Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 6'lı masaya: Bunlar Avrupa'nın biz milletimizin aferin demesine muhtacız
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultanbeyli'de restorasyonu tamamlanan Aydos Kalesi ile Sultan Korusu'nun açılış törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan "Kendi köhne düzenlerini sürdürmek için vesayetten darbeye terör örgütlerine göz kırpanlar yine her zaman olduğu gibi karşımızda kol kola girdiler. Batı ne diyecekmiş? Vay vay vay, yazıklar olsun. Avrupa'nın aferin demesine bunlar muhtaç. Bizim ise milletimin aferin demesine ihtiyacım var" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 yıl süren restorasyon çalışmaları tamamlanan Aydos Kalesi ile 127 bin metrekare alan üzerine inşa edilen Sultan Korusu’nun açılışını yaptı. Sultanbeyli Meydan’da gerçekleşen açılış törenine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmanın ardından çocuklarla birlikte açılış kurdelesini kesti.
İLÇEMİZİ HER İKİ TARAFTA DA BÜYÜK ESERE KAVUŞTURUYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz burayı bazıları gibi yalan yanlış gazete televizyon haberlerinden duymadık. Sultanbeyli ilk yapılaşma dönemlerinde hepimizin bildiği sebeplerle sağlıksız şehirleşmenin sembollerinden biri haline gelmişti. Büyükşehir belediye başkanlığımızda başlayan başbakanlığımız ve cumhurbaşkanlığı dönemimizde devam eden süreçte, Sultanbeyli’nin sorunlarını çözdük altyapısını tamamladık. Hala düzeltilmesi gereken görüntülere rastlıyoruz. Buna rağmen artık Sultanbeyli 350 bini aşan nüfusuyla İstanbul’un en cazip ilçelerinden biri olarak öne çıkıyor. Şu anda karşımda muhteşem bir katılım görüyorum. Bu Sultanbeyli’nin nereye doğru yürüdüğünü gösteriyor. 2023, Haziran’ına değil, şimdi 14 Mayıs’ına hazır mıyız? Kapı kapı dolaşıyor muyuz? Ana kademe girilmedik ev bırakmayacaksınız. Anneler, çalmadık kapı bırakmayacaksınız. Gençler, arkadaşlarınızı tek tek evelallah sandığa götüreceksiniz. 30 yaşından önce 25’e sonra 18’e seçme seçilme yaşını getiren kim? Biz. Gençlere, ya parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacağız diyenler kimdi? Bu CHP. Biz ne dedik? Biz dedik ki. Fatih 18 yaşında bir çağı kapadı, bir çağ açtı. Onun torunları olarak bizim gençliğimiz de evelallah parlamentoda yerini alır. Bugün enteresan bir toplantı yapıyoruz. Bir yanı Aydos Dağı’na, diğer yanı Teferrüç Tepesi’ne dayanan ilçemizi bugün her iki tarafta da iki büyük esere kavuşturuyoruz. Bugün açılışını yaptığımız eserler, konumları ve hikayeleriyle ihtimamı hak eden yerlerdir. Aydos Kalesi, 11’nci Yüzyıla kadar uzanan geçmişi ve Abdurrahman Gazi’nin kahramanı olduğu fetih hikayesiyle milletimizin gönlünde ayrı bir yere sahiptir. Kalede 13 yıldır adeta iğneyle kuyu kazar gibi sürdürülen çalışmaların ve belediyemizin yaptığı yatırımların neticesinde ortaya böyle bir eser çıktı. Sultan Korusu da yaklaşık 127 bin metrekare bir alanda, kütüphanesinden sosyal, kültürel, sportif tesislerine, yürüme ve bisiklet yollarından otoparkına kadar ilçemize yakışır bir mesire yeri oldu. Açılışını yapmak üzere bir araya geldiğimiz Aydos Kalesi’nin ve Teferrüç Tepe’deki Sultan Korusu’nun ilçemize, şehrimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
