‘Bizzat onun imzası var’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta Anayasa Mahkemesi’nin 54. kuruluş yıl dönümü töreninde karşılaştığı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun elini sıkmamış, ‘tokalaşma krizi’ gündeme oturmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün Hırvatistan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin bu konuyla ilgisi sorusunu “Birileri hem Cumhurbaşkanı’na kalkıp ‘kalpazan’ diyecek, her türlü hakareti edecek, hem de gelip elinin sıkılmasını bekleyecek. Böyle bir şey olabilir mi?” şeklinde yanıtlamıştı.

‘Kendisi taşıdı’

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı’nın bu çıkışına dün Twitter üzerinden bir belge paylaşarak yanıt verdi. “Cumhurbaşkanı başına taş düşse benden bilecek. Oysa ki kalpazanlık iddiasını Meclis’e taşıyan bizzat kendisi, iddianın sahibi de Adalet Bakanlığı’dır” notu düşen CHP Lideri, resmi bir yazı paylaştı. TBMM Başkanlığı’na hitaben yazılan, altında ‘Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ imzası bulunan resmi yazıdaki şu ifadelere de yer verdi; “Zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmi evrak ve kayıtlarda sahtecilik ile cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçlarını işlediği iddia olunan Siirt Milletvekili Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Milletvekilleri Mehmet Mustafa Açıkalın tanzim edilen soruşturma dosyası ile Adalet Bakanlığı’nın ilgili yazısının sureti ilişikte gönderilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 83. maddesine göre gereğini arz ederim.”

‘Uyuşturucu tedavisine gelen bildirilmeyecek’

BAŞBAKAN Vekili ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, “Kişilerin tıbbi tedaviye çekinmeden başvurabilmesi amacıyla, TCK’daki Sağlık Personelinin Bildirim ve İhbar Yükümlülüğünü kaldırılması için kanun teklifi hazırlanıyor” dedi.

Mücadelede yeni dönem

Kurtulmuş’un başkanlığında, Başbakanlıkta Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan Kurtulmuş, “Uyuşturucu ile mücadele için cezalar artırılmıştır. Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişikliklerle uyuşturucu madde imal, ihraç ve ithal suçunun cezaları önemli ölçüde artırılmıştır” dedi, yeni çalışmaları anlattı: Kişilerin tıbbı tedaviye çekinmeden başvurabilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu’ndaki Sağlık Personelinin Bildirim ve İhbar Yükümlülüğünün Kaldırılması için kanun teklifi hazırlığına başlanmıştır. Maalesef uyuşturucu ile tanışanlar, tedavi için isimleri bildirilme zorunluluğu olduğundan kendilerini gizliyor, kimliklerinin ortaya çıkmasını istemiyordu. Bundan dolayı da bu kişilerin hastanelere müracaatları çok kısıtlı kalıyordu. Bu yasal değişikliği en kısa zamanda yaparak, burada da önemli bir adımı atmış olacağız.