Gazete Vatan Logo

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kopya çektik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri töreninde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kopya çektik

İşte açıklamasından satır başları:

Kültür sanat alanında gelişemeyen bir ülkenin gerçek manada bağımsız olabilmesi en azınan bağımsızlığını sürdürebilmesi mümkün değildir. Ülke olarak bu gerçeği yeterikadar idrak edemediğimizi kabul etmek mecburiyetindeyiz.

Millet olarak muhteşem bir kültür, tarih ve medeniyet mirası üzerinde oturuyoruz. Sağlam bie ekonomik ve askleri gücünüz yoksa kültürünüzü yaşatamazsınız.

Sayın Erol Parlak konuşmasyla bize önemli bir yük yükledi. YÖK Başkanımız da bir müzik üniversitesi kurulması için çalışmaları başlatması lazım.

KAMUDAKİ DAĞINIKLIK GİDERİLDİ ÖDÜL TEK BİR YERDE TOPLANDI

Marifet iltifata tabidir sözünden hareketle bu ödülleri veriyoruz. Geçmişte dağınık bir şekilde farklı kamu kurumları tarafından yapılan bu ödülleri artık Cumhurbaşkanlığı bünyesinde toplayarak en itibarlı hale getirdik. Bu yılki Cumhurbaşkanlığı Kültür, Sanat Ödülleri, edebiyat alanında sayın Mustafa Kutlu'ya.


Tarih alanında:

Sayın Prof.Dr. Kemal Karpat'a,

Müzik alanında: Sayın Prof.Dr. Erol Parlak'a,

Haberin Devamı

Sinema alanında: Sayın Şener Şen'e,

Geleneksel Sanatlar alanında sayın Feridun Özgören'e verilmiştir.

Vefa ödülü merhum Ord. Prof.Dr. Süheyl Ünver belirlenmiştir.

KÜLTÜR VE SANAT KIYMETLERİ BİR ANDA ÜRETİLEMEZ

Yaşadığımız coğrafyada 200 yıllık Selçuklu, ardından 600 yıllık Osmanlı ve bir asra yaklaşan Cumhuriyet tecrübeleriyle yaklaşık bin yıllık bir geçmişimiz var. Medeniyet müktesebatımız çok daha geniş bir coğrafyayı kaplıyor. İnsanlığın en kadim yerleşim yerlerinden olan coğrafyamızın da kendi içinde çok zengin bir geçmişi bulunuyor. Bu muhteşem tarih, kültür ve medeniyet üzerinde oturuyoruz. Son 200 yılımızın bizi götürdüğü yer "Kökü mazide olan ati" anlayışıdır. Sanat, bilim, kültür bir anda üretebilen kıymetler değildir. Hepsinin arkasında güçlü bir birikim vardır.

DEVLETİMİZİ KURARKEN KÜLTÜRDE YANLIŞ BİR STRATEJİ İZLEDİK

Türk Sanat Müziğimizi kaybederken türkülerimizi muhafaza edemezsiniz. Divan şiirini unuturken hece şiirimizi canlı tutamazsınız. Kültür ve sanat eserlerinin her biri birbirini besleyen, ayakta tutan unsurlardır. Gerileme ve çöküş başlayınca hiçbiri bunun dışında kalamaz. Türkiye ve Türk Milleti olarak böyle bir felaketi ne yazık ki, kısmen yaşadık, yaşıyoruz. Son iki asırdır arka arkaya maruz kaldığımız travmalar, bizi beka konusuna öylesine odakladık ki, diğer hususlara vakit ayıramadık. Devletimizi kurarken kültür ve sanat konusunda yanlış bir stratejiyi tercih ettik.

KÜLTÜR ESERLERİMİZ KENDİ TOPLUMUNA BİLE ULAŞAMADI

Haberin Devamı

Diğer alanlarla birlikte üzülerek söylüyorum kültür ve sanatta kopya çektik. Mevcuda dahi sahip çıkamadık. Bu sürecin sonunda ne özü ne şekli itibarıyla dünyaya söyleyecek sözü olmayan bir ülke ve toplum haline dönüşme tehlikesiyle karşı karşıya kaldık. Bugüne kadar hiçbir şey yapılmamıştır denemez. Elbette çok güzel, önemli takdiri şayan kültür eserleri ortaya konmuştur. Ama bunların hepsi çok sınırlı bir alanda kalmış, kendi toplumuna dahi ulaşmakta zorlanmıştır. Siz kendi mimarinize sahip çıkmazsanız, vizyon ve model ortaya koymazsınız kendinizi gecekondulara, çirkin betonarmne binalarına, modern görünümlü çelik ve cam yığınlarına mahkum olmuşsunuzdur. Bunu yapanlar sadece "para, para, para" diyorlar.

EĞİTİM VE KÜLTÜRDE ARZU ETTİĞİMİZ YERE GELEMEDİK

Haberin Devamı

Sadece iki alanda arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamamış olmaktan dolayı fevkalade üzgünüm. Bunlardan biri eğitim diğeri kültür sanattır. Bu iki alanı önceliklerimizin en başına çıkarmak mecburiyetimiz olduğuna inanıyorum. Rahatsızlığı sebebiyle aramızda bulunamayan hikayelerde kimi zaman iyiler ölmez, kimi zaman beyhude ömrüm diyerek bizim insanımızı anlatmıştır. İyisiyle, kötüsüyle her insan Mustafa Kutlu hocamızın hikâyelerinde yer bulur. Mustafa Kutlu hocamız iyi ki varmış ve iyi ki yazmış diyoruz.