İSTANBUL’U BİZ YENİDEN AYAĞA KALDIRDIK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul, asla ihmale gelmeyen bir şehirdir. İstanbul itina ister, fedakarlık ister, gayret ister hepsinden öte kendisine tutkuyla bağlanılmasını ister. Burası öyle bir yerdir ki bu şehre aşkla hizmet edenin aşamayacağı hiçbir engel, üstesinden gelemeyeceği hiçbir sıkıntı olmaz. Biz siyasete başladığımız ilk yıllardan belediye başkanlığı dönemimize, sorumluluk üstlendiğimiz her yerde bu anlayışla hareket ettik. Bakanlıklarımızla, kurumlarımızla bu şehri hak ettikleri yatırıma kavuşturmak için gece gündüz çalıştık. Hangi işin hangi kurumun sorumluluğunda olduğuna bakmadan İstanbul’un her meselesinin çözümüne dört elle sarıldık. Şayet kendi halinde devam etse, ulaşımıyla, suyuyla, çöpüyle, kanalizasyonuyla, arıtmasıyla, elektriğiyle, doğal gazıyla, tüm alt yapısıyla, çöküp kalkacak ayakta duracak mecali olmazdı. İstanbul’u biz yeniden ayağa kaldırdık. Biz gelmeden önce ne vardı İstanbul’da? Çöp, çukur, çamur. CHP bu demek. Bay Bay Kemal’e 14 Mayıs’ta dersi vermeye hazır mısınız? Yandaşlarına dersi vermeye hazır mısınız? Ben size inanıyorum, size güveniyorum. Evelallah durmak yok. Boğazın her iki yakasında yaptığımız devasa yatırımları, denizin altından geçirdiğimiz Marmaray ve Avrasya Tüneli’yle biz bu ülkede tarih yazdık, tarih. Fatih’in torunları olarak biz de Marmaray’ın altından raylı sistemi yürüttük. Bay Bay Kemal, var mı böyle bir eseriniz? Yanındakiler var mı böyle bir eseriniz?" diye konuştu.
İSTANBUL’A SUYU BİZ GETİRMEDİK Mİ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyükşehirler var elinizde, bu büyükşehirlerde ne yaptınız? Söyleyin, şunu yaptık deyin. Hiç. İstanbul susuz muydu? İstanbul’a suyu 110 kilometreden Istranca Dağlarını delerek biz getirmedik mi? Bu bölgeler susuz değil miydi? Buralar da susuzdu. Ta Sakarya’dan aynı şekilde suyu biz getirmedik mi? Biz laf üretmedik, iş ürettik iş. Şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak imkanları yüzlerce kilometre öteden alıp buralara taşıdık. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yaptık mı? Şimdi düşünün, nerelerden nerelere geldik. İlçelerde de belediye başkanlarımızın verdikleri mücadelenin, gösterdikleri gayretin yakın şahidiyiz. Elbette bir şehrin önce bünyesindeki kanserli hücrelerden arındırmak, ardından ekonomik ve sosyal potansiyelini harekete geçirmek, aynı zamanda, tarihi ve insani güzelliklerini ortaya çıkarmak… Bunların hiçbiri kolay kolay olmuyor. Tüm bu çalışmaları yaptıklarımızı engellemek, tersine çevirmek için buldukları hiçbir fırsatı kaçırmayan bir güruha rağmen yürütüyorsanız, işiniz daha zor" ifadelerini kullandı.
BUNLAR AVRUPA’NIN AFERİN DEMESİNE MUHTAÇ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkenin ve İstanbul’un enerjisini tüketerek vaktini ve imkanlarını heba ederek, yıllarını çalanlar, hiç boş durmadı. Durmuyor. Kendi köhne düzenlerini sürdürmek için vesayetten darbeye, terör örgütlerinden emperyalistlere kadar herkese göz kırpanlar hep olduğu gibi yine karşımızda kol kola girdiler. Ne diyor? Batı ne diyecekmiş? Vay, vay, vay. Yazıklar olsun. Avrupa’nın aferin demesine bunlar muhtaç. Biz ise işte karşımdaki milletimin aferin demesine ihtiyacımız var. Bunlar herkese eyvallah ederler. Bir tek değerleriyle, inancıyla, tarihiyle, kültürüyle, ihtiyaçlarıyla, beklentileriyle bu millete dönüp bakmazlar. Biz de hayatımızın her safhasında olduğu gibi bugün de sadece Allah’a güveniyor, sadece milletimizden destek bekliyoruz" dedi.
