Bombalanan TBMM’de 15 Temmuz oturumu
Darbe teşebbüsünün yıl dönümünde sabaha karşı bombalara hedef olan Meclis’te ‘15 Temmuz’ oturumu yapıldı. Meclis Başkanı İsmail Kahraman, oturumu CHP’li Özel ile ilgili bir anı anlatarak “Bir yumruk olabiliriz. 15 Temmuz bunun ispatıdır” temennisiyle başlattı
Darbe teşebbüsünün yıl dönümü dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) “15 Temmuz Özel Oturumu” düzenlendi. İstiklal Marşı’nın ardından ilk konuşmayı İsmail Kahraman yaptı. “Darbenin engellenmesinde en büyük pay Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın milletimizi meydanlara çağırması olmuştur. Lider nasıl olmalıdır sorusunun cevabını en açık şekilde verdi” diyen Kahraman, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile bir anılarını da paylaştı. Kahraman, şunları kaydetti:
‘Özgür Bey’in gömleği’
“Size bir anektodu aktarmak isterim. Özgür Bey’in (CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel) yanında ceketi yoktu. 3 grup başkanvekili beraber oturduk. Ak Parti milletvekili Ahmet Gündoğdu Bey geldi, Özgür Bey’e ‘Birazdan televizyoncular gelir, çekim yapılır ben ceketimi sana vereyim’ dedi. Özgür Bey ‘hay hay’ dedi ceketi aldı. Ve güzel bir konuşma yaptı. Kaderde milli görüş gömleğini giymek de varmış. Partiler olarak ayrı olabiliriz ama aynı bilekteyiz. Gerektiğinde bir yumruk olabiliriz. 15 Temmuz bunun bir ispatıdır.” Kahraman’ın ardından Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP Genel Başkanı yerine Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sırasıyla konuşma yaptı.
‘Tatmin edici değil’
Yıldırım’dan sonra kürsüye çıkan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu CHP’yi Gülen cemaati ile ilişkilendiren “Darbe Komisyonu” raporunu eleştirdi. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) 15 Temmuz’la ilgili olarak verdiği bilgilerin tatmin edici olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, “Darbe girişiminden hemen sonra üç önemli noktaya dikkat çekmiştik. Hukuk içinde hesaplaşma yapalım demiştik. Hızla normalleşme süreci içine Türkiye sokulmalı demiştik” ifadelerini kullandı.
‘Siyasi ayak’ vurgusu
Kılıçdaroğlu, ardından şunları ekledi: “Ne yazık ki bu süreçte yapılmaması gereken ne varsa yapılmıştır. Soruşturmaların uzanacağı noktalar, müdahalelerle engellenmiştir. Darbe komisyonu, sorumluluğu savuşturma çabası içine girmiştir. Meclis’in yetkileri elinden alınmıştır. Darbeyle mücadelede başarı ve kalıcılığın en önemli şartı darbenin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasıdır. Ancak bu çabaların önü bilinçli olarak kapatılmaktadır. Darbecileri devletin en yüksek noktalarına yerleştirenlerin hesap vermesi sağlanmadan, darbeyle hesaplaşma yapılamaz. FETÖ bu güce bir günde erişmedi. TSK’nın vatansever kadrolarını tasfiye edip FETÖ’cüleri yerleştirenler teşhir edilmelidir.”
‘Şu çılgın Türkler’
Başbakan Binali Yıldırım, yeniden Meclis’te bir arada olmalarını, darbeye karşı koyan halka borçlu olduklarını vurgulayarak, şunları söyledi: “15 Temmuz iman dolu çılgın Türklerin tankları ezdiği gündür. 15 Temmuz bir işgal hareketini milletin çıplak elleriyle erittiği gündür. Milletim korkmadı, zafer korkmayanlarındır. 15 Temmuz gecesi ikinci kurtuluş mücadelesi başlatıldı. 15 Temmuz’da destanların en güzeli yazıldı. 15 Temmuz’da millet ilk kez darbelere boyun eğmedi.”
‘FETÖ ağzıyla konuşan...’
Yıldırım, adını anmadan Kemal Kılıçdaroğlu’na gönderme yaparak sözlerine şöyle devam etti: “Türk ordusu bugün 15 Temmuz öncesine göre çok daha güçlüdür. Türk ordusu aziz milletin ordusudur. Türkiye her inançtan, her kültürden oluşan bir millettir. FETÖ’nün ağzıyla konuşanlar, 15 Temmuz ruhunu hissedemeyenler, Yenikapı ruhuna layık olamayanlar, onlar ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir.”
Bahçeli: Aklın inkarı
Polemiğin ardından kürsüde konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli de “kontrollü darbe” söylemi üzerinden CHP’yi eleştirdi. Bahçeli, “FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek aklın inkarı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır” dedi. Bahçeli şunları kaydetti: “15 Temmuz öncelikle bir darbe girişimidir. Ayrıca planlayıcıları ve tetikçileri belli olan iblisane bir işgal denemesidir. 15 Temmuz FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek her şeyden önce aklın inkarı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır. 15 Temmuz’da çatısı altında bulunmaktan onur duyduğumuz TBMM defalarca bombalanmış kurşun yağmuruna tutulmuştur. Bir avuç yılan milletimize ateş saçmıştır. 15 Temmuz tarifsiz bir ihanettir. Bir yanda terör örgütü ve arkalarındaki efendileri vardır.”
Yürüyüşe güvenlik engeli
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Birinci Meclis’ten TBMM’ye gece yapılan yürüyüşe katılmaktan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan gelen “güvenlik” uyarısı nedeniyle vazgeçti. Kılıçdaroğlu, önceki gün, yapılacak yürüyüşe katılacağını açıklamıştı. Alınan bilgiye göre, protokolün katılmadığı yürüyüşe Kılıçdaroğlu’nun da eşlik edeceğini öğrenmesinin ardından İçişleri Bakanı Soylu, emniyet yetkilileri aracılığıyla CHP’ye haber gönderdi. Güvenlik riski bulunduğunu bildiren Soylu’nun uyarısı üzerine Kılıçdaroğlu, kurmaylarıyla görüşerek değerlendirme yaptı. Kılıçdaroğlu, güvenlik güçlerini de güç durumda bırakmamak adına yürüyüşe katılmaktan vazgeçti. Kılıçdaroğlu’nun kararı Soylu’ya da iletildi.
‘Tutsak’ polemiği
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, “Aslında 4 Kasım öncesi ve sonrasında iktidar sahiplerinin demeçlerinde çok net ortaya çıktığı üzere siyasi operasyonlarla tutsak edilmemiş olsalardı, Eş başkanlarımız Sayın Yüksekdağ ve Sayın Demirtaş bu kürsüden selamlanacak değil, hitap edecek liderlerdir” ifadesine TBMM Başkanı İsmail Kahraman tepki gösterdi. “Sayın Yıldırım, Türkiye’de tutsak yok. Bu noktada buna benzer sözler milli birlik ve bütünlüğü zedeleyen sözler” dedi.
Yıldırım cevap verdi
Kendisine sataşma olduğunu belirterek söz alan Yıldırım ise şunları kaydetti: “Aylardır mahkemeye çıkarılmayan bir parti genel başkanına değinseniz daha saygın bir iş yapardınız. Sizin, benim darbe ihtimaline dair söylediklerime cevaben söylediklerinizi anlamakta güçlük çekiyorum. Biz bir darbe ihtimaline dikkat çekerken siz yine şimdi düşündüğünüz gibi düşünüyordunuz.”