Casusluktan 11 tutuklama!

Türkiye’nin gündemine salı günü oturan polislere yönelik ‘casusluk’ suçlamasıyla yapılan operasyonda 1. Sulh Ceza Mahkemesi kararını açıkladı. Hakim İslam Çiçek, savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 49 şüpheliden 11’ini tutukladı, aralarında eski TEM Şube Müdürü Ömer Köse, emniyet amiri Gaffur Ataç’ın da aralarında bulunduğu 38’ini tahliye etti. Tahliye edilen 38 şüpheliden Köse ve Ataç’ın da aralarında olduğu 8’i için denetimli serbestlik kararı verildi. ‘Devletin gizli belgelerini elde etmek, paylaşmak, açıklamak ve resmi belgede sahtecilikle suçlanan 11 sanığın isimleri ise şöyle: Yurt Atayün, Mehmet Örs, Muhammet Kaya, Serdar Bayraktutan, Şahin Akdeniz, Yunus Emre Uzunoğlu, Abdülkadir Ağır, Ali Fuat Altuntaş, Aytekin Koçak, Ensar Doğan ve Erhan Körtek.

Bu arada serbest bırakılanlar arasında ifadesi alınmayan 17 şüphelinin de bulunduğu öğrenildi.

Kararın açıklanacağı büyük salonda polis yoğun güvenlik önlemi alırken, görevli olan bütün polislerin silahları da toplandı. Güvenlik amacıyla silahların toplandığı belirtilirken, herhangi bir provakasyon anında görevli polislerin silahlarının alınabileceği endişesiyle bu önlemin alındığı belirtildi. Öte yandan kararın açıklanmasına bir saat kala adliyeye cep telefonuyla girişler de yasaklandı.

Karar açıklanmadan önce sabah Çağlayan Adliyesi’nde ifadelerin alınma süreci dün kilitlendi. Nöbetçi 1. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi İslam Çiçek, şüphelilerin sorgusuna başlamak istedi. Ancak avukatlar sorgunun sırayla devam etmesi konusunda direterek, sorguya girmedi. Sorgu 12.30 ‘da şüpheli Basri Kahraman’ın ifadesiyle başladı. Ancak Kahraman’ın avukatları hakim usul kurallarına uymadığını, emniyet ve savcılık ifadesini okumadığı, bu şartlarda savunma yapamayacaklarını ve müvekkillerinin emniyet ve savcılık ifadelerini hatırlamadıkları gerekçesiyle duruşmayı terk etti. Çiçek daha sonra 2 şüphelinin daha sorgusunu yapmak istedi ancak avukatları yine aynı gerekçelerle salondan ayrıldı. Hakim Çiçek bunun üzerine barodan avukat talep etti. Ancak avukatlar müvekkillerinin barodan gelecek olan avukatı kabul etmeyeceklerini söyledi.

Yemek arasından sonra saat 15.45 itibari ile sorguya devam edilen duruşmada Hakim İslam Çiçek şu açıklamayı yaptı: “Sorguya 26 Temmuz 2014 tarihinde saat 13.00’da başlandığı, bugüne kadar 49 şüphelinin ancak 32 tanesinin savunmasının alındığı geriye 17 tane şüphelinin kaldığı, ancak gelinen süreçte şüpheli müdafiilerinin savunma yaptırmamaları konusunda direnç gösterdikleri, sürekli talepler olduğu bu talepler reddedilmesine rağmen bu taleplerin bir sonunun gelmediği, sağlıklı ve güvenli sorgu ortamının kalmadığı, bugüne kadar tüm uğraşlara rağmen bir güven ortamının sağlanamadığı, sorgulamanın gereksiz ve yersiz taleplerle kitlendiği görülmekle dinlenilmeyen şüphelilerin dinlenilmeyerek dosya üzerinden karar tesisine, dosyanın kapsamlı oluşu gözetilerek kararın saat 21.00’da tüm şüpheli ve müdafiilerinin yüzlerine adliyenin en geniş duruşma salonunda verilmesine, karar tesisi için duruşma salonunun boşaltılmasına, gerekli güvenlik önlemleri için emniyet birimlerine yazı yazılmasına karar verildi.”

Hakim Çiçek, 21.00’de açıklayacağını bildirmesine rağmen karar, 00.15’te açıklandı. Ve 49 şüpheliden 11’i tutuklandı, 38’i tahliye edildi.

