Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ya teslim olacak ya da demir yumrukla yüzleşecekler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Subay ve Astsubay Öğrencileri mezuniyet töreninde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Terör örgütüne katılım tarihin en düşük seviyelerine indi." diyerek "Teröristler ya nedamet duyup Türk adaletine teslim olacak ya da devletimizin demir yumruğuyla yüzleşeceklerdir. Bunun dışında önlerinde başka yol yoktur." açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı Stadyumu'nda Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Subay ve Astsubay Öğrencileri Mezuniyet Töreni'ne konuştu. Erdoğan, "Bugün 690 erkek,82 kadın, 19 misafir olmak üzere toplam 791 subay ile 2 bin 700 erkek 319 kadın astsubay öğrencimizi mezun etmenin sevincini yaşıyoruz. Böylece farklı branş uyruk ve rütbelerde toplam 3 bin 810 evladımızı akademiden mezun etmiş oluyoruz. Bugüne kadar 3 bin 112 subay, 22 bin 835 astsubayımız jandarmaya, 351 subay 960 astsubayımız ise sahil güvenlik teşkilatımıza katıldı. Aynı şekilde dost ve müttefik ülkelerden 44 uluslararası öğrencimiz akademideki eğitimlerini bitirerek ülkelerine döndü. Bugün bu sayıya yeni neferler, yeni genç yürekler ekliyoruz. Yeni mezunlarımızın da katılımıyla birlikte jandarma ve sahil güvenlik teşkilatlarımızı inşallah daha da güçlenecektir. Biliyorsunuz 253 vatan evladını şehit verdiğimiz 15 Temmuz darbe girişiminden sonra kritik kurumlarımızı yeniden yapılandırdık. Eğitim süreçlerinden insan kaynağı teminine, atamalardan müfredata kadar geniş bir yelpazede önemli değişikliklere gittik. Bunun olumlu neticelerini pek çok alanda görüyoruz. Diğer kurumlarımız gibi jandarma ve sahil güvenlik birimlerimizin de yeni bir ruha kavuştuğunu memnuniyetle müşade ediyoruz" dedi.
'2 BUÇUK AYLIK SÜREÇTE 32 TERÖRİST İKNA YOLUYLA TESLİM OLDU'
Erdoğan konuşmasının devamında, "Gerek hizmet standardı gerek devletimize sadakat gerekse hukuk ve demokrasiye bağlılık noktasında geçmişte kıyas dahi edilemeyecek seviyeye ulaştık. Kolluk kuvvetlerimiz kendi görev sahaları içinde başarılı çalışmalara imza atmaya başladı. Terörle mücadele başta olmak üzere asayiş ve emniyet hizmetlerinde daha tesirli sonuçlar alıyoruz. Bölücü örgütün Kandil’deki baronlarına ve Suriye’deki elebaşlarına nefes aldırmıyoruz. Yalan ve propaganda ile kandırılıp dağa kaçırılan gençlerin sayısı günler güne azalıyor. Terör örgütlerine katılım tarihin en düşük seviyelerine indi. Diyarbakır annelerinin bin 450 gündür süren cesur direnişi bölücü örgütün gerçek yüzünün görülmesini sağladı. Bugüne kadar 45 kişi bölücü terör örgütünden kaçarak tekrar aileleriyle kucaklaştı. Geride bıraktığımız 2 buçuk aylık süreçte 32 terörist ikna yoluyla teslim oldu. Bu sayıların önümüzdeki günlerde daha da artacağını inanıyorum. Türkiye eninde sonunda terör belasından muhakkak kurtulacaktır. Ne DEAŞ ile mücadele kılıfı altında verilen ne de ağababalarından gördükleri destekler teröristleri bekleyen acı akıbetin önüne geçemeyecektir. Buradan bir kez daha ne ülkemizin ne de bölgemizin geleceğinde hiçbir terör örgütüne yer olmadığını ifade etmek istiyorum. Teröristler ya nedamet duyup Türk adaletine teslim olacaklar ya da devletimizin demir yumruğuyla yüzleşeceklerdir. Bunun dışında ellerinde başka hiçbir yol yoktur" ifadelerini kullandı.
