Bizi en çok çocuklarına sarılmış anne cesetleri üzdü

Van’da deprem bölgesine giden ilk ekip olan ve iki öğretmeni enkaz altından sağ çıkaran Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı Doğal Afet Arama Kurtarma Taburu, gösterdikleri insan üstü çabayı VATAN’a anlattı... Tabur Komutanı Yarbay Hakan Tekin, kurtarma çalışmaları sırasında çocuklarıyla kucak kucağa ölen anneleri bulduklarında kahrolduklarını söyledi

23 Ekim’de Van’ı yıkan 7.2’lik depremde en başarılı olduğumuz noktalardan biri arama kurtarma çalışmaları olmuştu. 99 depreminden sonra çıkardığımız en büyük ders de bu konudaydı. Arama kurtarma ekiplerinin gece gündüz demeden, uyumadan gösterdiği müthiş performansla çok sayıda kişi enkazdan sağ çıkarıldı. Van’da mucize yaratan ekiplerden biri de Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı Doğal Afet Arama Kurtarma Taburu oldu. Ekiple, bordo bereliler olarak bilinen Özel Kuvvet Komutanlığı’nın Gölbaşı Oğulbey Kışlası’nda konuştuk. DAK Tabur Komutanı Yarbay Hakan Tekin, deprem haberini aldıkları ilk andan itibaren umutların kesildiği güne kadar yaptıkları çalışmaları anlattı:

İlk giden ekiplerdendik

“Van için önce keşif unsurunu çıkardık. Kandilli’den gelen deprem mesajından 1.5 saat sonra intikale hazır hale geldik. Hafta sonu olmasına rağmen yerel unsurlar hariç deprem bölgesine ilk giden DAK oldu. Saat 21.00’de Erciş’te olduk. 68 personelle arama kurtarma faaliyeti yürüttük. Bölgedeki vatandaşların bize karşı yaklaşımı çok olumluydu. Psikolojileri çok zor durumdaydı. Ekibimiz orada 24 saat esasına göre çalıştı.”

7 ayrı enkazda çalıştık

“8 gün orada kaldık. Sevdiye ve Yusuf öğretmeni orada enkazdan sağ çıkardık. 68 vatandaşımızın da enkazdan ölüsü çıktı. Orada 7 ayrı enkazda çalıştık. İlk giden ekibimiz orada 36 saat aralıksız çalıştı. Ben bazılarına istirahat izni vermeme rağmen onlar çalışmayı sürdürdüler. Hepsiyle gurur duydum. Bölgede, 11 eğitimli köpeğimiz de arama kurtarma çalışmalarda bulundu. Orada ölen annelerin büyük çoğunluğunu enkaz altında çocuğuna sarılmış bir şekilde bulduk. Bu bizi çok duygulandırdı.”

Ekip subaylardan oluşuyor

“Görev yapan personelimizin tamamı subay-astsubaydan oluşuyor. Cesaretli, sağlıklı, ruh ve fizik yapısı iyi olanlar taburumuza seçiliyor. Daha sonra bu seçme personele kesintisiz 3 yıl eğitim veriliyoruz. Çünkü afet bölgesindekilerin psikolojileri bozuk olabilir. Onların psikolojisini anlayacak personelin hizmet vermesi gerekiyor. Taburumuz personel sayısı yaklaşık 200 kişi.”

Bu taburda hiç silah yok

“Bu taburda silah yok. Bizim silahlarımız kırıcı ve kesici gibi teçhizatlarımız ve eğitimli unsurlarımız. Her faaliyete bir can için gidiyoruz. Hayat kurtarmanın mutluluğu çok farklı. Aldığımız eğitimleri TSK’da nadir personel görür. Bu konuda isim yapmış İsrail bile, ‘dünyada deprem konusunda en iyi yetişmiş personel sizsiniz’ der.”

YADİGAR HAVLADI AŞİKAR GÖSTERDİ

Enkazda eşiyle helalleşen Sevdiye öğretmeni onlar buldu

Depremden tam 68 saat sonra enkaz altından sağ çıkarılan 25 yaşındaki Sevdiye öğretmen, taburun labrador cinsi 3 yaşındaki özel eğitimli Yadigar ve Aşikar isimli köpekleri sayesinde kurtarılmış. Yarbay Hakan Tekin, büyük sevinç yaratan kurtarma hikayesini şu sözlerle anlattı: “Sevdiye öğretmenin yerini Yadigar belirledi. Havlayarak bizi uyardı. Daha sonra aynı enkazda içlerinde Aşikar’ın da olduğu diğer köpeklerimiz de uyarı verdi. Hemen sesi bir milyon kez yükselten hassas dinleme cihazımızı yönlendirdik. 360 derece enkaz altında görüntü veren göz topunu da kullandık. Evin krokisini çıkardıktan sonra kırıcılarla Sevdiye Erdem’e ulaştık. O anki mutluluğumuzun tarifi olamaz.”

