Cumhurbaşkanı Erdoğan TEKNOFEST'te: İşte bu tablo Türkiye Yüzyılı tablosudur
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Etimesgut Havaalanı'nda TEKNOFEST etkinlik alanını ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan "2023 Teknofest'ine ilkokuldan doktoraya kadar her seviyeden 1 milyon gencimizin başvurduğunu öğrendim. İşte bu tablo Türkiye Yüzyılı tablosudur" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Emperyalistlerin çıkarları uğruna, gençlerimizin geçmişleriyle bağlarının kopartıldığı, geleceklerinin karartıldığı karanlık dönemler geride kaldı. Artık 'Milli Teknoloji Hamlesi' var, artık 'TEKNOFEST kuşağı' var, artık maziden atiye kurdukları köprüyle dünyayı aşıp da gözünü uzaya diken azimli, birikimli, çalışkan gençlerimiz var" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da düzenlenen TEKNOFEST alanını ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, festivale olan ilginin her geçen yıl katlanarak arttığını belirterek, "TEKNOFEST'e gösterilen ilgi, bizi gerçekten çok sevindiriyor. Çünkü TEKNOFEST, benim adeta evladım gibidir. Bundan 6 yıl önce, 2017 yılında bir kucağıma torumum Aybüke'yi, diğer kucağıma o günlerde fikri oluşum içindeki TEKNOFEST'i alma bahtiyarlığını yaşadım. Hem torunumun hem de 'Milli Teknoloji Hamlesi'nin sembolü haline gelen bu güzel festivalin büyümesine, gelişmesine bizzat şahitlik ettim. Ülkemiz ve milletimiz için çok önemli bir milat olan 2023 TEKNOFEST'ine, ilkokuldan doktoraya kadar her seviyeden 1 milyon gencimizin başvurduğunu öğrendim. İşte, bu tablo 'Türkiye Yüzyılı' tablosudur" diye konuştu.
30 Ağustos'ta seçilen '100'üncü Yıl Marşı'ndan mısralar okuyarak sözlerine devam eden Erdoğan, "Şartların en zor olduğu anlarda, kimseye boyun eğmeyen bu milleti damarlarında dolaşan özgürlük tutkusunu anlamak isteyen, gelsin burada sizlere baksın. Torunlarıma, cümle evlatlarımıza, bilhassa da bugün buradaki siz TEKNOFEST katılımcılarına baktığımda, Türkiye'nin geleceğini görüyorum" dedi.
'YAN GELİP YATMAKLA OLACAK İŞ DEĞİLDİR'
Erdoğan, ecdadın bin yıldır vatan topraklarını kanlarıyla yoğurarak verdiği mücadelenin sırrının, ülkenin de devletin de sahibinin millet olduğu hakikatinde gizli olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"Unvanı, adı, sanı ne olursa osun; devleti yönetmek, ülkeyi kalkındırmak, halka hizmet etmek için başa geçenlerin tek vazifesi sadece millet adına bu sorumluluğu yerine getirmekten ibarettir. Her kim aksini iddia ederse, emin olun bu ülkeyle ve bu vatan topraklarıyla başka emelleri vardır. Onlar, bu milletin can düşmanlarıdır. Ama vatana sahip çıkmak, millete layık olmak hamasetle, boş lakırdı ile hele hele yan gelip yatmakla olacak iş değildir. Onun için ne diyorum; 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' Şairin diliyle; 'Allah'a dayandım diye sert çıkma yataktan, manayı tevekkül bu mudur hey gidi nadan. Ecdadını zannetme asırlarca uyurdu. Nereden bulacaktın o zaman eldeki yurdu. Üç kıtada yer yer kanayan izleri şahit. Dinlenmedi bir gün o büyük nesli mücahit.' Durmadan, dinlenmeden çalışacağız ki hem ecdada layık olabilelim, hem bugünü kurtarabilelim hem de geleceğimize sahip çıkabilelim."
Alandaki gençlere seslenen Erdoğan, "Sizler günümüzün Cezeri'si, Harezmi'si, İbn-i Sina'sı, Mimar Sinan'ı, Ali Kuşçu'su, Hezarfen Çelebi'si, Katip Çelebi'si olacaksınız ki istiklalimize ve istikbalimize göz dikenlere fırsat vermeyelim. Bizler de Nuri Demirağ'ların, Vecihi Hürkuş'ların, Şakir Zümre'lerin, Nuri Killigil'lerin akıbetine uğramayasınız diye kuvveden fiile her safhada desteklerimiz ve teşviklerimizle sizlerin yanındayız. Ülkemiz, bir zamanlar rahmetli Cem Karaca'nın 'Tamirci Çırağı' şarkısında dile getirdiği gibi insanımıza 'İşçisin sen işçi kal' denildiği, her alanda önünün kesildiği dönemler yaşadı; ama şimdi sıkıysa 'İşçisin sen işçi kal' de. Diyemezsin, artık uzaya füzeleri gönderen bir gençlik var. Artık, İHA'larımız, SİHA'larımız, Akıncı'larımız var. Bütün onlarla beraber uzaydayız. KAAN'ımızla beraber semalardayız. Emperyalistlerin çıkarları uğruna, gençlerimizin geçmişleriyle bağlarının kopartıldığı, geleceklerinin karartıldığı bu karanlık dönemler artık geride kaldı. Artık 'Milli Teknoloji Hamlesi' var, artık 'TEKNOFEST kuşağı' var, artık maziden atiye kurdukları köprüyle dünyayı aşıp da gözünü uzaya diken azimli, birikimli, çalışkan gençlerimiz var" açıklamasında bulundu.