'İŞTE BU TÜRK'ÜN MERHAMET DUYGULARININ EN AÇIK İFADESİDİR'
Erdoğan, sadece terör örgütleri ile değil küresel bir sorun olan düzensiz göçle ve zehir tacirleri ile mücadelelerinin güçlenerek devam ettiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Vatandaşımızın canına, malına, huzuruna ve esenliğine kast eden kim varsa hepsinin tek tek tepelerine biniyoruz, bineceğiz. Türkiye'yi mülteci akına ile sıkıştırma senaryolarını boşa çıkartıyoruz. Sahil güvenliğimizin yoğun çabaları neticesinde Ege’de ölümlerin önüne geçtik. 700’e yakın umut yolcusunun ölümüne seyirci kalındığı bir ortamda biz insanları yaşatmak için gerektiğinde tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz. Birileri şişlemek suretiyle bu insanları Ege’de ölüme mahkum ederken biz sahil güvenlik güçlerimiz ile onları o dalgaların arasından kurtarıyoruz. İşte bu Türk’ün merhamet duygularının en açık ifadesidir. İnsan kaçakçılarına karşı alınan tedbirleri içerde ve sınır hattında artırdık. Yılbaşından bu yana 143 bin düzensiz göçmenin ülkemize girişini engelledik. Kaçak olarak ülkemizde bulunan veya suça bulaşanları da tespit ediyor ve süratte sınır dışı ediyoruz. Bu kapsamda son 2 buçuk ayda yakalanan 61 bin kaçak göçmenden 25 bini sınır dışı edildi. Düzensiz göçe karşı her türlü tedbir alırken ülkemiz ekonomisine katkı yapan, döviz getiren, istihdam oluşturan, Türkiye’de eğitim gören yabancı misafirlerimizi de bağrımıza basıyoruz. Tarihimizde, kültürümüzde inancımızda yeri olmayan ırkçılık ve yabancı düşmanlığının toplumumuza sirayet etmesine izin veremeyiz. Asırlardır mazlum ve mağdurların sığınağı olmuş devletimizin tertemiz siciline birkaç kendini bilmesin leke sürmesini göz yumamayız."
Erdoğan, "Her zaman ifade ettiğimiz gibi inşallah bu meseleyi Türk milletine yakışan bir vakar ve vicdani duruşla çözüme kavuşturacağız. Nitekim gönüllü, onurlu ve güvenli geri dönüşleri kolaylaştırmak amacıyla Suriye’nin kuzeyinde inşa edilen kalıcı konutların yapımı sürüyor. Katar’ın mali desteğiyle inşa edilen bu konutların tamamlanmasıyla birlikte yaklaşık 1 milyon kardeşimiz huzuru kalple vatanlarına dönebilecektir. Belli çevreler tarafından körüklenen yalan ve iftira furyasının aksine Türkiye asayişe dair tüm başlıklar da çok büyük ilerlemeler kaydetmiştir. Bu başarıda hiç şüphesiz hükümetimizin kararlılığı yanında askerinden polisine, jandarmasından sahil güvenliğine, bekçisinden istihbaratına tüm emniyet birimlerimizin uyum içinde çalışmasının büyük payı vardır" dedi.
'TÜRKİYE YÜZYILIMIZIN İNŞASINA GİDEN YOLDAKİ TAŞLARI TEMİZLEMEYE ÇALIŞIYORUZ'
Erdoğan, "Teknolojinin de sağladığı imkanlar sayesinden bir dönem en önemli sıkıntı kaynağımız olan Koordinasyon sorununu çözüme kavuşturduk. Ayrıca tüm operasyonlarımızı başkalarına ihtiyaç duymadan yürütebilir hale geldik. Suçla ve suçluyla mücadele yanında, suçu önleyici faaliyetler konusunda da ciddi mesafe kat ettik. Muhalefetin ve Türkiye’nin başarılarından rahatsız olan ideolojik çevrelerin tezviratına rağmen yakaladığımız ivmeyi sürdürüyoruz. Görevini yapan jandarmamıza dil uzatacak, hakaret edecek kadar gözü dönmüşlerin iftiralarına asla kulak asmıyoruz. Sicili ülkemizin karşısında kim varsa onun yanında yer almakla dolu bu muhterisleri maşeri vicdanına havale ediyoruz. Son seçimler; milletimizin bunlara pirim vermediğini, böyle davranmaya devam ettikleri sürece de asla prim vermeyeceğini göstermiştir. Askere, polise, jandarmaya ve sahil güvenliğe düşmanca yaklaşanların kaybetmeye mahkum olduğunu gayet iyi biliyoruz. Biz onlara aldırmadan sadece işimize bakıyor, milletimizin bize yönelik teveccühüne mashar olmaya, Türkiye yüzyılımızın inşasına giden yoldaki taşları temizlemeye çalışıyoruz" dedi.
