Bir velinin irtica mektubu Meclis’te
CHP’li Gazalcı, Milli Eğitim Bakanı Çelik ile ilgili gensoru görüşmelerinde Sezer’e gönderilen mektubu okudu. Mektupta (...) Anadolu Öğretmen Lisesi’ndeki irticai örgütlenme anlatılıyor
CHP’nin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik hakkında verdiği gensoru önergesinin gündeme alınması, 153 kabul oyuna karşılık AKP’lilerin 333 oyuyla reddedildi. Gensoru önergesinin görüşmeleri oldukça renkli tartışmalara sahne oldu.
MANİLER
Görüşmelerde CHP’liler 100 Temel Eser kapsamında bastırılan kitaplardan yeni “inciler” okudular. CHP’lilerin okuduğu bu maniler arasında cumhuriyete gönderme yapan “Öküzü saldım çifte/Sırtında güllü külte/Aç gireyim koynuna/Döndük cumhuriyete” manisi dikkat çekti.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, eleştirileri yanıtlarken 100 temel eserle ilgili okul idarelerine topu attı. Çelik şöyle dedi: “Bakan olarak idarecilere (Çocuklara süt içirin, mantar yedirin) dediğimde. İdareci çocuklara bozuk süt içirip, zehirli mantar yedirirse bana düşen onun yakasına yapışmaktır. Açtığımız inceleme sonucu da o kitaplar piyasadan kaldırılmıştır.”
İRTİCA MEKTUBU
CHP’li Mustafa Gazalcı, görüşmeler sırasında Cumhurbaşkanı’na gönderilen bir mektubu okudu. Gazalcı’nın isimleri vermeden okuduğu mektup şöyle:
Sayın Cumhurbaşkanımız...
(...) Bu mektubu ve irtica belgemizdeki olayları yaşayan kişi ise .... ve oğlu..... Arkadaşımın bilgisayarı ve faxı yok, olayı bu nedenle ben bilgisayarımda yazıp size faxlıyorum.
(...) bu yıl parasız yatılı lise imtihanını ve (...)Anadolu Öğretim Lisesini kazanıp lisenin 1. sınıfına yatılı olarak okumaya hak kazanınca 1.5 ay önce kaydını yaptırmıştı.
17 Ağustos 2006 tarihinde baba(...) oğlunu (...)Anadolu Öğretmen lisesine yatılı okumak için götürdü. Baba oğul yatakhaneye gitmiş. Dolapta battaniye yok. Üst sınıftan olduğunu söyleyen bir öğrenci yanlarına gelir ve ‘Battaniye getireyim’ der ve bir battaniye verir ve onlara ilgi gösterir. Ama bu bir iyilik değilmiş. Çünkü baba oğlunu okulda bırakır Silifke’ye döner. Bir hafta geçmeden oğlu (...) babasını arayıp ‘Baba o battaniye getiren çocuk ve onun abi dedikleri üst sınıftan bazı kişiler her gün gelip beni ve diğer yeni gelen öğrencileri dışarıdaki bir zikir evine götürmeye zorluyorlar. Gitmeyen 6 kişi varız. Rahatsız ediyorlar. Yatakhanenin koridorunda nöbetçi öğretmen var. Ona söylüyoruz. Tamam bakarım, diyor ve çocuk (...)’e Anadolu lisesine nakil olayım’diye her gün yalvarmaya başlıyor.
Çocuk son olarak 27 Eylül’de uyandığında o 6 arkadaşıyla yüzlerinin siyah ayakkabı boyasıyla boyanmış olduğunu yani kara listeye alındıklarını görüyorlar. Müdür muavini ilgilenmiyor bile.(...) Çocuğun başına yarın ne olacak bilmiyoruz. Bu arada baba (...) Lisesi ile görüştü. 2 memur çocuğu babası tayin olduğundan (...)Anadolu lisesinde öğrenci nakil olacak ve 2 kontenjan açığa çıkacakmış. Kontenjan çıkarsa baba oğlunun nakli için dilekçe vermek üzere. Nakil için DİSİPLİN CEZASI OLMAMASI GEREKİYOR. Baba eğer bu şikayeti yaptık diye oğluna disiplin cezası verilir ve (...)’e nakil olmazsa diye korkuyor. Bu yazımı sonra gönder diye bana rica etti. Baba da korkuyor... Sayın Cumhurbaşkanımız türbana hürriyet , irtica yok diye nutuk atan iktidara delil olarak bu olayı gösterebilirsiniz.
NAKİL YAPILMIŞVATAN, mektubu gönderen vatandaşla telefonla konuştu ve sözü geçen öğrencinin naklinin yapıldığını söyledi.
TEPESİ DELİK KARA MUSTAFA
CHP’liler 100 Temel Eser kapsamında bastırılan kitaplardan yeni “inciler” okudular. Türk Atasözleri, Manileri ve Bilmeceleri adlı kitapta yer alan ve yanıtı “baca” olan “Tepesi delik kara Mustafa” bilmecesiyle Mustafa Kemal Atatürk’ün kastedildiğini savunan CHP’liler, müstehcen içerikli manilerden de örnekler sundular.
Milli eğitimi ayağa düşüren bakan olarak tarihe geçtiniz
Görüşmede Bakan Çelik’in, üzerinde “Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik” yazan çorapları da gündeme geldi. CHP’li Muharrem İnce, Çelik’in kendi reklamını yaptığı çoraplara göndermede bulunarak, “Milli eğitimi ayağa düşüren bakan olarak tarihe geçtiniz” dedi.
CHP’lilerin velilere “çocuklarınızı bu bakanlıktan koruyun” çağrısında bulunduğu görüşmelerde, Milli Eğitim Bakanı Çelik de, kendi döneminde açılan okul sayısı ve sağlanan kontenjan artışlarını açıklayarak savunmaya çalıştı.