Bu havuz problemini çözersek...

Milli Eğitim Bakanlığı sporu geliştirmek için okullara Yüzme, Bisiklet, Tenis dersi koydu. Ancak okullarda ne havuz ne de tenis kortu var. Bisiklette ise sorun ‘evden getirsinler’ diyerek çözüldü.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), yeni öğretim yılı öncesi “Spor ve Fiziki Etkinlikler” dersinin müfredatına yeni alanlar ekledi. Atletizm, Bisiklet, Okçuluk, Tenis ve Yüzme ile ilgili “modül”ler hazırlayan MEB, derslerin bu yıldan itibaren Ortaokul ve İmam Hatip Ortaokullarında hayata geçirilmesini istedi. Ancak yüzme dersinin nerede yapılacağı merak konusu. Zira okulların neredeyse hiç birinde yüzme havuzu yok. MEB yüzme dersi için cankurtaran bulunmasını da şart koşarken hiç bir okulda böyle bir kadro bulunmuyor.

Cankurtaran zorunlu

MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı ortaokul ve imam hatip ortaokullarının 5, 6, 7, 8. sınıflarında “Spor ve Fiziki Etkinlikler” derslerinin müfredatı genişletti. Okullarda “imkan dahilinde” yeni spor dalları; Atletizm, bisiklet, okçuluk, tenis ve yüzme uygulamaları yapılacak.

Ders programında yüzmenin öğrenilmesi için sık sık tekrar yapılması gerekliliği de özellikle vurgulandı. Yüzme programının başarıya ulaşabilmesi için bir havuzun şart olduğu belirtilen ders programında, şöyle denildi: “Bu programın hedeflerine ulaşabilmesi için her şeyden önce okulda veya okulun kolaylıkla ve güvenlikli ulaşım sağlayabileceği belirli noktalarda temiz, hijyenik ve standartlara uygun bir yüzme havuzunun bulunması gerekmektedir. Çocukların sağlıklı olarak spor yapması ilk ve ön koşul olduğu için bu koşullara sahip tesisler dönem başlamadan ayarlanıp, hijyen önlemlerinin alınması gerekmektedir. Okul, ders sırasında can güvenliğini sağlamak zorunda olduğu için sertifikalı cankurtaranlar bulundurmak zorundadır.”

Bir çok okulda spor salonu bile yok

Türkiye genelinde 17 bin ortaokul, bin 500 de imam hatip ortaokulu bulunuyor. Bu okulların spor tesislerine ilişkin MEB’te net bir veri yok. Okulların “parmakla” sayılacak kadarında yüzme havuzu olduğu ifade ediliyor. Bazı okullarda spor salonu tesisi bile zor bulunuyor. İstanbul’da ilk, orta, lisede 2700 okuldan sadece 700’ünde spor salonu imkanı bulunuyor.

‘Tenis yerine mini tenis branşı’

Tenis programında ise okullarda 6’ya 12 metrelik “mini bir tenis kortu” yapılabileceği belirtildi. Bu kortun nasıl yapılacağının bilgisi ve anlatımına da yer verildi: “Eğitim öğretim dönemi başında öğretmenlerin bireysel, sosyal ve fiziki çevrelerini gözden geçirerek, Spor ve Fiziki Etkinlikler Öğretim Programı kapsamında tenis modülünü seçerken eğitim çevresinde gerekli düzenlemeleri yapması beklenmektedir. Ülkemizdeki okulların fiziki şartları gözönünde bulundurularak tenis yerine mini tenis branşına odaklanılmıştır. Mini tenisin Ortaokul 5 ve 8. Sınıflardaki öğrencilere okul ortamında daha kolay öğretilebileceği düşünülmektedir.”

‘Okçuluk bahçede yapılabilir’

Okçuluk dersi programında ise okçuluk atışı yapılacak yerin arkasının kapalı olması gerekliliği vurgulandı, “Okul ve okulun bulunduğu çevre gözden geçirilmeli ve buna göre planlama yapılmalıdır” denildi. Programda şu ifadelere yer verildi: “Okçuluk etkinlikleri açık havada ya da çok amaçlı spor salonlarında yapılabilir. Okul bahçsi ya da spor salonunda arkası kapalı alan seçilmeli, hedefin arkasına perde asılmalıdır.”

Bisiklet dersinde ise öğrencilerin kendi bisikletlerini getirmeleri istendi.