'Bir suç var demiyorum ama...'

ERGENEKON Davası’nda savunmasını yapan Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, "Suça konu eylemler nedir, diye aramadığımız yer kalmadı. Yıllarını ülkesinin ve TSK’nın hizmetine adamış, hukuka bağlı kalmış, bir asker ve hukukçu olarak somut delille desteklenmeyen bu iddialara maruz kalmayı içime sindiremiyorum" dedi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’de görülen 66’sı tutuklu 275 sanıklı Ergenekon Davası’nın 305. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Gazeteci Tuncay Özkan ve eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin’in de aralarında bulunduğu 41 tutuklu sanık hazır bulundu. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler’in de aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı. Bu davadan tutuksuz, başka davadan tutuklu yargılanan Sami Hoştan ve Yalçın Küçük de duruşmada hazır bulundu.

ÇUBUKLU MÜTALAAYI ELEŞTİRDİ

Savcıların sunduğu esas hakkındaki mütalaada ’Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istenen tutuklu sanık Genelkurmay eski Adli Müşaviri Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, son savunmasını yaptı.

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese’nin "Avukatınız hazır savunma yapmaya hazır mısız?" sorusuna Çubuklu, "İnternet Andıcı dosyasıyla ilgili bölümde yer alan suçlamalara ilişkin savunmamı yapacağım. Takdir edersiniz ki 120 milyon sayfayı incelemem mümkün olmamıştır" dedi. 2 bin 271 sayfalık mütalaayı satır satır okuduğunu söyleyen Çubuklu, "Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) en ağır ceza ile itham edilen kişinin somut delillerle suçlanması gerekirdi" dedi. 21 aydır tutuklu olduğunu söyleyen Hıfzı Çubuklu, "Suça konu eylemler nedir, diye aramadığımız yer kalmadı. Yıllarını ülkesinin ve TSK’nın hizmetine adamış, hukuka bağlı kalmış, bir asker ve hukukçu olarak somut delille desteklenmeyen bu iddialara maruz kalmayı içime sindiremiyorum" diye konuştu.

"NE GİBİ ÖRGÜTSEL KONUŞMA YAPILMIŞ SORULARININ KARŞILIĞI MÜTALAADA YOK"

Ergenekon Davası’nda yargılanan 3 sanıkla örgütsel irtibatının olduğunun iddia edildiğini belirten Çubuklu, "İddia edilen sanıklarla ne zaman, ne gibi örgütsel konuşma yapılmış sorularının karşılığı mütalaada yok. Bu suçlamalara ilk kez mütalaada yer verildi. Savunmam sırasında bana sorulsaydı belki bu iddia mütalaada yer almazdı. Telefonla görüşme yaptığım iddia edilen Tanju Güvendiren askeri hakimdir. Ancak kendisiyle telefon irtibatım yok. Bu iddiayı araştırdım. Tanju Güvendiren ile 5 Ağustos 2004 tarihinde 65 saniyelik bir görüşmem var. Güvendiren, Yüksek Askeri Şura kararlarının ardından tuğgeneral rütbesine yükseldiğim için beni tebrik amaçlı aradığı anlaşılmaktadır" diye konuştu.

"BENİ SAVUNMA YAPMAYA İTEN BUNLARIN HENÜZ İDDİA AŞAMASINDA OLMASI"

Hıfzı Çubuklu, "Oğluma aldığım telefon hattı ile Mustafa Bakıcı’nın (sanık) oğlu arasında yapılan 4 görüşme de mütalaada örgütsel irtibat şeklinde yer almıştır. Bir insan oğluna hat alıyorsa ya oğlunun yaşı küçüktür ya da memur indiriminden yararlanması için alınmıştır. Siz de eşinize, oğlunuza ve kızınıza indirimli hat alıyorsunuzdur. Aynı lojmanda kalan iki asker çocuğunun birbirleriyle mesajlaşması mütalaada örgütsel irtibat olarak gösterilmiştir. Takdiri size bırakıyorum" ifadelerini kullandı. Çubuklu, Genelkurmay Başkanlığı’nda kullandığı bütün telefonların numaraların mahkemeye gönderildiğini belirterek, "Ancak bana ait olmayan telefon numaraları da bana aitmiş gibi gösterilmiştir. Beni savunma yapmaya iten bunların henüz iddia aşamasında olması ve adaletin tecelli edeceğine olan inancımdandır" diye konuştu.

İnternet Andıcı’nın karargah çalışması olduğunu söyleyen Hıfzı Çubuklu, "Çalışma, karargah çalışması ise mahkemeniz yetkisiz ve görevsizdir. Yargılama yapmakla görevli olan askeri mahkemelerdir. Ayrıca kanuna aykırı olarak elde edilen deliller dosyadan çıkarılmalıdır" dedi.

"BİR SUÇ VAR DEMİYORUM, EĞER BİR SUÇ VARSA BUNDAN HABERİM OLMAMIŞTIR"

Çubuklu, Bilgi Destek Dairesi bünyesinde işletilen internet sitelerinin içerikleri ve faaliyetlerine son vermesi, evrak kırpma ile silme konusunda adli müşavirliğe bilgi verilmediğinin dinlenen sanıklar tarafından da ifade edildiğini söyledi. Çubuklu, "Tutuklu yargılanan emekli Korgeneral Mehmet Eröz, andıç hazırlık çalışmasında benim olmadığımı dünkü ifadesinde de belirtmiştir. Bir suç var demiyorum, eğer bir suç varsa bundan haberim olmamıştır. İşlenen bir suça idari işlemle hukuki koruma sağlanamaz. Suç, afla, eylemin suç olmaktan çıkarılmasıyla ortadan kalkar. Andıçta iddia edildiği gibi önceden işlenen suçlara hukuk koruması sağlamak hukuken mümkün değildir" ifadelerine yer verdi.