Bu belgeler şaka gibi genel kültürüme hakaret!
Soner Yalçın'dan savcının sorduğu dokümanlara tepki
14 Şubat’ta gözaltına alınan Odatv’nin sahibi Soner Yalçın, Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan ve Haber Müdürü Barış Terkoğlu önceki gece tutuklandı. Avukatları Soner Yalçın’a savcılık sorgusunda bilgisayarında bulunduğu iddia edilen bazı belgelerin sorulduğunu, ancak müvekkillerinin bu belgelerden habersiz olduğunu söyledi.
İnternet sitesi Odatv’nin sahibi gazeteci-yazar Soner Yalçın ve yöneticileri Barış Pehlivan ile Barış Terkoğlu, önceki gün Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’e verdikleri ifadenin ardından tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilmişti. Mahkemedeki ifadesi yaklaşık üç saat süren Yalçın, Pehlivan ve Terkoğlu, “Terör örgütüne üye olmak”, “Devletin güvenliğine ait gizli belgeleri temin etmek, tahrif etmek ve yayınlamak”, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla tutuklandı.
CHP’de kimlerle görüştün?
Soner Yalçın’ın eski eşi ve avukatı Feza Yalçın, müvekkiline yapılan sorgulamayla ilgili şunları söyledi: “Sorgudan sonra Soner Yalçın’la görüştüm. Bana şunları anlattı: ‘Sorguda bana Halk Tv, CHP, Halk tv için kimlerle görüştüğüm, neden görüştüğüm, Yalçın Küçük ile görüşüp görüşmediğim, yaptığım haberleri neden yaptığım, neden Oray Eğin ile görüştüğüm, neden Hakan Aygün ile görüştüğüm, İzzettin Doğan’ın Cem Tv’sine Murat Ongun’un alınmasını neden önerdiğim gibi şeyler sordular....” Avukatları, Yalçın ile Savcı Öz arasında geçen konuşmayı ise şöyle aktardı:
Küçük’ün talimatıyla mı?
- Savcı: Yalçın Küçük ile görüşüyor musun?
- Yalçın: 4 yılda iki kez yüz yüze görüştük. Bunlar da Sevil Yurdakul ve Erhan Göksel’in cenazelerinde oldu. 2 kez de telefonla görüştük.
- Savcı: Yalçın Küçük’ün talimatıyla haber yayınladın mı?
- Yalçın: Bazı konularda Küçük ile ters düşmüştük. İnsan ters düştüğü birinden talimat alır mı?
Öz bu konuşmadan sonra imajı alınan hardk disten çıkan belgeleri okumaya başladı. Belgedeki içeriklerin okunması 3-4 sayfa sürdü. Sonra Savcı Öz ile Soner Yalçın arasında yeni bir soru cevap süreci başladı:
- Savcı: Bu belgeler el konulan hard disk’ten temin edildi. Bu belgeler hakkında ne söyleyeceksiniz?
- Yalçın: Belgelerden bilgim yok. Bana ait değil.
- Savcı: Hard diskten çıktı.
- Yalçın: Bu belgeler şaka gibi. Okuduğunuz belgelerde başlık yok, isim yok... Bu belgelerin bana ait olduğunu söylemek, benim genel kültürüme hakaret.
‘Truva atı’ iddiası
Polisin şüphelilerin ev ve işyerlerinde yaptığı aramalarda bilgisayarlara, kitaplara, bazı dökümanlara el konulmuştu. Öz tarafından yapılan sorgulamaya Odatv’nin bilgisayardan çıktığı iddia edelin 10 belge damgasını vurdu. Savcı Öz şüphelilere ‘Ulusal Medya, sabriuzun, Blderberg Çetesi, Tv Analiz Proje, reosta operasyonu, panzehir, Cumhuriyet gazetesi, Clarndoe&Gülen ilişkisi, Ulusal Medya, Dregi Proje Analiz” adlı dosyaları sordu.
Dosya yüklenip silinmiş
İşte bu sorulardan hemen sonra şüpheli avukatları Odatv bilgisayarında bu belgeleri bulmak için araştırma başlattılar. Bu gelişmeyi Avukat Feza Yalçın şöyle anlattı: “Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan, sorguları sırasında bilgisayarda elde edildiği iddia edilen 20 sayfalık “Ulusal Medya 2010” adlı döküman ile suçlandılar. Döküman 28 Eylül 2010 tarihinde oluşturulmuş. Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın savcılıkta bu dökümanı daha önce hiç görmediklerini söylediler. Bunun üzerine hemen Odatv’nin merkezine giderek bu dökümanları inceledik. Bir uzman eşliğinde yaptığımız incelemede belgelerin 28 Eylül 2010 tarihinde gece 11.54’te yaratıldığını ve aynı saniyede ise silindiğini tespit ettik.”
Virüsle koymuşlar
Feza Yalçın, uzmanlar tarafından yapılan incelemede kendilerine bir rapor sunulduğunu ve 10 adet belgenin aynı saatte yerleştirildiği saptadıklarını söyledi. Yalçın, belgelerin ise virüs programı sayesinde hard diske yerleştirildiğini iddia etti: “Hard diski araştıran bilişim uzmanı bize bir rapor hazırladı. Rapora göre sabit disk’te “!Lost&Found”adlı silinmiş bir klasör bulundu. Bu klasör 28 Eylül 2010’da saat 11:54’te yaratılmış ve aynı anda silinmiş. Bu klasör uzmanlara göre otomatik olarak ve MCOS ya da Linux sistemi oluşturulmuş. Uzmanlar bu programın Windows XP sistemleri tarafından kesinlikle yaratılamayacağını söyledi. Ayrıca yine aynı klasör 20 Aralık 2010’da 09:46’ta yeniden yaratılmış ve tekrar silinmiş. Bu yüzden kullanıcının bu klasörlere erişimi mümkün değil. Bu klasörlerin ve içindeki dökümanların yaratılma ve silinme tarihleri aynı olduğundan, kullanıcının müdahale etme imkanı bulunmuyor. Uzmanlar klasör ve dosyaların yaratılma işleminin ancak ‘trojan’ vasıtasıyla izinsiz giriş usulüyle yapıldığını söyledi.”
Tutuklama kararının ardından Metris Cezaevi’ne götürülmek üzere polis araçlarına bindirilen gazeteci Soner Yalçın ve arkadaşları, “Biz bu bayrağı Abdi İpekçi’den, Uğur Mumcu’dan devraldık. Onların yolunda gitmeye devam edeceğiz“ diye bağırdı.