22 Temmuz operasyonu kapsamında 49 kişi hakkındaki kararı 21.00’da açıklayacağını belirten Hakim İslam Çiçek, kararı 3 saat gecikmeyle açıkladı. Kararın ardından da polis avukatları basın mensuplarına adliye önünde açıklamalarda bulundu.

Mahkeme kararı hakkında konuşan Avukat Kemal Şimşek, "49 kişiden, şu anda sadece 11 kişisi hakkında tutuklama kararı verildi. Yalnız ifadesi alınamayanların, ifadeleri alınamadığı için tutuklu olmamalarına karar verilmiş oldu. Onlarla ilgili nasıl bir yol izlenecek bilmiyoruz. Tutuklananların arkasındayız. Tekrarla ifade etmek istiyoruz. Savunmaları doğru düzgün şartlar altında alınmadı. Çok ağır şartlar altına gözaltına tutuldular. Savunma hakları kısıtlandı. Psikolojik işkenceye maruz kaldılar. Ramazan ayında sahur ve oruç yaptırılmadı. Savunmalarını yeterli şekilde verilmelerine izin verilmedi. Delil sunulamadan böyle bir tutuklama kararı çıktı; itirazını yapacağız. Ondan da ümitliyiz. Umuyoruz ki ondan da adalet tecelli eder ve bu arkadaşlarımız da serbest bırakılırlar. İçeride bekletildik. Ciddi bir psikolojik savaş oluştu. Koridorda yüzlerce polisin arasında biz de beklemek zorunda kaldık. Nihayetinde böyle bir karar çıktı. Savunma avukatları olarak, dosyada halen kendilerini suçlamaya yetecek her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil olmadığını düşünüyoruz. Sonuna kadar bu davanın arkasındayız. Bu davanın sonucunda da bütün müvekkillerimizin serbest kalacağından eminiz. Müvekkillerimiz, yıllarca vatan için yıllarca kahramanca çalışmış insanlar. Kime ne söz verildi de, kimden ne talimat alındı da bu operasyonlar yapıldı tabi ki bunu tarih yazacak. Bu insanların masum olduğu ortaya çıktığında da, birilerinin başını eğmesi gerekecek" dedi.

Avukat Kamil Ata ise, "Burada casusluktan suçlanıyor bu insanlar. Bu insanlar terörle mücadelede bugüne kadar kahramanca mücadele etmiş insanlar. Ama siyasi bir soruşturma bu soruşturma. Siyasi iktidar kendi partnerini değiştirdi. Bu dönemde siyasi iktidar biliyorsunuz terör örgütleriyle artık kol kola geziyor. Tercihini IŞİD, PKK ve KCK’dan yana kullanıyor. Türkiye’de de vatan evlatları yerine, tercihini Tevhid Kudüs Ordusu’ndan yana kullandı. Bu nedenle de kahraman vatan evlatları, devletin en kılcal noktalarına kadar sızmış bu ajanları takip ettikleri için, bunların yaptıkları işleri takip ve tespit edip mahkemelere intikal ettirdikleri için, devletin gizli belgelerini temin etmekten suçlandılar. Bu insanlar bunları takip edip bu devlete teslim ettiler. Bakın burada bir usulsüzlük var diye. Ama bunlar suçlandılar. Bu suçlamanın haksız olduğunu biliyoruz. " diye konuştu.

Ata sözlerine şöyle devam etti:

"Şimdi mahkemenin tutuklama yapmak zorunda olduğunu sürecin başında hissettik ve paylaştık. Çünkü istenen buydu zaten. Bu nedenle de biz tutuklama yapacağını biliyorduk zaten. Ve içerideki arkadaşlarımız da buna hazırdı. Arkadaşlar diyorlardı ki, ’Bu mahkeme adil bir mahkeme değil, bizi tutuklayacak’ bunu bekliyorlardı; ancak mahkeme kısmi bir karar verdi."

Tutuklanan 11 polis, saat 03.00’da geniş güvenlik önlemleri altında Metris Cezaevi’ne giriş yaptı. Çevik kuvvet otobüsü içerisinde zırhlı ve sivil polis araçları eşliğinde cezaevine getirilen 11 kişiden bazılarının kendilerini bekleyen yakınlarına el salladığı görüldü.