Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla sel bölgesine giden Bakan Soylu'dan flaş açıklama
Bartın'daki sel felaketini yerinde inceleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "960'ın üzerinde iş makinesi, yaklaşık 5 binin üzerinde personel Batı Karadeniz'deki sel afetinde bir çalışma ortaya koyuyor. Vatandaşımızla bu sel afetinin oluşturduğu süreç ortadan kalkana kadar beraber olacağız" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı sonrası Bartın'a hareket etti. Uçakla Zonguldak Havalimanı'na inen Bakan Soylu, karayoluyla geçtiği Bartın'daki sel felaketini yerinde inceledi. İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı'dan brifing alan Bakan Soylu, Kemerköprü mevkiindeki su taşkınlarını inceleyip gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Soylu, Bartın'ın yanı sıra Zonguldak, Karabük, Kastamonu, Sinop ve Düzce'de de yağışların etkili olduğunu hatırlatarak "Öncelikle ben de geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Batı Karadeniz'in Kastamonu, Bartın, Zonguldak, Sinop ve Karabük kısmen, biraz Düzce'de de var. Bu illerimizde şu anda dünden itibaren uyarısı yapılan bugün sabahtan itibaren şiddetli şekilde başlayan 24 saatte metrekareye 150 kg ve üzeri düşen, kimi yere 6 saatte 70-75 kg düşen bir yağışla karşı karşıyayız. Bu risk oluşturabilecek, taşkın oluşturabilecek yağıştır. Kastamonu'da öğleden sonra hava biraz düzeldi. Hatta güneş açtı. Yan derelerden bir baskın sorumu söz konusu olmuş durumda. Tahliye ediyorlar, belki de etmişlerdir. Bartın'da burada biraz önce gittiğimiz alanda da meydanda da derelerin suyun yükselesi nedeniyle bir alan kaplaması ve taşkın yapması söz konusu. Alan olarak çok fazla binayı, iş yerini burada gördüğümüz yerleşim yerini tehdit eder nitelikte değil. Ama 100'ün üzerinde bodrum depo, bundan biraz daha az olan iş yeri ve zamanında hem kamu kurum ve kuruluşların, belediyemiz ve valiliğimiz nezaretinde tedbirlerini aldılar" dedi.
"Bizi üzecek bir can kaybıyla karşı karşıya kalmadık"
Yaşanan felaketlerde herhangi bir can kaybı yaşanmadığını anlatan Bakan Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Allah'a hamdolsun. Bizi üzecek bir can kaybıyla karşı karşıya kalmadık. Şu da var. Gerek dükkan tedbirleri gerekse diğer tedbirlerde tüm uyarılarla beraber alınmış oldu. Yine de uyarılara uymayan birkaç yerde bir kazayla karşılaşmadık desem yanlış olur. Bununla da karşılaştık. Bazen sürücüler bilmeden girebiliyor ama şu ana kadar gerekli müdahaleler yapıldı. Burada da özellikle bir baraj şu anda su tutma mesafesi var. 20 milyon metreküp bir su tutma mesafesi var. Bir barajdan su hafif su salınıyor. Ama yağmurun sabaha kadar yağmayacağını değerlendiriyoruz. Yağmur sabaha kadar yağmadığı takdirde suyun biraz çekileceğini değerlendiriyoruz. Bütün değerlendirmede risk olan yerler var mı? Var. Biraz sonra Kozcağız'a gideceğiz. Oradaki durumu tespit edeceğiz. Alınabilecek tedbirler var mı, bunları da almaya çalışacağız. Şunu ifade etmem gerekir. Özellikle geçen yıl Ağustos ayı yağmurlarından sonra gerek derelerin temizliği, gerek özellikle buradaki en büyük risklerden birisi de bu suyla beraber gelen rusubatın tıkamaların oluşturması, tıkamaların oluşturduğu taşkınlarla da önü alınamayacak bir suyla karşı karşıya kalınmasıydı. Geçen yıldan itibaren bütün kurum ve kuruluşlar çok ciddi bir şekilde bu tedbirlerini aldılar. Hem menfezleri temizlediler. Hem rusubatlar ciddi bir şekilde temizlenmiş oldu. Hem de buradaki en önemli risklerden birisi de orman depolarındaki ağaçlardır. Onlar da ilgili yerlere kaldırılarak onun da oluşturabileceği yeni bir sel taşkınına veya tıkamalar teşkil etmedi. Bu çok kısa bir süreç içerisinde yoğun yağan yağmurun dereyi yükseltmesinden kaynaklanan bir sonuçla karşı karşıyayız. Şunu ifade etmek isteriz. Cumhurbaşkanımız beş bakan arkadaşımızı görevlendirdi. Bu vilayetlerde arkadaşlarımız bu illerdeler. AFAD, Karayolları, belediyelerimiz, özel idareler, valilerimizin nezaretinde, Grup Başkan vekilimiz burada, tüm arkadaşlarımızla İl Genel Meclisi Başkanlarımızla herkes topyekûn elinden gelen gayreti ortaya koyarak zararın en az olabilmesini, suyun en az zarar verebilmesini, taşkının en az zarar vermesini temin etmek için ciddi bir çalışma ortaya koyuyoruz. Koymaya devam edeceğiz. Biz bu mesele buradan kalkana kadar da Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu iradeyle beraber buradayız. İkincisi can gitmesin, diğerini telafi ederiz. Devlet bu konuda hükumetimiz bu konuda kararlıdır. Elinden gelen bütün desteği ortaya koyma noktasındaki iradesini bugüne kadar sergilemiştir. Bugünden sonra da sergileyecektir. Yine özellikle işyerleri, evler olsun. Evi su basan vatandaşlarımız olsun bir endişe içerisinde olmasınlar. Buradaki bu karşı karşıya kalınan zararların telafi edilmesi hususundaki adımlarımızı atacağız."