YETER SÖZ MİLLETİNDİR MEYDAN OKUMASINI HAZMEDEMEDİĞİNİ GÖRÜYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yarın Aydın’dayım. Menderes’in oradayım. Yeter söz milletindir diyerek milletimiz adına sergilediği meydan okumayı aradan geçen 3 çeyrek asra rağmen hala hazmedemediğini görüyoruz. Bizim de İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığımızdan başlayarak, milletimizle birlikte bunlara karşı girdiğimiz her seçim, kazandığımız her başarı yeni bir meydan okumaydı. Ülkemizin 14 Mayıs’ta gideceği seçimlerde, küresel güçleri arkasına alarak, yeniden tek parti faşizmini hortlatmak isteyen zihniyete karşı yeni bir meydan okumaya hazırlanıyoruz. Hazır mıyız? Önümüzdeki seçimlerde, yeter söz de karar da gelecek de milletindir diyerek huzurunuza geliyoruz. Türkiye Yüzyılı’nı beraberce inşa edelim diyerek, desteğinize talibiz. Hanımlar, hazır mısınız? Durmak yok, çok çalışacağız. Bir genç, on genç demektir. Bir ana kademe on ana kademe demektir. Var mıyız? Gençlerimize, gelin size emanet edeceğimiz Türkiye Yüzyılı’nı birlikte kuralım. Türkiye Yüzyılı’nın kodlarını birlikte yazalım diyoruz" diye konuştu.
BAY KEMAL SIFATINI TERFİ ETTİRDİK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geçtiğimiz 20 yılda, İstanbul başta olmak üzere, ülkemizin 81 vilayetinin tamamını nasıl asırlık eser ve hizmetlere kavuşturduysak, bu alt yapı üzerinde, Türkiye Yüzyılı destanının hep beraber yazalım diyoruz. Bu millet bunu yapar mı? Bay Bay Kemal yapar mı? Ona şunu söyleyin. Onun yanındaki gelenlerden Okmeydanı SSK hastanesindeki pislikleri temizle. Biz onun bıraktığı maalesef o hastaneyi, şimdi Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu modern hastanesi yaptık. Sizlerden güya bize karşı aday çıkarmak için kurdukları masanın altından birbirlerini tekmelemekten başka bir şey yapmaya fırsat bulamayanlara eser ve hizmet siyaseti tercihinizi bir kez daha sandıkta göstermenizi istiyorum. Hazır mıyız? CHP’nin başındaki zatın, büyük bir hevesle sarıldığı Bay Kemal sıfatını terfi ettirdik. Şimdi 14Mayıs’ta adı Bay Bay Kemal çevireceğinizden şüphe duymuyorum" diye konuştu.
14 MAYIS’TA TEK PARTİ ZİHNİYETİNİN SON ÇIRPINIŞLARINI SANDIĞA GÖMECEĞİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Unutmayınız, 14 Mayıs’ta sadece CHP’nin başındaki zata bay bay demekle kalmayacak aynı zamanda tek parti zihniyetinin bu son çırpınışlarını da beraberce sandığa gömeceğiz. Milleti ve onun iradesini bir kenara bırakıp ülkeyi 6 kişinin hırslarının oyuncağı haline getirmek isteyenlerin heveslerini inşallah kursaklarında bırakacağız. Ülkenin yönetimini, yetkiyi milletten alan kişi yerine hiçbir meşru hakları olmayan bir grup muhterise teslim etmek isteyenlerin oyunlarını inşallah sandıkta bozacağız. Bu zafer aynı zamanda son 3 buçuk yıldır, adeta kaderine terk edilen, unutulan, kaynakları sömürülürken, eser ve hizmetten mahrum bırakılan İstanbul’un da ayağına vurulan prangalardan kurtuluşunun işareti olacaktır" ifadelerini kullandı.
BUGÜNE KADAR ÜLKEMİZİ MUASIR MEDENİYETLER SEVİYESİNİN ÜSTÜNE SİZ Mİ ÇIKARDINIZ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sultanbeyli’den bugüne kadar hep olduğu gibi 14 Mayıs’ta da bu kutlu mücadelede tüm gücüyle yanımızda yer almasını bekliyoruz. Buradan her vatandaşımı ülkemizi dünden bugüne muhasebesini yaparak, buna dikkat edin. Doğruya, doğru demeye davet ediyorum. Hazır mıyız? Burada her vatandaşımı, ülkemizin kazanımlarına sahip çıkmaya, evlatlarımızın geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılı’na katılmaya davet ediyorum. Bizim yolumuz Hakkın, hakikatin, doğrunun yoludur. Bizim mücadelemiz, istiklalin, istikbalin, huzurun, güvenin, istikrarın mücadelesidir. İşte 20 yıldır karşınızdayız. Ülkemize eser kazandırma, milletimize hizmet etme, mazlumlara ve mağdurlara sahip çıkma, Türkiye’yi büyütme ve güçlendirme dışında bir niyetimizi, bir çabamızı gören var mı? Utanmadan şunu söylüyorlar, adalet yok. Suistimaller var. Ey Bay Bay Kemal, ey yanındakiler. Bugüne kadar şu ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne siz mi çıkardınız? Bütün bunları yapan kim? Bütün bu altyapıyı yapan kim?" ifadelerini kullandı.
OTELLERİN LOBİLERİNDE IMF İLE GÖRÜŞMEYE DEVAM ETTİLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "26 havalimanından 57 havalimanına Türkiye’yi çıkartan kim. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden Osman Gazi Köprüsü’ne bütün bu köprüleri yapan kim? Az önce söyledim. Marmaray’ı yapan kim? Avrasya Tüneli’ni yapan kim? Bütün bu şehir hastanelerini yapan kim? 76 üniversiteden 208 üniversiteye çıkaran kim? Bunlar saymakla bitmez. 6 bin 100 kilometreden, 30 bin kilometre şehirlerarasındaki bu yolları yapan kim? Bay Kemal, sen mi yaptın? Yoksa senin yanındakiler mi yaptı? Ben bunları sayıyorum. Peki o masanın etrafındakiler neyi sayacaklar? Sayacaklar, biliyorum. Nedir? Bunlar, musluk açar musluk. Başka yaptıkları bir şey yok. Çalışan biziz, üreten biziz, er meydanında mücadele eden biziz ve etmeye devam ediyoruz. Dün yine, Afyonkarahisar Şuhut arasındaki yolun açılışını yaptık. Durmuyoruz, durmak yok. Bugün de Aydos’tayız. Her çalışan, her üreten, er meydanında mücadele eden gibi eksiklerimiz olabilir ama bunu bilin ki bundan sonrası çok daha farklı olacak. Biz her şeyi tartışmaya varız ama asla bu topraklardaki bin yıllık varlığımızın esasını oluşturan değerlere aykırı tek bir sözümüz, tek bir hareketimiz, tek bir işimiz gösterilemez. Sen git George’den aferin almaya devam et. Zavallı bunlar ya zavallı. Bunlar bizim yanımızda adam gibi yürüdü ama bizden sonra kayboldular. Gözünü Amerika’ya, Avrupa’ya başka yerlere dikip rotasını oralardan aldıkları işarete göre belirleyenlerin böyle bir derdi de, böyle bir direnişi de, böyle bir gayreti de olamaz. Ne diyor? E ben Davos’a gideceğim. Ne yapacak sana Davos? Davos’ta, yanımda ve o zaman IMF’nin başında olan zat, onunla konuşuyoruz. Bak buraya adamlarını gönderirsin, taksitlerini alırsın ama Türkiye Cumhuriyeti’ne talimat veremezsin. 23 buçuk milyar dolar borcumuz vardı. 2013. IMF’ye olan borcu sıfırladık. Bir daha IMF’i kapıya sokmadık. Bu CHP, şu anda o masanın etrafında olanlardan birileriyle, otellerin lobilerinde IMF ile görüşmeye devam ettiler"dedi.
TÜRKİYE’NİN YIKIM EKİBİNE DEĞİL, AK PARTİ’YE İHTİYACI VAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O zaman, Merkez Bankamızın rezervi 27 buçuk milyar dolardı. Şimdi Merkez Bankamızın rezervi 128 buçuk milyar dolar oldu. Biz buyuz. Ülkenin ve milletin hayrına herhangi bir icraatları olmayanların tuğla üstüne tuğla koydukları görülmeyenlerin karşısına biz yine eserlerimizle, hizmetlerimizle, hedeflerimizle yolumuzda çıkacağız. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Türkiye’nin bugün burada yaptığımız gibi şu karşımdaki kitleyi muhteşem topluluğu gördüğüm gibi buna ihtiyacım var. Sizden bir ihtiyacım var. Şurada fazla bir şey kalmadı. 14 Mayıs’a kadar durmak yok. Kapı kapı dolaşacağız. Hayatın her alanında daha ileriye gitmemizi sağlayacak yatırımlara devam edeceğiz. Şunu yıkacağız, bunu yıkacağız. Neyi yıkıyorsun ya? Sen kimsin ya? Öbür tarafta adaletten bahsedeceksin, öbür tarafta utanmadan, sıkılmadan biz bu milletin kuruşunu yedirmeyiz diyeceksin, e? Nasıl yıkacaksın? Türkiye’nin yapılanları yıkacak, durduracak, tersine döndürecek bir yıkım ekibine değil, daha büyük eserler yapacak, daha büyük hizmetler getirecek, AK Parti’ye, Cumhur İttifakı’na ihtiyacı var. Milletimiz inşallah 14 Mayıs’ta bir kez daha tercihini bu yönde yapacaktır" ifadelerini kullandı.