'Calibri' kanıtı!

28 Şubat soruşturmasındaki belgeler ‘’Calibri’’ karakteriyle yazılmış. Tutuklanan askerler ‘’Bu karakter, Microsoft tarafından 2007’de üretildi. Ama belgeler 1997 tarihli’’ dediler.

28 Şubat soruşturmasında tutuklanan askerler, haklarındaki suçlamalara konu olan ve bir bölümü Gölcük’te ele geçirilen belgelerin sahte olduğunu iddia ettiler. Böylelikle Balyoz davasının ardından 28 Şubat soruşturması için de ‘’Sahte belge üretildiği’’ iddiası gündeme geldi..

3. Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Berkay Turgut, hakime verdiği ifadede, kendisine gösterilen BÇG’nin propaganda faaliyetleriyle ilgili belgedeki imza silsilesinin TSK sistemine uymadığını belirtti. Bu belgede Başkanvekili görülen Korgeneral Tevfik Özkılıç’ın da o tarihte Başkanvekili olmadığını söyledi.

‘’O ZAMAN CALİBRİ YOKTU’’

Turgut’un avukatları da 1997 tarihli bu belgenin düzmece olduğunu savundular. Avukatlar, ‘’1997 tarihli bu belgede ‘Calibri’ adı verilen yazı stili kullanılmıştır. Ancak bu yazı stili Microsoft tarafından 10 yıl sonra, 2007 yılında yeni bir ürün olarak piyasaya sunulmuştur” dediler.

Korgeneral Tevfik Özkılıç da, 1996-1998 döneminde Genelkurmay Personel Dairesi’nde görev yaptığını, kendisine gösterilen evrakların, yazım tekniği nedeniyle sahte olduğunu söyledi. 1997 tarihli belgede kendisinden kıdemli kişilerin, kıdemsiz biçimde sıralandığını anlattı. Özkılıç’ın avukatı Haluk Pekşen de dosyada 3 ayrı yazı stilinde belge bulunduğunu kaydetti ve ‘’Genelkurmay’ın gönderdiği BÇG’nin kuruluşunu gösteren resmi yazı bütünlük arz ederken, yazı karakteri diğer iki yazıdan farklıdır. Diğer iki belge ise 2007’de icat edilen ‘Calibri’ karakteriyle yazılmıştır’’ dedi.

ERKAYA’NIN DAMADI

Tutuklanan emekli Tümgeneral Çetin Dizdar’ın avukatı Ulvi Tunç da, müvekkiline gösterilen isminin geçtiği 1998 tarihli bir belgede rütbesinin Tümgeneral olarak yazıldığını oysa Dizdar’ın o dönem Tuğgeneral olduğunu belirterek ‘’Bu belge TSK’nın yazışma kurallarına da aykırıdır ve gerçek değildir’’ dedi.

Emekli Albay Ardan Kıratlı ise, 28 Şubat döneminde Yüzbaşı rütbesinde bulunduğunu, kendisinin BÇG belgeleri nedeniyle değil, iki adet ihbar mektubu nedeniyle soruşturmaya dahil olduğunu belirterek ‘’Bunun başlıca sebebi o dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı olan merhum Güven Erkaya’nın damadı olmamdır’’ dedi.

28 Şubat’ın 4. dalga operasyonunda Korgeneral Tevfik Özkılıç, emekli Korgeneral Mustafa Bıyık, emekli Tümgeneral Erdal Şenel, Tuğgeneral Metin Keşap, Tümgeneral Mehmet Faruk Alpaydın, Tuğgeneral Mehmet Ali Yıldırım, emekli Korgeneral Hakkı Kılınç, emekli Tümgeneral Çetin Saner, emekli Tümgeneral Çetin Dizdar, Tuğgeneral Celalettin Bacanlı ve Tümgeneral Berkay Turgut tutuklanmıştı. Kurmay Albay Erkan Yaykır, emekli Albay Ardan Kıratlı, emekli Başçavuşlar Asım Atak ve Abdullah Hoşgör ise serbest bırakılmıştı. (Gazeteport)