Çanakkale Savaşı’nda kaybolan alay
Çanakkale Savaşı tam bir cehenneme dönmüştü. Gelibolu’da şartlar korkunçtu: Dizanteri,erleri yere yıkıp..
“Bölükler Anzak Koyu’na çıkarken 1915′te
Gelibolu’da şartlar korkunçtu: Dizanteri,
erleri yere yıkıp, her tarafa cesetler yayıldıkça, kabus büyüyordu…” “Çanakkale Savaşı tam bir cehenneme dönüyordu.”
10 Agustos 1915 Çanakkale… Güneşin göz kamaştıran parlaklığı, topların bitmez, tükenmez gürlemelerine karışıyor… Gelibolu Savaşı’nın son dönemi, cehennemi Çanakkale’ye taşımış… Siperler fırın gibi… Savas kokusu ile dolu sıcak bir rüzgar, ovada eserken, ince bir toz tabakasını da havaya kaldırıyor. Yiyeceklerin, siperlerin, ölü ve yaralıların üzerine bulutlar halinde çöken iri yeşil sinekler, dizanteriye yakalanan İngiliz askerlerini büsbütün perişan ediyor… Ve Mehmet Akif’in dediği gibi “O ne müthiş tipidir ki; savrulur enkazi beşer”
İngiliz komutan yenileceklerini anlayınca
İngiliz askeri, tarihinin en büyük yenilgilerinden birine adım adım yaklaşıyor. İngiliz komutan Sir Ian Hamilton, korkunç bir yenilgiye uğrayacaklarını sezmiş, savaşı kazanmanın tek yolunu, taze kuvvetlerle birlikte yapılacak büyük bir saldırıda görmüştü. Aksi takdirde Çanakkale Savaşı kendileri için tam bir hezimet olacaktı.
Norfolk alayı geliyor
Kraliyet Norfolk Alayı, taze kuvvetlerin bir parçası olarak 29 Temmuz 1915′te Ingiltere‘de gemilere bindirildiler. Savaş tecrübeleri yoktu. Ordu mensuplarınca tatil gecesi askerleri diye anılan savunma birliklerine bağlıydılar. Norfolk alayı, savaş hattı gerisinde iklime alışmaları için bekletilmeden 10 Agustos günü Suvla Koyu’nda unutulmaz bir macera yaşamak hayali yerine, cehennemi andıran kabusla kucaklaştılar.
Başlarına gelecekten habersiz
Sahile yakın bir yerdeki tuz gölü, kavurucu yaz güneşinin etkisi ile kurumuş ve güneşin parlaklığını ve ısısını ayna gibi Norfolk alayının üzerine yansıtıyordu. Kuzeydeki Kireçtepe, iki yanında Kavaktepe ve Tekketepe, güneydeki Saribayir arasında kalan Suvla düzlügü, dev bir arenayı andırıyordu. İngiltere’nin Dereham Kasabası’nda toplanan Norfolk alayi 4. ve 5. taburlar, anayurtlarından uzak bu topraklarda, kendilerinden önce gelenlere mezar olan bölgede şaşkına döndüler. Savaşta herşey olabilirdi ama, Norfolklular, Çanakkale Savaşı’nda, her harp sırasında olanlar dışında başlarına gelecek olayı asla düşünemezlerdi…
İngilizlerin boşuna hücumları
Sir Hamilton, Tekke ve Kavaktepeleri’ne bir gece karanlığında ani ve hızlı bir saldır yapmayı planlamıştı. Bu iş için 12 Ağustos gecesi 54. tümen ilerlemeye başladı. İçlerinde Norfolk tugayı da bulunuyordu. Tepelerin yamacına kadar gelecekler ve şafak sökerken saldırmak üzere hazırlanacaklardı. Fakat, gece yürüyüşünün yapılacağı bölgede, Küçük Anafarta Ovası denilen yerde, Türk askerinin pusuya yattığı sanılıyordu. Bu yüzden bir Norfolk tümeni önden yolu açsın diye 12 Ağustos öğleden sonrası harekete geçti.
Bu öncü tümenin ilerleyişi tam bir bozgunla sonuçlanmıştı. Gelibolu savaşında İngilizler’in gösterdiği şaşkınlık ve beceriksizlik, topçu atışının 45 dk. önce başlamasına neden oldu. Boşuna cephane harcayan İngilizler, savaş alanını da hiç incelememişlerdi. Araziyi bilmiyorlardı. Hedeflerin yerini çalakalem belirlemişlerdi. Gücünden habersiz oldukları Türk birlikleri yarımadanın diğer tarafında çizilmisti.
