Gazete Vatan Logo

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay deprem sonrası açıklamalarda bulundu. Oktay, GSM şirketleriyle yapılan toplantıda alınan kararları açıkladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'dan önemli açıklamalar

Oktay, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) Maslak'taki binasında düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Yapılan incelemelerde 320 dairenin ağır hasarlı, yaklaşık bin 895 dairenin de az hasarlı olduğu bilgisini veren Oktay, "Özellikle ağır hasarlı olanlarda tahliyeler yapıldı. Tahliye edilenlerden de çoğu yine yakınlarının yanında kalıyor. 96 kişi de bizim misafirimiz olarak ilgili kurumlarımızca misafir ediliyor. Şu ana kadar bir sıkıntımız yok. Okullarımızla ilgili Valimiz gerekli açıklamalarını yaptı. Şu anda 29 okulumuz yarın tatil olacak. Bunlarla ilgili incelemeler de yapılacak. Salı günü de açılmayacak olan diyelim ki ağır hasarlı olan okulumuz varsa bunlar hemen yenilenecek. Bu okuldaki öğrencilerin nerelerde eğitim görecekleriyle ilgili en geç salı günü konuyla ilgili gerekli çalışmaları yapılıyor, açıklamaları da yapılacak." diye konuştu.

GSM ŞİRKETLERİYLE GÖRÜŞME

Oktay, haberleşme ve iletişimle ilgili GSM şirketleriyle yapılan görüşmelerde ele alınan konulara değinerek, şunları kaydetti:

Haberin Devamı

"İlgili operatörlerle ve Türk Telekom'la bir toplantımız olacağını söylemiştik. Orada da yine bazı kararlar aldık. Biz sadece şunu gördük. Normal, zamanda herhangi bir zamanda 20 milyon... Bu GSM şirketlerimizle Türk Telekom'dan aldığımız verilerdir bunlar. Şu anda mesela 20 milyon kişinin birbirini aradığı bir hatta deprem olduğu andan sonra yaklaşık 160 milyona çıkıyor arama. Tabii teknik sebeplerle de kendileri bize bunu çok detaylı olarak izah ettiler. Hattın çöktüğünü ifade ettiler. Dolayısıyla biz bunu tekrar yaşamamak adına ne tür tedbirlere alabiliriz diye baktığımızda şunu gördük. Şu kararları aldık. Mevcutta Türkiye'de olan 3 operatörün toplam kapasitesi 118 milyon kişinin aynı anda haberleşme kapasitesi var. Bunun 175 milyona çıkarılması dolayısıyla bunun ilgili operatörler arasında da paylaşımını yaptık. Yaklaşık 6 ay içerisinde bunlar bu kapasiteye ulaşacaklar. Vodafone da bize 1 haftaya kadar döneceklerini ifade ettiler süreyle alakalı. Dolayısıyla biz Vodafone'da da yine bir sosyal sorumluluk olarak da görürsek onların da yine en kısa sürede bu kapasite artışını sağlayacağını düşünüyoruz. Biri buydu. 118 milyondan 175 milyon kapasiteye çıkarmak."

Haberin Devamı

Teknolojinin geliştiğini, ses iletişiminin bundan sonra normal hatlar üzerinden ziyade internet üzerinden yapılacağını belirten Oktay, şöyle devam etti:

"Ses iletişimi... Buraya kaymamız gerekiyor. Üç operatörün bir araya gelerek ortak bir hat kurmaları, bu belki AFAD bünyesinde kullanıma açılıyor olacak. Ücretsiz olacak. Herhangi bir afet anında da bunu vatandaşlarımıza duyuracağız. Sadece bu hattı kullanıyor olmaları... Burada sınır yok o zaman. Herkesin herkesle haberleşebileceği ücretsiz olarak belli bir süre için tabii, bir hat oluşturuyoruz. Kısmet olursa bu da 3 aylık süre içerisinde bu hat ortak olarak hayata geçiriliyor olacak. Üçüncüsü telsiz sistemi. İçişleri Bakanımızın ve bakanlığımızın bünyesinde devam eden farklı çalışmalar var. DMR diye ifade ettiğimiz bir çalışma, yine Jandarmanın JEMUS sistemi var. Kırsal bölgeleri de içerisine alan. Sayısal sistem diye ifade ettiğimiz özellikle karar vericilerin ve depremi yönetecek ekibin kendi içerisindeki iletişimini kesintisiz sağlayabilmesini garanti altına alacak bu sistemi çok hızlı bir şekilde ayağa kaldırılması ve tamamlanması çalışmamız sayısal anlamda. Dördüncü karar şu an itibarıyla özellikle İstanbul ve Türkiye'nin diğer bölgelerinde ama İstanbul öncelikli. Normal şartlarda baz istasyonları yıkılabilecek binalarda olan baz istasyonlarının bunların zaten hasar tespit çalışmalarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızda bu verilerimiz var. Yine AFAD'ın da ilgili birimleri buna katkı veriyor olacak. Bu binalar çok hızlı şekilde tespit edilip bu tür binalarda baz istasyonları varsa bunları da hızlı bir şekilde diğer daha sağlıklı binalara kavuşturuluyor olacak. Haberleşme alanında aldığımız kararlar bunlar. Ama asıl 5G'ye geçildiğinde orta ve uzun vadedeki asıl çözüm bu. O zaman hiçbir sorunumuz kalmıyor. GSM şirketleri doğal olarak bu alana yatırım yapmak istiyorlar. Biz şu anda tüm kurumlarımızla ve GSM şirketlerimizle birlikte yine Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın ilgili birimlerinin takibiyle burada iletişimi en sağlıklı şekilde sağlanabileceği bir alt yapıyı oluşturmaya çalışıyoruz. Burada da oldukça iyi durumdayız. Kısmet olursa bir 3 ay ve 6 aylık süreler içerisinde bunu oluşturuyor olacağız."

