bırakılacağını netleşmiş olacak. Bunlar netleştikten sonra insanları ailelerine kavuşturmak için partimiz ve DTK zaten bir hazırlık yürütüyor. Milletvekilimiz sayın Sebahat Tuncel öncülüğünde bir çalışma yürüyor. Bu konudaki sorumluluğu kendisine verdik. DTK, bazı insan hakları örgütleri muhtemelen İHD ve Mazlum-Der ile birlikte Türkiye Barış Meclisi’nden insanlarında olacağı siyasi ve sivil girişimler bu çalışmayı yürütecek. Önümüzdeki haftanın ortasına kadar bu çalışmanın biteceğini, ailelerine kavuşabileceğini düşünüyorum. İnşallah bir kaza bela olmazas ailelerine kavuşmuş olacaklardır."
'BİZİM ŞOV DERDİMİZ YOK'
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kamu görevlilerinin serbest bırakılması sırasında ikinci Habur benzetmesi yapan ve bunun yaşanmamasını isteyen Başbakan Erdoğan’ın sözleri üzerine, şöyle dedi:
"Habur’da her şeyden önce bir şov yoktu. Bizim bir şov derdimiz yok, serbest bırakılanların ve serbest bırakanlarında bir derdi yok. Biz bu sürecin sağlıklı yürümesi ve güven ortamının oluşması için bu çalışmayı yürütüyoruz. Yoksa süreci sabote etmek için süreci bozmak için mutlaka ki bazı çevrelerin niyeti olabilir ama BDP ve Kürt tarafı böyle bir niyet içerisinde olmaz. Ortaya çıkacak görüntülerde eminim ki sürece katkı sunacak görüntüler olur. Sonuçta uzun süredir ailelerinden uzakta olan insanlar aileleriyle buluşacaklardır. Bu sembolik açıdan ve o ailelerin maneviyatı açısından da çok önemlidir. Aslında barış dediğimiz şeyin canı gönülden bir buluşma kucaklaşma yeniden demokratik ve özgür temelde bir arada olma olgusu ile bu buluşma tam da buna katkı sağlayacak bir buluşma olacaktır. ’İkinci bir Habur olacak’ söylemleri doğru değil."
Habur’a daha önce PKK’lıların gelmesinin şov olmadığını görüşünü savunan Demirtaş, PKK’nın elinde tuttuğu kişilerin bırakılmasının da nasıl olacağına ilişkin şöyle dedi:
"Kamu görevlilerinin aileleriyle buluşturulması eminim ki doğru bir planlama yapılırsa sürece katkı sunacaktır. Biz doğru bir planlama yapmaya çalışıyoruz. Kesinlikle buradan bu görüntülerden siyasi bir çıkar elde etme niyetimiz olmaz. Son derece insani bir girişimdir, biz bu insani girişime parti olarak katkı sunuyoruz. Habur’a kadar heyetimiz bir çalışma yürütecek ve getirecek. Habur’dan sonra umut ediyorum ailelerle bir buluşma gerçekleşecek bu kısa buluşma sırasında belki basın görüntü alacaktır. Ailelerin kendi evlatları ile buluşması önemli bir andır. Devlet ve hükümet buna olanak sağlamalıdır. Bu kısa görüntü ve kısa bir açıklama ile ailelere kavuşturulmalı ve sonrasında bitmelidir. Onun dışında bir programımız ve hazırlığımızda yoktur."
Selahatttin Demirtaş, CHP Genel Başkanı Kemal Klııçdaroğlu’nun çözüm süreci ile ilgili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e çıkıp kaygılarını dile getirdiği hatırlatılınca, "Ana muhalefet partisinin kendi bileceği iştir, politikalarını kendileri belirler. Fakat sürece dair kaygılı olanlar mutlaka alternatiflerini ortaya koymalıdırlar. Meselenin başında çatışmanın durdurulabileceği fırsat yakalamışken destek sunmak yerine bu sürece anlam biçme yerine kaygılı yaklaşımlarla sürece bozmaya çalışmak samimi bir tutum olmaz" dedi.
TWİTTER MESAJI
Selahattin Demirtaş, bu sabah saatlerinde sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından basına sızdırılan ’İmralı Tutanakları’ ile ilgili yürüttükleri soruşturmada sona geldiklerini belirterek, en geç salı günü bazı sonuçları kamuoyu ile paylaşacaklarını açıklamıştı. Demirtaş, daha önce bazı basın yayın organlarında, tutanakların bazı BDP’li milletvekilleri tarafından basına sızdırıldığı yönündeki söylemleri kabul etmediğini ifade edip, takipçilerine şunları yazdı:
"İmralı tutanakları vekillerimizden hiç biri tarafından sızdırılmamıştır, vekillerimizin zan altında tutulmasını asla kabul etmiyoruz. Bu konuya dair yürüttüğümüz soruşturmada sona geldik, en geç salı günü bazı sonuçları kamuoyu ile paylaşacağız."