4. Norfolk Taburu, geride olmak üzere 163. tümen, gün ışığında çıplak ovayı geçmeye çalışmanın bariz bir hata olduğunu anladığında, ancak 900 m ilerleyebilmişti. Türklerin direnci, İngilizlerin tahmin ettiğinden çok daha büyüktü. İngiliz tümeninin büyük bir kısmı yoğun makineli tüfek atişi altında kaldığı için olduğu yerde çakılmıştı. Ancak sağ tarafta yer alan 5. Norfolk taburu daha az bir mukavemetle karşılaştığı için ilerlemeye devam etti…
Bulutun içine doğru
İşte tam bu sırada 22 kişilik bir Yeni Zelanda sahra birliğinin gözleri önünde Norfolk alayının 4. taburuna bağlı çok sayıda asker, karşılarındaki tepeye yürümeye başladılar. Tepenin üzeri ekmek somunu biçimli beyaz bir bulutla kaplıydı. İngiliz askerleri, yavaş yavaş tepeye yaklaştılar ve bulutun içinde kayboldular. Son asker de bulutun içine girdikten sonra, bulut sanki kargosunu almış gibi yavaşça havalandı ve rüzgarın aksi yönüne doğru hareket etti…
Dahası gökyüzünde bu bulutun kopyası olan 3-4 bulut da rüzgara rağmen yerlerini koruyorlar.
Ve sanki diger buluta eskortluk ediyorlar…
Komutan Hamilton anlatıyor
Kumandan Hamilton, İngiliz Savaş Bakanı Lord Kitchener’e gönderdiği telgrafta, olayı şöyle anlatıyordu:
“Çanakkale Savaşı sırasında, 163. tümen her bakımdan üstün olduğu bir anda, çok garip bir şey meydana geldi… Türklerin zayıflamakta olan kuvvetlerine karşı, Albay Sir H. Beauchamp, cesur ve kendinden emin bir subay olarak büyük bir gayretle, hızla ilerledi ve savaşın en güzel kısmı böyle başladı. Mücadele iyice kızışmıştı.
Bu askerlerin çoğu yaralı ve susuzluktan perişan bir haldeydiler. Bunlar, kampa ancak gece vakti geri dönebildiler. Fakat, Albay, 16 subayı ve 250 askeriyle önüne düşmanı katmış, hızla ilerlemesine devam ediyordu… Daha sonra bunlardan hiçbir haber alamadık. Ormanlık bölgeye hücum ettikten sonra gözden kayboldular ve sesleri de duyulmadı. İçlerinden hiçbiri geri dönmedi.”
267 kişi, hiç bir iz bırakmadan kaybolup gitmişti.
Yenilgi kaçınılmaz oldu
O gün öğleden sonra başlayan ilerleyişin başarısızlıkla sonuçlanması, Sir Ian Hamilton’ın savaşı kendi lehine döndürme ümidini de yok etmişti. Böylece, 1915 yılı sonunda Müttefik Kuvvetler, geri çekilerek, büyük bir yenilgiye uğradılar. Gelibolu Savaşı, sekiz buçuk ay sürdü.ve 46 bin askerin ölümüyle sonuçlandı. O zamanın savasları için, korkunç bir rakamdı bu. 1916′da İngiliz Hükümeti, savaşın kaybedilme nedenlerini araştırmak üzere, resmi bir kurulu görevlendirdi.
Çanakkale Savaş'ında gizlenen rapor
Gelibolu Kurulunun Son Raporu adı altında baştan aşağı sansür denetiminden geçmis bir rapor, önce 1917′de ve daha sonra da 1919′da yayınlandı. Raporun aslı, 1965 yılına kadar ortaya çıkarılmadı. 1918 sonunda, İngilizler, gelibolu’ya sanki Çanakkale Savaşı’nda galip gelmisçesine geri döndüler. İşgal Kuvvetleri’nin bir askeri savaş alanında gezinirken, Kraliyet Norfolk Alayi’na ait bir rozeti buldu. Çevrede yaptığı bir soruşturma sonunda, bir Türk çiftçisinin kendi arazisinde bulduğu bir sürü cesedi, yakındaki bir dereye attığını öğrendi.
Dosya kapanmadı
5 ay süren Çanakkale Savaşı Bogaz’in iki yani için de tam bir Cehennem olmustu. Savaşin tarihi yazıldı. Ölenlerin , yaralıların, kayıpların sayısı tespit edildi. Fakat bir tek şey, özellikle unutulmadı. Kaybolan Norfolk Alayı Askerleri… İkinci dünya savaşından kalan Philedelphia Efsanesi gibi bu savaştan da bu olay tüm gizemiyle kalmıştı ortada. Bir çok kitapta bu olaya geniş yer verilir hatta bazıları bunun Çanakkale Savaşı ‘nın kendisinden de önemli olduğunu düşünüyor.
Philedelphia 2. deneyinde de Eldridge ‘in ilk görüldüğü limanın NORFOLK olmasi sanki bu isimde bir şey var diye düşündürüyor.