Celal Kara için iddianame hazırlandı
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, 17-25 Aralık soruşturmalarında görev alan Savcı Celal Kara hakkında 'görevi kötüye kullanma suçundan' iddiananme hazırladı.
25 Aralık Soruşturması’nın savcısı Muammer Akkaş ve Sulh Ceza hakimi Süleyman Karaçöl’den sonra 17 Aralık Soruşturması’nın savcısı Celal Kara hakkında da ‘görevi kötüye kullanmak’ suçundan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.
17 ve 25 Aralık soruşturmalarının şüphelilerinin şikayeti üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi, 17 ve 25 Aralık soruşturmalarının şüphelilerinin şikayeti üzerine, 3 Mart 2015 tarihinde 17 Aralık soruşturmasının savcısı Celal Kara ile 25 Aralık soruşturmasının savcısı Muammer Akkaş ile hakimi Süleyman Karaçöl için yargılanma izni verdi. Bu yargılama izni üzerine savcılar Kara ile Akkaş ve hakim Karaçöl’ün dosyaları, iddianame düzenlenmek üzere suç tarihinde görev yaptıkları İstanbul Adalet Sarayı’na en yakın Ağır Ceza Mahkemesi’nin bulunduğu Bakırköy Adalet Sarayı’na gönderildi.
MUAMMER GÜLER İLE OĞLU BARIŞ GÜLER ŞİKAYETÇİ
Geçtiğimiz günlerde Savcı Akkaş ve hakim Karaçöl için iddianame düzenleyen Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, 17 Aralık soruşturmasını yürüten savcı Celal Kara için de iddianame düzenledi. İddianamede, dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler ile soruşturma kapsamında bir süre tutuklu kalan oğlu Barış Güler şikayetçi olarak yer aldı.
KUVVETLİ ŞÜPHE SEBEBİ BELİRLEMEDEN 17 ARALIK ŞÜPHELİLERİNİN MALVARLIĞINA TEDBİR KOYDURTMAKLA SUÇLANIYOR
İddianamede 17 Aralık soruşturmasını yürüten savcı Celal Kara’nın, 23 Ağustos 2013 tarihinden 30 Ocak 2014 tarihine kadar ‘görevi kötüye kullanma’ suçunu işlediği belirtildi. İddianamede Savcı Kara için HSYK’nın yargılama izni verdiği belirtilerek, şöyle denildi: "Cumhuriyet Savcısı Celal Kara’nın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2012/120653 sayılı soruşturmasında maddi gerçeğin araştırılması ve adli yargılama yapılabilmesi için şüphelilerin lehine ve aleyhine olan bütün delilleri toplamadan, suçun işlendiğine ve mal varlıklarının bu suçlardan elde edildiğine dair kuvvetli şüphe sebebi belirlemeden şüpheliler ile şüphelilerin iştirakinin bulunduğu tüm mal varlığına el konulması için 16 Aralık 2013 tarihinde mahkemeden talepte bulundu. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin 2. fıkrasında yer alan, ‘şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması halinde, alınan kayıtlar derhal yok edilir’ hükmüne aykırı olarak, aynı soruşturmada şüpheli Rıza Sarraf’ın eşi Ebru Gündeş ile şüpheli Barış Güler’in o tarihte İçişleri Bakanı olan babası Muammer Güler ile yaptığı telefon görüşmeleri, uzun süre dinlenip kayda alındı. Bu kayıt yok edilmeyip dosyanın uhdesinde bulunduğu tarih olan 31 Ocak 2014 tarihine kadar muhafaza etti. Eylemleri bu şekilde bir bütün olarak ‘görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2012/120653 sayılı soruşturma evrakı, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 2. Dairesi’nin 03.03.2015 günlü kararı ile anlaşılmıştır."
YARGILAMASI YARGITAY’DA YAPILACAK
‘Görevi kötüye kullanmakla’ suçlanan Kara için hazırlanan iddianame, Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederse 3 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak olan Savcı Kara’nın dosyası, savcı olması sebebiyle Yargıtay’a gönderilecek ve yargılaması Yargıtay’da yapılacak.
BAKANLARIN ÇOCUKLARINI TUTUKLATMIŞTI
Savcı Kara’nın talimatı ile 17 Aralık 2013 tarihinde başlatılan operasyonda dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler, dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağayan’ın oğlu Kaan Çağlayan ve dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın oğlu Oğuz Bayraktar, işadamları Ali Ağaoğlu, Rıza Sarraf ile Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da aralarında bulunduğu 62 kişi gözaltına alınmış, Barış Güler, Rıza Sarraf, Süleyman Aslan’ın da aralarında bulunduğu 24 kişi tutuklandıktan bir süre sonra serbest bırakılmıştı.
TEDBİREN GÖREVİNDEN UZAKLAŞTIRILDI
Savcı Kara, bu operasyonun talimatını verdikten bir süre sonra Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na savcı olarak atanmış, ardından da HSYK tarafından tedbiren görevinden uzaklaştırılmıştı.