"Barajlar ve dere ıslahları yapılmamış olsaydı Allah korusun büyük bir felaketle karşı karşıya kalınır idi"
Alınan tedbirlere dikkat çeken Bakan Süleyman Soylu, bu tedbirlere vatandaşların da harfiyen uymaya çalıştığının altını çizdi. Batı Karadeniz bölgesinde 960'ın üzerinde iş makinesi 5 binin üzerinde personelin bir çalışma ortaya koyduğunu vurgulayan Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
"Yine burada özellikle bugüne kadar şunun altını çizmek gerekir. Geçen Ağustos ayında yine bu ölçekteki yağmurlarda eğer Bartın barajlar yapılmamış olsaydı, dere ıslahları yapılmamış olsaydı, bu tedbirler alınmamış olsaydı, Allah korusun büyük bir felaketle karşı karşıya kalınır idi. Bu barajların yapılması ve olması ebetteki hem suyu tutmasını hem yoğun yağışın kontrol edilmesini aynı zamanda da orada tutulması temin etmektedir. Gelen yağışın hızını yavaşlatmakta bir yerde depolamakta ve ondan sonra da şehrin bir felaketle karşı karşıya kalmasını engellemektedir. Onun için zamanında alınan tedbirler bize bunu göstermektedir. Diğer tarafta da aldığımız gerek Sinop'ta, Ayancık'ta, Kastamonu'da yine buralarda, Zafer Mahallesi'nde o yağıştan alınan tedbirler bir vesile o gün karşı karşıya kaldığımız durumla karşı karşıya kalmadığımızı göstermektedir. Şunu vatandaşlarımızın bilmesini isteriz. Biz bu yağışlar olmadan da tedbirlerimizi alıyoruz. Bu yağışlarda açık gördüğümüz veya riskli gördüğümüz, yağışların bir vesile ile etkilediği alanlarda oluşturduğu zararların nereden geldiğini tespit ettiğimiz yerlerle ilgili de tedbir alıyoruz. Geçmişte aldığımız tedbir alıyoruz. Geçmişte aldığımız tedbirler var, sürekli aldığımız tedbirler var. Bir de arızayı görüp nerede bir açık varsa orada aldığımız tedbirler de var. Bunlarda bugün bir vesile ile geçen Ağustos'tan itibaren aldığımız tedbirlerin de sonucunu bazı yerlerde görüyoruz. Ama burada şunun altını çizmek lazım. Bir vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Tüm uyarılara harfiyen uymaya çalıştılar. İkincisi tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız karşı karşıya kalınacak tahribatın azaltılması için çok ciddi bir çalışma, tüm iş makineleri ile birlikte çalışma ortaya koydular. En son ki rakam 960'ın üzerindeydi. İş makinesi çalışıyor. Yaklaşık 5 binin üzerinde de personel Batı Karadeniz'deki sel afetinde bir çalışma ortaya koyuyor. Vatandaşımızla bu sel afetinin oluşturduğu süreç ortadan kalkana kadar beraber olacağımızı bir kez daha söylüyorum. Zararları konusunda karşı karşıya kalınan maliyetler konusunda devlet bugüne kadar elini nasıl taşın altına soktuysa bugünden sonra da aynı şekilde Cumhurbaşkanımızın riyasetinde elini taşın altına sokup bu mağduriyeti çünkü tarım zararları da var. Şu anda onları tespit edebilmemiz mümkün değil ama yarından itibaren arkadaşlarımız bütün hasar tespitlerine başlayacaklar. Bizler de buralardayız. Vatandaşımızın emrine amadeyiz. Allah beterinden korusun. Bizim burada karşı karşıya kaldığımız bu olaylarda yapmış olduğumuz el birliğiyle hep birlikte bunun da üstesinden geleceğimize inanıyoruz. Tekrar Allah beterinden korusun."
Bir gazetecinin doğal afet sonrası verilebilecek teşviklere ilişkin sorusuna ise yanıt veren Bakan Soylu, "Bir vatandaşlarımızın sırtına bir maliyet yüklemeyiz" dedi. Günün ışımasıyla hasarın yaygınlığının görülebileceğini belirten Soylu, "Bunu görebilmek için yarını görmek lazım. Hep beraber. Geçen dönemki hasarın yaygınlığıyla bu dönemki hasarın yaygınlığını hep beraber görebilmek lazım. Geçen sefer hakikaten hem Bartın'ı da etkileyen çünkü dönem dönem sadece bir alanı değil birçok alanı etkileyebilen bir sel afetiyle karşı karşıya idik. Şimdi durum nedir? Gün ışısın. Bu suyun yükselmesi zannediyorum 18'den sonra oldu. Nereye kadar gidecek? Ne zaman çekilecek? Biz vatandaşımızın sırtına bir maliyet yüklemeyiz. Ondan hiç kimsenin endişesi olmasın" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya AK Parti Grup Başkanvekili ve Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Bartın Valisi Nurtaç Arslan ve Belediye Başkanı Cemal Akın da eşlik etti. Bakan Soylu'nun Bartın'daki incelemeleri sürüyor.