Berkin dosyasında flaş gelişme!

Gezi Parkı eylemlerinde 16 Haziran 2013'de yapılan müdahalede, Okmeydanı'nda gaz bombası fişeğiyle ağır yaralanan 269 gün sonra yaşam mücadelesini kaybeden 14 yaşındaki Berkin Elvan'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturmanın seyrini değiştirecek 2 tanık dinlendi.

TANIK FOTOĞRAFLARI DOSYAYA SUNDU

Olay günü Berkin Elvan’ın vurulduğu yere çok yakın bir yerde duran polislerin fotoğrafını 07.11’de çeken tanık fotoğrafı dosyaya sundu. Elvan’ı vuran polisin bir ihtimal bu fotoğraftaki polislerden biri olabileceğini düşündüklerini söyleyen tanık, bu nedenle fotoğrafları avukatlara verdiklerini söylediler.

Soruşturmayı yürüten savcıya ifade veren diş doktoru tanık M.B., olay günü olan 16 Haziran 2013 günü saat 07.11 sıralarında işyerinde bulunduğunu ifade ederek, "Hatta bütün gece çalışmıştım. Gece bizim kliniğimizin önünde Anadolu Kahvesi önünde Gezi Parkı olaylarını protesto eden yurttaşlar bulunuyordu. Sonra bunlara polis gazla müdahale etti. Polislerde e-5’ten ve Cemal Kamacı Şark Kahvesi yönünden bizim kliniğin önüne doğru geldiler ve gaz tabancasıyla göstericilere atış yaparak müdahale ettiler. Polis e-5’in yanındaki Anadolu Kahvesi’nin yanındaki Okmeydanı Parkı’nda toplanmışlardı. Bu park yüksek olduğu için hatta atılan gazlar kliniğim içine geldi. Gaz kapsülünün birisi de cama geldi. Ancak cam kırılmadı. İnsanlar kaçışınca gerek parktan gerekse Cemal Kamacı yönünden polisler bizim kliniğin önüne geldiler. Sayıları 10-15 kişiydi.

Berkin'in babasından acı haykırış!

"POLİSLERİN FOTOĞRAFINI ÇEKTİM"

Özel Okmeydanı Klinğinde M.B.’nin asistanı olarak çalıştığını söyleyen P.K.

“Ben aynı zamanda astım hastasıyım. Biz Meltem Hanımla Cumartesi günü çalışmaya başladık. Cumartesi günleri mesaimizi uzatırız. Akşamda uzun bir müddet çalışıyoruz. O günde Cumartesi akşamı 23.00’te işimiz bitti. Ancak dışarıda çok yoğun olaylar seyrettiği için eve gitmemeye karar verdik. Korktuk Meltem hanımla poliklinikte kalmaya karar verdik. Pazar sabahı uyandığımızda dışarıda olayların devam ettiğini gördük. Sabah gazların klinik içerisine girmesinden dolayı ben rahatsızlandım. Sabah 06.40 sıralarıydı. Kalkıp ilaçlarımı alacaktım. Meltem Hanım uyanmamıştı. Meltem hanım pencereyi açarak sokakta bekleyen bir grup polise “Asistanım astım hastası lütfen gaz sıkmayın” dedi. Polislerde içeriye gir diyerek bağırdılar. Biz de içeriye girdik. Daha sonra geçtiğimiz yan odadan ben cep telefonumla klinik önünde sokakta bekleyen polislerin fotoğrafını çektim. Daha sona pencereyi kapatıp içeriye girdim. İkimizde uyuduk. Kapalı CD içerisinde avukatına teslim ettik” dedi.