'Bir paket getirdim dedi ve...'
İki güvenlik görevlisi olay anını anlattı
Saldırıdan kurtulan iki güvenlik görevlisi olay anını anlattı: “Odanın camına vuran bir kişi, ‘Bir paket getirmiştim’ dedi. ‘Yoğunuz, bekle’ dedik, ısrarla çalmaya devam etti. Mustafa (hayatını kaybeden güvenlik görevlisi) kapıyı açtı, adam elinde zarfla içeri adım attı ve o anda bombayı patlattı”
Amerika Birleşik Devletleri’nin Ankara Büyükelçiliği’ne düzenlenen intihar saldırısının detayları, olay anında aynı kapıda görev yapan ancak kurşun geçirmez camlı bölmede bulunan iki güvenlik görevlisinin anlattıklarıyla netleşti. Hayatını kaybeden güvenlik elemanı Mustafa Akarsu’nun dün Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen cenaze törenine katılan iki mesai arkadaşı, olay anının ayrıntılarını elçilik çalışanlarıyla paylaştı. İşte güvenlik görevlilerinin anlattıkları:
Yemekten dönüyorlardı
“Öğle yemeği için bina dışında olan onlarca elçilik personeli, saat 13.00 itibariyle görevlerinin başına dönmek için kapıdaydı. Bu esnada, giriş kapısının hemen iç tarafındaki X-Ray cihazının başında, personelin girişine nezaret eden iki güvenlik görevlisi vardı. Üçüncü güvenlik elemanı ise girişte soldaki kurşun geçirmez camlı odada, ziyaret için gelen gazeteci Didem Tuncay’ın giriş işlemlerini yapıyordu.”
‘İçerisi yoğun, bekle’
“Bu sırada, odanın (Paris Caddesi’ne açılan kapının hemen yanındaki) cadde üzerindeki kapıya bakan penceresine eliyle vuran bir kişi içeri girmek istediğini söyledi. Tuncay’ın kayıt işlemini yapan güvenlik görevlisi, diyafondan kapıdaki kişiye, ne için geldiğini sordu. Kapıdaki erkek (canlı bomba) “Bir paket getirmiştim” dedi. Güvenlik görevlisi, “İçerisi yoğun, biraz bekleyin” yanıtını verdi. Bu sırada yemekten dönen personelin X-Ray geçişi sürüyordu. Son birkaç kişi de bahçeye girmek üzereyken, camlı odadaki telefon çaldı.”
Hayat kurtaran telefon
“Çalan telefonun birimizin daha hayatını kurtaracağını kim bilebilirdi ki? Didem Tuncay’ın işlemlerini yapan (ve terörist olduğunu bilmeden kapıdaki kişi ile konuşan) güvenlik görevlisi, X-Ray’in başındaki arkadaşlarına, “Benim elimde iş var, biriniz şu telefona bakın” diye seslendi. Görevlilerden biri, camlı bölmeye geçti ve telefona baktı. Böylece, sokağa açılan dış kapının iç kısmında bir tek Mustafa Akarsu kaldı. Paket getirdiğini söyleyen kişi, ısrarla pencereyi tıklatmaya devam etti. Görevli, “Bekle” diye işaret etti bir kez daha.”
Akarsu kapıyı açtı, ve...
Ama adam pencereye vurmaya devam ediyordu. Bu arada elçilik personelinin geçişi tamamlanmış ve X-Ray cihazının önünde kimse kalmamıştı. Diğer iki arkadaşı (konuk Didem Tuncay ile birlikte) camlı odada olan Mustafa Akarsu, ısrarla çalınan kapıya yöneldi. Güvenlik görevlisi Akarsu, kapıyı açtı. Karşısında gördüğü kişiye kapıyı neden bu kadar ısrarla çaldığını sorup tepki göstermeye başlamışken, henüz cümlesini bitiremeden, elinde zarf olan adam içeri iki adım attı ve o büyük patlama gerçekleşti.
