Çalışma Bakanı Çelik patladı
"İnsanı köleleştirirseniz can ikinci planda kalır"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, asansör kazası ve iş kazalarıyla ilgili çok sert açıklamalar yaptı: “Maliyet zorlaması var. Siz işi daha ucuza yaptırmak için insanları köleleştirerek bir uygulama içine girerseniz, bu anlayış ister istemez güvenliği ikinci derecede bırakmaktadır”
İstanbul Mecidiyeköy’deki Torunlar İnşaat’ın yaptığı rezidansın şantiyesinde 32’nci kattan yere çakılan asansörde 10 işçinin ölmesi, gündemi sarsmaya devam ediyor. Asansör kazasıyla ilgili önceki gün çarpıcı açıklamalar yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, dün de Anadolu Ajansı’na değerlendirmelerde bulundu. İşte Bakan Çelik’ten önemli açıklamalar:
‘Çok tehlikeli iş yerleri’
“İş Sağlığı ve Güvenliği Sözleşmesi yapma zorunluluğu bulunan 680 bin tehlikeli ve çok tehlikeli işyerlerinden 180 bini sözleşme yapmış, 500 bini henüz sözleşme yapmamış. Nereler bunlar, tehlikeli ve çok tehlikeli işyerleri?”
‘TOKİ kaçamaz ama...’
“Bir yer, eğer tümden anahtar teslim, bir başkasına inşa için verilmişse sorumlu olan anahtar teslim o işi alandır. Yer sahibinin, arsa sahibinin burada bir kusuru söz konusu değil. Binayı TOKİ yapıyorsa sorumluluk TOKİ’nindir, orada bulundurması gereken teknik tüm elemanları orada bulundurmak durumunda, o sorumluluktan TOKİ kaçamaz ama eğer siz bunu anahtar teslim bir başkasına, arsa sahibi olarak vermişseniz, o sorumluluk onu alan ve yapan firmadadır.”
‘Can mı mal mı?’
“Bizzat asansörden sorumlu olan insanlar, yetkililer var. Bizzat inşaatın teknik inşasından sorumlu görevliler var ve bunların ortasında bu olay meydana geliyor. Burada, şunu sormamız gerekiyor, önce can mı mal mı? Türkiye, bu kararı vermek durumundadır. Çağdaş ülke olacaksak ‘can mı mal mı’ noktasındaki kararımızı netleştirmemiz gerekiyor. Neden oluyor bu işler? Çok açık ve net bunu görüyoruz, üretim zorlaması var. Bunun yanında maliyet zorlaması var. Siz işi daha ucuza yaptırmak için taşeronluk sistemini acımasız bir şekilde kullanarak, insanları, çalışanları adeta köleleştirerek bir uygulama içerisine girerseniz, burada maliyetin getirdiği baskılardan dolayı, çok kazanma hırsıyla bütünleşen bu anlayış, ister istemez güvenliği ikinci derecede bırakmaktadır.”
ÇELİK’TEN SOMA AÇIKLAMASI:
‘Birinin rüyasına göre müfettişler sorumluymuş!’
Soma’daki madende faciadan önce teftiş yapan müfettişlere soruşturma izni vermediği ortaya çıkan Bakan Çelik şunları söyledi: “Müfettişlerin idari olarak orada bir kusuru varsa bunlar zaten soruşturuluyor. Ama geriye dönük 2009 yılına kadar teftiş yapan tüm müfettişlerin soruşturulmasıyla ilgili izin isteniyor. 2009, 2010, 2011 yılında kaza olmamış ki o müfettişlere madalya takmamız gerekiyor o zaman. Onlarla ilgili neden soruşturma yapıyoruz? Şikayet edenler kim? Yanılmıyorsam Halkın Kurutuluşu Partisi adına biri şikayet ediyor. Şikayette bulunanlardan birisi de Muğla SGK müdürümüzü öldüren kişi. Cezaevinden, diyor ki, “Ben rüya gördüm bu rüyaya göre müfettişler sorumludur.” Bu olayın bütün yönleriyle sorumlularının ortaya çıkması gerekiyor. Türkiye’nin her yerinde teftişler yapmış müfettişlerle ilgili konuyu oraya havale etmek bu büyük olayla ilgili yetersiz bir bakış açısı olarak değerlendiriyorum.” (VATAN’IN NOTU: SGK çalışanı Hasan Sünnetçioğlu, 8 Nisan 2011’de Sosyal Güvenlik Kurumu bölge müdürleri toplantısını silahla basarak Muğla Müdürü Naci Şahin’i öldürmüş, diğer il ve ilçe müdürlerini bir süre rehin tutmuştu. Müebbet hapis cezasına çarptırılan Sünnetçioğlu, savunmasında yapılan usulsüzlüklere dayanamadığı için toplantıyı bastığını söylemişti.)