Haberin Devamı

Artçı depremler hakkında bilgiler veren Oktay, bağımsız bir deprem olmadığı sürede bunun azalarak gideceğini ve zamanla kaybolacağını söyledi.

Haberin Devamı

Oktay, afete hazırlık boyutunun bireysel ve toplumsal olarak sürmesinin önemine vurgu yaptı.

Toplanma yerlerindeki iletişimle alakalı da karar aldıklarını belirten Oktay, "Alt yapısı müsait olan toplanma alanlarımızda yine herhangi bir afet anında orada haberleşmenin sağlanabileceği wi-fi hatları da kuruluyor olacak. O alanlar da iletişim sağlanıyor olacak." dedi.

KILIÇDAROĞLU'NA VERGİ CEVABI

Oktay, bir gazetecinin "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu 1999'daki deprem sonrası getirilen vergilerin akıbetine dair sorusu vardı. Vergiler kaldırıldı mı devam ediyor mu?" sorusunu ise şu yanıtı verdi:

"Biz neyle uğraşıyoruz Kılıçdaroğlu neyle uğraşıyor? Herhalde Kılıçdaroğlu bu tür durumlarda televizyon karşısına geçip gündemi değiştirmekle ilgili konularda çok mahir. Herhalde televizyon karşısında otururken birisi 'Gündemi nasıl değiştirebiliriz.' dedi. O şekilde aklına geldi herhalde. Bu soru nereden çıktı? Biz vatandaşımızın hayatını nasıl kurtarabiliriz, geleceğe dönük nasıl kararla alabiliriz diye tüm bakanlıklarımızla... Bakanımız, valimiz burada. İlgili bakanlarımız burada. Sayın Cumhurbaşkanımızın her an konuyu çok yakinen takip ettiği bir ortamda '1999'daki deprem vergisi' derse cevap verelim. Şu anda da eğer televizyon karşısında bizi izliyorsa çayını ve kahvesini yudumlayarak. Biz cevabını verelim oradan dinlesin alsın. Bütün basında da çarşaf çarşaf görüyorsunuz. Ne kadar verginin toplandığını. Bizim 2002'den itibaren AK Parti iktidarı olarak göreve geldiğimizden itibaren geçici olarak oluşturulan ve konulan Özel İletişim Vergisi'nden bizim iktidarımız döneminde sadece 675 milyon liradır. '7,4 milyar' diyorsunuz ya onun 675'i sadece bizim dönemimizde. Ondan sonrasında da bu kalıcı vergiye dönüştürülüyor. Farklı isimler altındaydı. Tek bir özel iletişim vergisi altında kalıcı vergiye dönüştürülüyor. Orada da o kalıcı vergi bütçeye giden bir şey. Ama 65 milyar lira cari rakamlarla da orada var."

- 28 tane çalışma grubu vardır. Akşam toplantıyı yapıyorsunuz, sabah burada buluşacağız diyoruz. Sayın bakanıma davette bulunduğumu hatırlamıyorum, valimizi davette bulunduğumuzu hatırlamıyorum. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'na davette bulunduğumu hatırlamıyorum, buradaydı. Emniyet, jandarma buradaydı. Ve bazılarına bu yetmiyormuş gibi ilave davet de sayın Valimiz de açıklamayla dile getirdi.

- Bizim işimiz birilerine laf yetiştirmek değil. Bizim işimiz kanal kanal dolaşmak değil. Bizim işimiz kanal kanal dolaşanlara cevap vermek değil. İnsanlar otursun biraz işine baksın. Hele hele afette sorumlu olduğu şehirde, sorumluluğunu yerine getirsin.

- Sorumluluk insan hayatı üzerinde siyaset yapmak demek değildir, gereğini yapmaktır. Nasıl afetin yönetileceği yazılıdır. Talimat verildiğinde herkes buradadır. Kimse özel talimatla davet beklemesin. Buradaki vatandaşımızın hayatı söz konusudur. Daha detaylı görmek isteyen varsa Valiliğimizin açıklamasına bakabilir.

- Şöyle düşünüyorum ben, görevinin gereğini yerine getiremeyenler ne yazık ki bunun psikolojik ezikliğiyle ya gündem değiştirmeye çalışıyorlar veya laf üretmeye çalışıyorlar. Biz iş üretmek için buradayız. İş üretmek isteyen her kim varsa kapımız sonuna kadar açıktır. Hepimiz aynı gemideyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin nasıl çalıştığı bellidir, kuralları bellidir.