Didem’i cam kurtardı
Üzerinde patlayıcı sarılı terörist ve görev başındaki Mustafa Akarsu o anda yaşamını yitirirken, patlamanın şiddetiyle hemen solda bulunan odanın kurşun geçirmez camları patladı, duvarı da yıkıldı. Yüksek güvenlik standartlarına göre inşa edilmiş olan bu oda, içindeki üç kişinin de hayatta kalmasını sağladı. Patlayan camın hemen arkasında bulunan Didem Tuncay cam parçalarıyla ağır yaralanırken, içerideki iki güvenlik görevlisi de olayı sıyrıklarla atlattı.
Kargocu kılığında gelmiş
Canlı bombanın elçiliğe giderken kameraya takılan görüntüleri de yayımlandı. Büyükelçiliğe yakın bir hastanenin güvenlik kameralarına yansıyan görüntüde canlı bomba Şanlı, Paris Caddesi’nden ABD Büyükelçiliği’ne ilerliyor. Yalnız olduğu görülen saldırgan, kargocu kılığında elinde bir zarfla büyükelçiliğin girişine doğru ilerliyor.
Kendini de yaktı bizi de
Ecevit Şanlı’nın Ordu’nun Gürgentepe ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki babası Sadık Şanlı, oğlununun canlı bomba olduğunu öğrenice kahroldu. 15 yıldır Ecevit’i görmediğini söyleyen Baba Şanlı, “Kendini ateşe verdi yaktı. Kendini de bizi de yaktı. Benim devlete karşı boynum eğri. Devletin kestiği parmak acımaz” dedi. Gürgentepe’nin Akören Mahallesi Muhtarı Adem Şanlı da intihar eylemcisin Ecevit Şanlı’yı terör örgütünden kurtarılması için ağabeyi Hasan Şanlı’nın büyük çaba sarfettiğini, ancak başarılı olamadığını söyledi. Muhtar Şanlı, son dönemlerde jandarmanın Ecevit Şanlı ile ilgili mahalleye gelerek sık sık ailesini ziyaret edip, nerede yaşadığı ve durumuyla ilgili bilgi aldığını da belirtti.
Kahramana veda!
Saldırıda hayatını kaybeden güvenlik görevlisi Mustafa Akarsu, Kızılcahamam’da gözyaşları arasında toprağa verildi. Canlı bombayı son anda fark edip üstüne atlayarak saldırıyı önlemeye çalışan Akarsu için yapılan törene Akarsu’nun ailesi ve yakınlarının yanı sıra ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, Kızılcahamam Kaymakamı Mustafa Çit ve Kızılcahamam Belediye Başkanı Coşkun Ünal ile çok sayıda vatandaş katıldı. Cami girişinde Mustafa Akarsu’nun annesi Gülşen Akarsu’ya başsağlığı dileyen Ricciardone, cenaze namazında saf tutanların arkasında elçiliğin Amerikalı çalışanları ve eşi ile birlikte cenaze namazının kılınmasını bekledi. Mustafa Akarsu’nun babası Sami Akarsu, oğlu Sami Akarsu (18) ile kızı Hilal Akarsu (15) gözyaşlarına boğuldu.
Didem’den iyi haber!
Ankara Numune Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Nurullah Zengin, patlamada yaralanan eski NTV muhabiri gazeteci Didem Tuncay’ın sağlık durumuyla ilgili iyi haberler verdi: “İlk değerlendirmelerde olmayan, daha sonraki takiplerde karın içi bir cerrahi müdahaleyi gerektiren durum ortaya çıktı. Dün akşam ameliyata aldık. Cerrahi müdahale dalağın çıkartılması işlemi yapıldı. Yüzün sağ tarafında meydana gelen travma nedeniyle sağ gözde de bir yaralanma mevcuttu. Batın içi cerrahi müdahaleyi takiben sağ göze cerrahi müdahalede bulunuldu. Şimdi hastamızın hızlı bir iyileşme döneminde olduğunu memnuniyetle ifade edebiliriz. Yoğun bakımda izlenimimiz devam edecek.”