Çankırı Genelevi tam Habur Kapısı gibi yav!

Türkiye'deki genelevlerden "kadın alma" yetkisine sahip Çankırı Genelevi'ne hayat kadını alınması, bu kadınların başka illere sevk edilmeleriyle ilgili olarak, aralarında dönemin Çankırı Emniyet Müdür Yardımcısı Mahmut Bektaş, Asayiş Şube Müdür Vekili Serdar Alptekin ile genelev patronları ve çalışanlarının da bulunduğu 18 kişinin yargılandığı davada ilginç diyaloglar yaşandı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz ve Cumhuriyet Savcısı Dilaver Kahveci ile sanıklar arasında geçen diyaloglar tutanaklara yansıdı.

Serbest bölge mi yav
Edirne'de genelev işleten sanıklardan Nurten Akyol, hayat kadını Meltem Uslu'nun Çankırı Genelevi'ne tescil işlemini yaptırabilmesi için 7.5 milyar lira para gönderdiğini belirtti. Akyol, Uslu'nun 3-4 ay Çankırı'da çalıştıktan sonra Edirne'ye gelerek kendi yanında çalışmaya başladığını ifade etmesi üzerine Cumhuriyet Savcısı Dilaver Kahveci, "Habur Gümrük Kapısı gibi. Burası (Çankırı) serbest bölge mi yav?" sözleriyle şaşkınlığım ifade etti.

Büyüttürseydin yaşını
Sanıklardan Recep Özmen, Aydın'da 2 genelev işlettiğini, mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ancak ruhsat alamadığını söyledi. Özmen, "Genelevin ruhsatı bana ait değildir. Ruhsat alabilmek için 41 yaşını doldurmak gerekiyor. Bu nedenle evler İsmail Koşar adına kayıtlıdır" dedi. Mahkeme Başkanı Mehmet Karadeniz'in, "sen kaç yaşındasın" sorusuna Özmen, "39" yanıtını verince, Karadeniz, "Büyüttürseydin yaşını" diye çözüm önermesi dikkat çekti.

Çirkin gelirse...
Mahkeme Başkanı Karadeniz, Diyarbakır'da genelev işleten Burhanettin Solmaz'a, "Her kadını yanına alıyor musun? Güzel olup, olmadığını nereden biliyorsun?" diye sordu. "Her kadının bir adamı var. Güzel olup, olmadığını sorup ona göre alıyorum" yanıtını alan Karadeniz, "Çirkin gelirse ne yapacaksın?" diye sorunca Solmaz, "Şansına artık" dedi. 12'si tutuklu 18 sanıktan 8 sanığın tahliye edildiği duruşma ertelendi.