'AKADEMİMİZ BU HUSUSTA FARKINI ORTAYA KOYMAKTADIR'
Erdoğan, karşılaştıkları onca sıkıntıya rağmen milletin destek ve duasıyla hedeflerine ulaşacaklarına yürekten inandıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Kaliteli, nitelikli ve disiplinli bir eğitim her alanda olduğu gibi tüm emniyet hizmetlerinde de başarının anahtarıdır. Jandarma ve sahil güvenlik akademimiz bu hususta da farkını ortaya koymaktadır. Zorlu eleme aşamalarından geçen gençlerimizin göreve hazırlanmasında akademimizin kıymetli hocaları ve komutanları önemli rol oynuyor. Subay ve astsubaylarımızı en donanımlı, en nitelikli şekilde yetiştiren hocalarımıza, komutanlarımıza ve ailelerimize şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Mezuniyet sevinci yaşayan buradaki her bir evladımız yoğun bir eğitim sürecini alnının akıyla tamamlayarak yüzlerce yıldır üzerinde tek bir leke bulunmayan şerefli bir üniformayı giymeyi hak ettiler. Mezunlarımız sadece ailelerinin değil 85 milyonun da iftihar kaynağı oldular. Hocaları ve komutanları ile birlikte hepimizin yüzünü ağarttılar. Tıpkı aileleriniz ve hocalarınız gibi bizler de, evet; tüm gençlerimiz ile gurur duyuyoruz. Devletimiz ve milletimiz için üstleneceğiniz tüm görevlerde şimdiden her birinize başarılar diliyorum."
'TÜRKİYE'YE KATKI SUNAN HERKESİN BAŞIMIZIN ÜZERİNDE YERİ VARDIR'
Erdoğan, konuşmasının devamında, "Burada bir hususta dikkatlerinize özellikle çekmek istiyorum; Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etmenin pek çok farklı yolu bulunuyor. Hayatın tabii akışı içinde hepimiz birer vazife alarak hem helalinden rızkımızı kazanıyor hem de topluma karşı mesuliyetimizi hakkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Hiç şüphesiz aklıyla, yüreğiyle ve bileği ile aziz milletimize ve devletimize hizmet eden her meslek erbabının emeği de alın teri de mukaddestir. Doktorundan öğretmenine, işçisinden işverenine, çiftçisinden esnafına kadar Türkiye’ye katkı sunan herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşaası yolunda gösterilen her samimi çabayı şükranla karşılıyoruz. Ancak vatanımızın bekası, milletimizin istiklal ve istikbal uğurunda gerektiğinde canını feda eden güvenlik güçlerimizin konumu ayrıdır. 85 milyonun huzur ve esenliği için karada, havada, denizde gece-gündüz demeden görev yapan kahramanların hakkı elbette ödenmez. Şu an karşımda gözleri çakmak çakmak parlayan her bir evladımız işte böyle ağır bir sorumluluğu taşımaya namzettir. Sizler bugünden itibaren onurlu olduğu kadar zor ve fedakarlık gerektiren bir mesleği icra edeceksiniz. Milletimizi asırlardır ayakta tutan maddi ve manevi değerleri inşallah sizler yaşatacak yaşatacaksınız. Bu memleketin huzurunu bozmaya teşebbüs edecek alçakların karşısına ilk önce siz dikileceksiniz" ifadelerini kullandı.
'AİLELERİNİZE ŞAHSIM VE MİLLETİM ADINA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM'
Erdoğan son olarak konuşmasında, "Ne mutlu size ki milletimizin 'Peygamber ocağı' olarak gördüğü muazzez bir çatıya katılma imkanı buldunuz. Bu ocak ki ne adında ufak bir leke ne mazisinde bir ayıp ne de tepesinde bir karabulut vardır. Eviniz kadar temiz ,aileniz kadar aziz, bu güzide ocağa katılarak ailenizden farksız olan bu millete evinizden farksız olan bu vatana hizmet etme şerefine nail olacaksınız. Bugüne kadar ailenizin en kıymetli evladıydınız. İnşallah bundan sonra her biriniz 85 milyonun gözbebeğisiniz. Sizleri yetiştiren bu vatana hizmete gönderen ailelerinize şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Tüm şehitlerimizi hayırla yâd ediyorum ve inanıyorum ki şuheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı bütün varımı alsın da hüda etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda’ diyerek bu yolda yola revan oluyoruz. Rabbim ayağınıza taş değdirmesin. Sizleri türlü kazadan, beladan, saldırıdan ve ihanetten muhafaza buyursun’ diyorum. Sizlerden bu millet uğruna, bu vatan uğruna, bu bayrak uğruna kahraman ecdadın manevi hatırası ve emaneti uğruna ihanete de hasımlarınıza da asla geçit vermemenizi bekliyorum" dedi.