Cübbeli'nin davasında ilginç sözler!
Kamuoyunda ’Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün de sanıkları arasında bulunduğu "Karagümrük Çetesi"ne yönelik açılan davanın 5. duruşması görüldü. İstanbul Adalet Sarayı’nda bulunan 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Ahmet Mahmut Ünlü katılmazken, diğer tutuksuz sanıklardan Nejat Ergin, Mehmet Batur, Barış Sezek ve Mahjouba Demirel hazır bulundu. Söz alan sanık Nejat Ergin, "Ben suç işlemedim. Kararı sayın mahkemeye bırakıyorum" dedi. Diğer sanıklarda beraatlerine karar verilmesini istedi.
"KENAN DOĞULU’DA PARÇASINDA MERMİ (KURŞUN) ADRESİ SORMAZ DİYOR"
Sanık Nejat Ergin avukatı Mahir Işıkay esasa ilişkin savunmasında "Cumhuriyet Savcısının, mağdurlar Salih Aslan ve Ahmet Şahin’e yönelik tehdit eylemleriyle ilgili müvekkillerimin cezalandırılması yönündeki mütalaasına katılmıyoruz. Her iki kişide mahkemeden serbest iradeleriyle ifade vererek şikayetçi olmadıklarını belirtmişlerdir. Telefon tapelerinde geçen konuşmalardaki "Merminin adresi yok" sözü tehdit olarak alınmıştır ve iddianameye konu edilmiştir. Müvekkilimi her iki şahsı da tehdit etme kastı yoktur. Kendisinin çocuklarıyla beraber araç alım, satım yeri vardır. Şikayetçilerden bir tanesinin "Onlar mafyadır. Onlardan araba alma" demesi üzerine bu konuşma geçmiştir. Tam alım-satım aşamasında bir insanın ekmeği ile oynayacaksınız ve bunu bir dedikodu üzerinden yapacaksınız. Dolayısıyla burada bir tehdit kastıyla hareket edildiğinden söz edilemez. Kabul etsek bile haksız tahrik var. Bu nedenle haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerekir" dedi.
"O ZAMAN KENAN DOĞULU MİLYONLARCA KİŞİYİ TEHDİT ETMİŞ Mİ OLUYOR?"
Avukat Işıkay, "Kenan Doğulu da parçasında ’Mermi adresi sormaz’ ((Kurşun adres sormaz ki ..)diyor. O zaman Kenan Doğulu milyonlarca kişiyi tehdit etmiş mi oluyor? Buradaki irade kasıt değildir. Kendi ekmeğiyle oynanmasıyla ilgili bir konuşmadır. Bu insanlarla ilgili dış dünyaya yansımış bir eylemi ya da bir söylemi de yoktur. Diğer suçlardan olduğu gibi, bu suçtan da beraatine karar verilsin" dedi.
"SORUŞTURMANIN KUMPAS OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIŞTIR"
Avukat Işıkay, "Bu soruşturmayı yürüten emniyet görevlileri şu anda tutuklular. Soruşturmanın kumpas olduğu ortaya çıkmıştır. Müvekkilimin fuhuşla irtibatlandırılarak itibarı zedelenmiştir. Müvekkilimin beraatine karar verilmesini talep ederim" dedi.
ÜNLÜ’NÜN AVUKATI:SUÇLAMALAR BİR DİN ALİMİNE YAKIŞTIRILAMAYACAK MAHİYETTEDİR
Tutuksuz sanık Ahmet Mehmet Ünlü’nün avukatı Hulusi Yıldırım ise "Müvekkilim din alimidir. Bu nedenle üzerine atılan suçlamalarla ilgili savunma yaparken zorluk çekilmiştir. Cam evi olan kişi başkasının evine taş atmaması gerekir. Suçlamalar bir din alimine yakıştırılamayacak mahiyettedir. Din alimi olan birisinin konuşmalarda geçen talebe sözü şifre olarak değerlendirilmiştir. Detaylar müvekkilimizi rahatsız ettiği için detaylara girmiyoruz. Müvekkilim üzerine atılı suçu işlememiştir. Suçlamaları kabul etmiyoruz. Beraat kararı verilmesini istiyoruz. Lehe olan kanunların uygulanmasını istiyoruz ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kararın hazırlanabilmesi amacıyla dosyanın incelemeye alınmasına karar veren mahkeme, duruşmayı Ekim ayına erteledi.
SAVCI GEÇEN CELSE MÜTAALASINI AÇIKLAMIŞ
Savcı bir önceki duruşmada, sanık Ahmet Mahmut Ünlü’nün tüm suçlardan beraatini istemişti. Sadece sanıklardan Nejat Ergin’in, mağdurlardan Ahmet Şahin ve Salih Aslan’ı ölümle tehdit ettiği suçlamasıyla "tehdit" suçundan, 1 yıldan 4 yıla kadar cezalandırılmasını talep etmişti. Sanıklardan Mahjouba Demirel hakkında ise sahte pasaport bulundurduğu gerekçesiyle "resmi belgede sahtecilik" suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti. Savcı, diğer sanıkların da beraatini talep etmişti.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Ahmet Mahmut Ünlü’nün, "haksız çıkar sağlamak amacıyla kurulan örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek", "insan ticareti yapmak", "cinsel saldırı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından 25 ile 53 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor. Sanıklardan Nejat Ergin’in, "haksız çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurmak" ve "tehdit" suçlarından 10 ile 26 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, Barış Sezek’in de "haksız çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurmak", "insan ticareti yapmak", "fuhşa aracılık ve yer temin etmek" ile "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçlarından 87 ila 164 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor. Diğer 13 sanığın da benzer suçlardan 1 ile 48 yıl arasında değişen çeşitli hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor.