Canan Hoca’yı da çarptılar!
Polis olduklarını söylerek dolandırdılar
Kontör dolandırıcıların son kurbanı ünlü doktor Prof.Dr. Canan Karatay oldu. Dolandırıcılar kendilerini polis ve savcı olarak tanıtıp Karatay’ın 50 bin dolar ile 10 bin lirasını çektirip sokağa bıraktırdı, ama polisten kaçamadılar.
Karatay diyetinin mimarı Prof. Dr. Canan Karatay’ı önceki gün telefonla arayan kişiler, Asayiş Şube Müdürlüğü’nden aradıklarını söyleyerek ünlü doktoru dolandırdı. Diyarbakır’da yakalanan bir PKK’lının üzerinde kimlik bilgilerinin çıktığını söyleyen dolandırıcılar, ünlü profesörü örgütün hesaplarına sızdığı konusunda inandırdı. Karatay’a, PKK’nın adını kullanarak Kuveyt ve İsviçre’deki bir bankaya para aktardığını söyleyen dolandırıcılar operasyonun sürdüğünü ve hesabındaki paraları çekerek kendilerine vermesini söyledi. Tanık korumasına alındığını söyleyerek operasyonla ilgili kimseyle konuşmamasını söyledikleri Karatay’ı sokağa çıkartan dolandırıcılar ünlü doktora bir de telefon aldırdı. Karatay’ın Avrupa yakasındaki bir bankada bulunan 20 bin dolar ile 10 bin TL’sini çektiren dolandırıcılar Karatay’a poşet içerisine koydurdukları parayı Balat’ta sokak üzerinde bir yere bıraktırdı.
İkinci durak Kadıköy
Prof. Karatay’ın Kadıköy’deki bir bankada da 30 bin doları olduğunu öğrenen dolandırıcılar bu parayı da almak için ünlü doktoru buraya yönlendirdi. Karatay, Kızıltoprak’tan çektiği 30 bin doları da Kalamış Parkı’na bıraktı.
Prof. Canan Karatay dolandırıldığından habersiz evine döndü. Bu sırada Adana’da telefon dolandırıcılığı ile bir şebekeyi takip eden polis, teknik takipte oldukları kişilerin Kadıköy’deki bir kişiden 30 bin TL aldığı bilgisine ulaştı. Durumu İstanbul polisine aktaran Adana polisi bu kişinin kimliğini tespit etti. İstanbul Asayiş Şube Yan Dal Büro Amirliği ekipleri bölgede yaptıkları uygulamada Ahmet Ö. ve Mehmet K.’yı yakalamayı başardı. Bu iki kişinin üzerinden Canan Karatay’dan aldıkları para da ele geçirildi. Öte yandan ünlü profesör de para çektiği bankaları arayarak hesaplarının bloke edilmediğini öğrenince dolandırıldığını anladı.
‘Adeta hipnotize oldum’
Prof. Karatay başına gelenleri de şöyle anlattı; “Beni telefonla aradılar. Banka hesabımın terör örgütü tarafından ele geçirildiğini, hesabımdan sürekli Diyarbakır’a EFT yapıldığını söylediler. Devletin bununla ilgili büyük bir operasyon başlattığını kimseye bir şey söylememi, asla telefonumu kapatmamı, aileme bile durumdan bahsetmemi istediler. Arayan kişilerin polis ve savcı olduğuna inandım. Adeta hipnotize olmuştum. Ne derlerse yapıyordum. Önce bankadan 20 bin dolar ve 10 bin lira çektirdiler. Daha sonra bir taksiye binerek Balat’a gitmemi istediler. Taksi fişini almamı bu parayı daha sonra bana geri ödeyeceklerini söylediler. Balat’a gelince beni yönlendirip bir sokağa çektiler. Parayı bakkaldan aldığım bir poşete koyup park halindeki bir otomobilin altına bıraktırdılar.Sonra 30 bin dolar istediler. Bu kez Kalamış Parkı’na gitmemi ve bu parayı bir ağacın altına bırakmamı istediler. Söylenenleri yaptım. Bu sürede hem polis olduğunu hem de savcı olduğunu söyleyen kişilerle ayrı ayrı konuştum. Söylendiği gibi yeni bir cep telefonu aldım. Devletle gizli bir operasyon yaptığım için heyecanlandım. Dolandırıldığım hiç aklıma gelmedi. Yol boyunca yardım etmek isteyen kişilerin isteklerini telefondaki kişinin talimatı ile kabul etmedim. Çok gizli bir operasyon yapıyoruz sanıyordum. Şimdi gülüyorum” dedi.