‘Sevdiye ben ölüyorum, hoşçakal’

Bilgisayar öğretmeni Ahmet Erdem (26) ile sınıf öğretmeni eşi Sevdiye Erdem (25), depreme Erciş’teki evlerinde kahvaltı hazırlığındayken yakalandı. Sevdiye Erdem deprem sırasında salonda, eşi ise mutfaktaydı. Beton kirişlerin altında kalan Sevdiye öğretmen eşini göremiyor, ama sesini duyabiliyordu. 3 saat süresince eşine moral vermeye çalıştı. Ancak eşinin son sözleri, “Sevdiye öleceğimi biliyorum. Hakkını helal et” oldu...

VATAN’a özel deprem tatbikatı

2000 yılında kurulduktan sonra ilk kez kapılarını VATAN’a açan DAK, Gölbaşı’ndaki kışlalarında deprem eğitim sahasında VATAN’a özel arama kurtarma faaliyeti gerçekleştirdi. Tatbikata, Sevdiye öğretmenin hayata dönüşünü sağlayan köpekler Yadigar ve Aşikar da katıldı. Köpeklerin de uyarısıyla enkaz altında iki yaşam belirtisi alan DAK personeli, daha sonra hassas dinleme cihazları ve göz topu ile 2 insanı belirledi. Tatbikatta daha sonra kırıcı ve kesicilerle enkaz altındaki iki personel çıkarıldı.

Gözleri 360 derece görebiliyor!

DAK taburu her türlü şart için donanımlı. Envanterinde çok sayıda teçhizat ve malzeme var: “Aydınlatıcı arama kamerası, eksi 40 dereceden koruyan su geçirmez çığda arama kurtarma elbisesi, yangında çok yüksek dereceye kadar yanmaz kıyafet, kendiğinden şişerek suya batmamayı sağlayan su üstü arama kurtarma kıyafeti, soğuktan koruyan kaz tüyü montlar, dağ botları, tırmanış ayakkabıları, yüksek irtifada yanan ocaklar, fok derisinden tur kayağı, çığa maruz kalırsa personel tespit cihazı, yangın termal kamerası, enkaz bölgesine atılan ve 360 derece görüntü veren göz topu, sesi bir milyon kez yükselten hassas dinleme cihazı, hidrolik ayırıcı kesici, kazazedeyi kurtaran 1 tondan 67 tona kadar hava yastığı, beton demir kesen testereler, az bir kuvvetle büyük etki yapan manuel kırıcılar, x bandı telsiz, içinde birçok malzeme barındıran ve helikopterle taşınabilen modül araç, köpek taşıma aracı, ambulans, modül araç içinde taşınabilen kar motoru, zodyak bot.”

Her türlü afete 7x24 hazırlar

17 Ağustos’taki büyük Marmara depreminden hemen sonra, 23 Ağustos 1999 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı’nca yurt içi ve yurt dışında meydana gelebilecek bütün afetlerde, arama kurtarma yapabilecek bir birliğin kurulması emri verildi. Doğal Afetler Arama Kurtarma Tabur Komutanlığı 31 Mayıs 2000 tarihinde görevine başladı. DAK taburu deprem, çığ, dağ kazaları, kaybolmalar, sel ve su taşkınları, toprak kaymaları, yangınlar ve büyük kazalar gibi doğal olan veya olmayan her türlü afete, yurt içi ve yurt dışında arama ve kurtarma icra ediyor. Yurt içi ve yurt dışında meydana gelen her türlü afete 7 gün 24 saat esasına göre faaliyetini sürdüren Doğal Afet Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezi tarafından devamlı olarak takip ediliyor. DAK, 7 gün boyunca aynı anda üç ayrı il veya bölgede toplam 18 arama kurtarma timiyle müstakil olarak görev yapabiliyor.

Havadan, karadan, sudan

DAK, Tabur Karargahı ve 3 doğal afetler arama kurtarma birliğinden meydana geliyor. Her birliğin de birlik karargahı 6 doğal afetler arama kurtarma timi ve 1 arama köpek kısmı var. Bir DAK timinde 1 tim komutanı, 1 dinleme ve arama uzmanı, 2 kurtarma uzmanı ve 2 acil müdahale uzmanı olmak üzere toplam 6 personel bulunuyor. DAK timlerinde görev yapan personel kendisine verilen arama kurtarma görevlerinin her türlü hava ve arazi şartlarında icrasına yönelik olarak komando, kayak, kış dağcılığı ve çığ uzmanlığı, su üstü ve su altı arama kurtarma, balık adam, temel ve serbest paraşüt kursları gibi özel uzmanlık gerektiren toplam 17 kurs görüyor. Ekipte doktor ve sağlık uzmanları da görev yapıyor.

İnsansız hava araçları da var

DAK Taburu, her türlü doğal afette arama kurtarma görevlerini etkin bir şekilde icra etmek maksadıyla modern teçhizat ve malzeme kullanıyor. Taburda, 4 adet keşif için kullanılan insansız hava aracı da (İHA) bulunuyor. 3 yıldır kullanılan ve yerli unsurlarla üretilen İHA’lar havada bir saat kalabiliyor.