Beşiktaş’ın ismi Hayrettin Paşa’dan gelir!

Edebiyatçı kimliğiyle birçok tarih romanına imza atan Prof. Dr. İskender Pala son kitabı Bir ‘Barbaros’ romanı ‘Efsane’yi ilk kez VATAN’a anlatı. Şah&Sultan ile Od kitaplaryla yüzbinlerce okuyucuya ulaşan Prof. Pala, Barbaros Hayrettin Paşa’yı anlattığı kitabıyla okuyucularını akdenizin derinliklerinde tarih serüvenine sürüklüyor.

Türklüğün temsilcisi

Prof. Pala, kitapta geçenleri şöyle anlattı: “15. yüzyılda Haçlı ve Hilal kavgası şiddetini korurken, henüz daha Roma ile Kartaca’nın düşmanlıkları devam ederken, henüz daha Kanuni ile Şarlken’in dünyayı avuçlarında tutarken yaşamış Barbaros; Osmanlı’yı temsilen Batı Akdeniz’de yani Osmanlı’nın kolunun fazla uzanmadığı uzak bölgelerde Türklüğün ve Müslümanlığın temsilcisi olarak dengeleri koruyan bir adamdı. Karşısında da büyük bir rakip var: Andrea Dorya. İkisini kahramanlık yahut denizcilik bilgisi bakımından ölçseniz birbirini hemen hemen dengeler. Akdeniz’in tarihini Barbaros’un çevresinde yazabiliriz. Barbaros bu bakımdan efsane adamdır. Romanın başlığını efsane koymamızın sebebi budur. Onun efsaneleri yüzyıllar boyunca Akdeniz kıyısında anılmıştır.”

‘Gemileri beş taşa bağlardı’

“Beşiktaş’taki Barbaros Türbesi sorulduğunda iki milyon Beşiktaşlının yüzde 90’ının bilmeyeceğini söyleyen Prof. Pala, “Beşiktaş demek Barbaros demektir. Türbesinin olduğu yerde gemilerini bağladığı taşlar olduğu için Beşiktaşı’dır Beşiktaş’ın adı. Gemilerini buradaki beş tane taşa bağladığı için buraya beştaş denilir. Beşiktaş’ı Beşiktaş yapan Barbaros’un türbesidir. Çünkü yıllar boyunca Barbaros’un türbesinin etrafında hiç durmadan törenler, aktiviteler, toplantılar yapılmıştır. Osmanlı ordusu savaşa çıkacağı zaman Barbaros Türbesi’nin yanına gelir bir gece burada bekler ertesi gün dualarla savaşa çıkardı. Önemli günlerde ve eskiden şehir hatları ile boğazı kullanan gemiler Barbaros Türbesi hizasına geldiklerinde iki dakika durur fatiha okur, dualarla tekbirlerle, top atışlarıyla selamlar ve yollarına devam ederlerdi.”