'BU ÜLKE NE YOLGEÇEN HANIDIR NE DE SAHİPSİZ MEMLEKETTİR'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, maziden atiye köprü kuramayan, kendi duruşunu koruyarak çağa ayak uyduramayan milletlerin akıbetinin, berbat olmaya mahkum olduğunu söyleyerek, "Çevremizde, değerlerine sahip çıkamadığı için özgürlüğünü de vatanını da haysiyetini de kendisinin ve evlatlarının geleceğini kaybeden nice örnekler var. Birileri, ülkemizde yaşayan sığınmacıları, etrafa kin ve nefret vesilesi yapmaya çalışıyor. Halbuki bu insanlara ve başlarına gelenlere bakarak alacağımız asıl ders başkadır. Bu mazlumların hali bize eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, sanayiden teknolojiye, ticaretten diplomasiye her alanda ülkemizi hep daha fazla güçlendirmemiz gerektiğini anlatıyor" dedi.
Devlet olarak iyiyi kötüden, faydalıyı zararlıdan, mağduru şarlatandan ayırarak gereken ayrıştırmayı ve gereğini yaptıklarını kaydeden Erdoğan, "Hiç merak etmeyin, bu ülke ne yolgeçen hanıdır, ne bedavacı yatağıdır, ne de kimsenin istilaya cüret edebileceği sahipsiz bir memlekettir. Onun için Yahya Kemal'i anmamak mümkün değil. Ne diyor Yahya Kemal; 'Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi. Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi. Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın, Galib et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın.' İşte biz aynı zamanda kendimizi sömürgecilerden, zalimlerden, çıkarları uğruna insanlığın kalanını ve dünyayı kana, ateşe ve acıya boğanlardan ayıran vasıflarımızla büyüğüz, güçlüyüz, farklıyız. Medeniyetimizin özünü oluşturan bu vasıflarımızı tek edip, inkar edip bu zalimlerle aynı olduğumuz gün, bizim kıyametimizdir. Milletimizi karamsarlığa sürükleyerek, sosyal fay hatlarını tetikleyerek, en basit görüş farklılıklarını çatışma aracı haline dönüştürmeye çalışarak; bu ülkenin varlığına, birliğine, bekasına göz dikenlerin hepsi de 5'inci kol faaliyetidir" diye konuştu.
'GENÇLERİMİZİ HAYIRDA YARIŞTIRMANIN PEŞİNDEYİZ'
Erdoğan, ekonomiden altyapıya kadar pek çok alanda çözülmesi gereken sorunlar olduğunu kendilerinin de söylediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Sorun çözmek için tespit ve teşhis ifade etmek başkadır, sorunların mahiyetini değiştirerek fitne ve bozgunculuk peşinde koşmak başkadır. Demokratik bir ülkede farklılıkları ifade etmek meşru, bozgunculuk yapmak suçtur. Madem Batı standartlarında demokrasi istiyoruz, öyleyse nefret suçları hususunda da benzer düzenlemeleri hayata geçirmeliyiz. Şimdi diyeceksiniz ki bunların TEKNOFEST ile ne ilgisi var? Aslında bu ülkede yaşanan her hadise birbirleriyle yakından ilgilidir. Hangi ucu çekseniz, ucu aynı yere çıkar. İnsanlık tarihi boyunca hep olagelen, hayırda yarışanlarla şerri yaymak isteyenlerin kadim kavgası bugün de devam ediyor. Biz, TEKNOFEST gibi milli teknoloji hamleleriyle gençlerimizi hayırda yarıştırmanın peşindeyiz. Çoğu yalan yanlış haberlerle, milletimizi hem birbirine karşı, hem turistiyle, emekçisiyle, ülkemize katkıda bulunan dostlarıma karşı kışkırtanların derdinin ne olduğu bellidir. Bu konuda en büyük görev, enerjileri ve üretkenlikleriyle fikirlerin ve teknolojinin taşıyıcısı olan siz gençlerimize düşüyor. Biz, gençlerimize güveniyoruz."