DEAŞ’ta özel Asya timleri var!
İngiliz The Times gazetesi, Reina saldırısını düzenleyen teröristin Orta Asya kökenli olabileceği ihtimali üzerine bu ülkelerden DEAŞ’a katılımı ele alan bir analiz yayınladı:
KOMİK DENMİŞTİ AMA: “2015’te DEAŞ ‘en yaşlı savaşçısı’ olarak tanıttığı 80 yaşındaki Muhammed Amin adlı beyaz sakallı militanın videosunu internete koyduğunda, ‘komik bir haber’ olarak algılanmıştı. Ama Amin’in hikayesi aslında bir uyarıydı. Çin’in Uygur Türklerine baskısından usandığını, Suriye’de DEAŞ saflarında savaşırken ölen oğlunun izinden giderek örgüte katıldığını anlatıyordu. Eski bir imam olan Amin, savaşmak için geldiği Suriye’ye eşini, kızını ve dört torununu da getirmişti. Aynı Türk basınında çıkan haberlere göre Reina saldırganının yaptığı gibi.
2000-4000 ARASI ASYALI: Çin 2015 yılında 300 vatandaşının Suriye’de savaşmaya gitmiş olabileceğini açıkladı. Büyük kısmı Nusra Cephesi’yle birlikte hareket eden ‘Türkistan İslami Partisi’ adlı örgüte katılmışlardı. Uygur Türkü çocuklar, Kırgız ve Kazak çocuklarla birlikte DEAŞ tarafından eğitildi. Kazak çocuklar, DEAŞ’ın videolarında yakalanan ‘casusları’ öldürürken görülüyordu. Bugüne kadar 2000 ila 4000 Orta Asyalının DEAŞ’a katıldığı sanılıyor.
ÜLKELERİNDE BASKICI REJİM VAR: Bunların arasında Uygurlar da var, Kazaklar da Kırgızlar, Özbekler, Türkmenler ve Tacikler de. Kırgızistan bir nebze dışarıda tutulursa, bu ülkelerin tümünde baskıcı rejimler var. Hepsi fakir ülkeler ve kırsal bölgelerde derin bir muhafazakarlık hakim. Artık militanların ülkelerine dönmeleri son derece zor. Ülkeleri sınırları kapatmış durumda. Ancak Türkiye’ye kolayca kalabalığa karışabiliyorlar. Tacikler hariç hepsinin dili Türkçe’ye yakın.
EN ÖZEL BİRLİKLER: İngiltere’deki King College Üniversitesi’nden cihatçı propaganda takibi yapan Charlie Winter, Orta Asyalı militanların DEAŞ’ta en özel birlikler olarak görüldüğünü belirtti ve intihar saldırılarını da çoğunlukla bu militanların gerçekleştirdiğini ifade etti. Gulf State Analytics araştırma şirketinden Theodore Karashik, DEAŞ’ın Orta Asya konusunda ciddi bir stratejisi olduğunu düşünüyor ve ‘Türkiye’deki istikrarsızlığı artırıp Orta Asya’da daha fazla destek çekmeye çalışıyorlar. Bu bir militan devşirme girişimi’ diyor.”
Batı için tehdit giderek artıyor
DaIly Telegraph gazetesi için bir yazı kaleme alan Con Coughlin, örgütün Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğradıkça Batı için daha büyük bir tehdit haline geleceğini ifade etti: “DEAŞ’ın devlet kurma amacı güden bir yapıdan küresel bir terör tehdidine doğru evrildiği son İstanbul ve Bağdat saldırılarıyla net biçimde görüldü.
Irak’ta Musul, Suriye’de ise Rakka baskı altında. 2017’de örgütün Suriye ve Irak’taki merkezlerinin ele geçirilmesini hedefleyen askeri harekâtların hız kazanması bekleniyor. Bu gelişme karşısında DEAŞ’ın Batı ülkelerinde daha da vahşi saldırılar düzenlemesi riski artmış durumda. 2017’de bu terör altyapısını çökertmek en az örgütü Suriye ve Irak’ta yenmeye çalışmak kadar öncelikli olmalı. Aksi takdirde Paris, Nice, Berlin ve İstanbul’dakilere benzer yeni saldırılar görme riskimiz yüksek.”