Darbecileri evinde ağırlayan kadın bakın kim çıktı
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) İzmir'deki sözde askeri imamı olduğu iddia edilen ve 15 Temmuz darbe girişimi soruşturması kapsamında eşi Hasan Coşkuner ile tutuklanan Hülya Coşkuner'in, iptal edilen 2010 KPSS sınavında 100'ün üzerinde soruya cevap veren şüpheliler arasında yer aldığı ortaya çıktı.
Terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu 270 sanıklı FETÖ/PDY'nin darbe girişimine ilişkin İzmir'de yürütülen soruşturma kapsamındaki davaya devam edildi.
Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kaydedilen duruşmada tutuklu sanık Hülya Coşkuner, iddianamede yer alan, "Hülya Coşkuner, eşi Hasan Coşkuner ile darbe girişimini planlayan ve icraya koyan diğer sanıkları evinde ağırlamış, evdeki görüşmelerde aynı faaliyeti yürütmüştür. Gizli tanık 'Kuzgun'un ifadesinde bu husus tüm netliği ile anlaşılmıştır." suçlamalarına ilişkin savunma yaptı.
İddianamede, kendisine isnat edilen somut bir suçlamanın olmadığını ileri süren Coşkuner, tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme Başkanı'nın, "İptal edilen 2010 KPSS ile bağlantılı olarak hakkında açılan bir soruşturma veya dava var mı?" sorusuna Coşkuner, "Soruşturma aşamasında savunma yaptım, buna ilişkin hakkımda açılan bir dava var." cevabını verdi.
Tutuklu sanık Coşkuner, "2010 KPSS'de 100 üzeri net yapan şüphelilerdensin. Bir önceki sınava göre yapılan netlerde normal olmayan bir artışın gözüküyor. Bilirkişi heyeti raporuna göre, bazı şüphelilerle aynı yanlışı işaretlediğin, sınav iptal edilmesine rağmen buna itirazın olmadığının,163 şüpheliyle dönem dönem aynı kurumda çalıştığın ve birçoğuyla irtibatının olduğunun anlaşıldığı belirtilmiş. Buna ilişkin savunman nedir" şeklindeki soruyu "2010 KPSS'ye girmeden önce çalıştığım kurum çok büyüktü ve çok çalışanı vardı, bunlarla sürekli irtibat halindeydik. Bu sınav öncesi hiçkimseden soru almadım, kimseye soru vermedim. Yaptığım net sayılarında da anormal bir artış yok. Tesadüfi bir başarımın olduğunu düşünmüyorum." şeklinde cevapladı.
İptal edilen sınavdan sonraki sınava girmemiş
Mahkeme Başkanı'nın, "İptal edilen sınavdan sonra yapılan sınavdaki soruların öncekine göre daha kolay olduğu yine bilirkişi heyeti raporuna göre anlaşılıyor. Peki, iptal edilen sınavdan sonraki sınava neden girmedin?" sorusuna ise Coşkuner, "Sınav iptal edildikten sonra daha önce çalıştığım kurumla sözleşme imzalamam, çocuklarımın küçük yaşta olması ve yeni bir düzen kurmam nedeniyle sınava girmedim. Bunun bir tesadüf olup olmadığını bilemem." diye cevap verdi.
"2010 KPSS'den önce örgüt mensuplarına soruları verdiği iddia edilen Özcan Solmaz'ın (2010'daki KPSS sorularının sızdırılmasına ilişkin açılan davada tutuklu sanık) eşi Hanife Kübra Solmaz ile (2010'daki KPSS sorularının sızdırılmasına ilişkin açılan davada tutuklu sanık) sınavdan 2 günce 18 dakika telefonla görüştüğüne dair HTS kayıtları var. Buna ne diyeceksin" şeklindeki soruya sanık Coşkuner, "Kübra'nın eşini tanımam, o da beni tanımaz. Sadece Kübra'nın eşininin adının Özcan olduğunu biliyorum. Kübra ile okul yıllarından beri tanışmışlığımız var, çocuklarımız da olunca daha sık görüştük. Onunla bir saat görüşmüşlüğüm bile var." diye konuştu.
"Fetullah Gülen terör örgütü kurucusudur ama ben değilim"
Daha önce FETÖ ile bağlantılı okul ve dershanelerde çalıştığını dile getiren sanık Coşkuner, "Başörtülü bir şekilde Milli Eğitim Bakanlığında çalışmak sıkıntılı olduğundan genelde özel okul ve dershanelerde çalıştım. FETÖ ile bağlantılı yerlerde çalışmam, bu aşamada tesadüf olarak değerlendirilemez." dedi.
Tutuklu sanık Coşkuner, 17-25 Aralık sürecinin ardından çocuklarına ait altınları ve araba almak için annesinden aldığı 10 bin doları, maaş hesabının bulunduğu kapatılan Bank Asya'ya yatırdığını belirtti.
Sanık Coşkuner, iddia makamının "Fetullah Gülen sizce bir terörist midir?" sorusunu ise "Önceden onun okullarında çalıştığımdan benim için bir anlam ifade etmiyordu. Şu tarihten itibaren Fetullah Gülen terör örgütü kurucusudur ama ben değilim." şeklinde cevapladı.
İddianame
İzmir'de FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan bin 300 sayfalık iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
İddianamede, Fetullah Gülen'in "birinci" şüpheli olduğu 267 sanığa "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlamaları yöneltilmişti.
Daha sonra hazırlanan ek iddianameyle 3 kişinin daha dosyaya eklenmesiyle sanık sayısı 270'e yükselmişti.
Yargılananlar arasında tamamı Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen, "Yurtta Sulh Konseyi"nce Manisa ve İzmir'de sözde "sıkıyönetim komutanı" ilan edilen tutuklu sanıklar Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen, NATO Kara Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Salih Sevil, Bornova 57. Topçu Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmed Nuri Başol, Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız, Foça Batı Görev Grup Komutanı Tuğamiral Yaşar Çamur, Hava Teknik Okulları Komutanı Tümgeneral Ahmet Cural, Ulaştırma Personel ve Eğitim Komutanı Tümgeneral Mustafa İlter, İstihkam Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı Tuğgeneral Osman Nadir Saylan, Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Süleyman Manka, Hava Eğitim Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Veyis Savaş ile Gaziemir Hava Sınıf Okulları Komutanı Tuğgeneral Ersal Ölmez de bulunuyor.