Benim eşim bir kahraman!
Nusaybin’de yaralı olmasına rağmen teröristlerle çatışırken şehit olan Yüzbaşı Halil Özdemir, memleketi Tarsus’ta düzenlenen törenle gözyaşları içinde toprağa verildi
Mardin’in Nusaybin ilçesinde çatışmada ayağından yaralanan ve istirahatlı olmasına rağmen pansumanlı ayağına bir numara büyük bot giyerek bölüğünü yalnız bırakmayan şehit Yüzbaşı Halil Özdemir, dün son yolculuğuna uğurlandı. Mardin’de düzenlenen törenin ardından memleketi Mersin’in Tarsus ilçesine getirilen şehidin cenazesi ilk olarak, apartmanların, sokakların, caddelerin Türk bayraklarıyla süslendiği Şehitler Tepesi Mahallesi’ndeki baba ocağına götürüldü. Cenazeyi, aralarında Halil Özdemir’in devreleri ve silah arkadaşlarının da bulunduğu yüzlerce kişi karşıladı.
‘Gurur duyuyorum’
7 ay önce düzenlenen görkemli bir düğün töreniyle evlendiği eşinin şehit olmasıyla mutluluğu yarım kalan ve yakınlarının desteğiyle güçlükle ayakta duran Pınar Özdemir, helallik alındığı sırada, PKK’ya lanet okudu. Pınar Özdemir, “Benim eşim bir kahramandı. Ama onların leşleri kenarda, köpek yiyor. Benim eşime bak. Ben eşimle gurur duyuyorum. Benim eşim ölmedi. Ben ayaktayım. Allah onların belalarını versin, Allah onları kahretsin” diye haykırarak gözyaşlarına boğuldu.
ESKİ ASKERİNDEN GÖZYAŞI:
‘Komutanım bana böyle mi gelecektin?
Şehit Yüzbaşı Özdemir’in, 2012 yılında Niğde’nin Bor ilçesinde görev yaptığı sırada şoförlüğünü yapan Asaf Başal da komutanını son yolculuğuna uğurlamak için oturduğu Ankara’dan Tarsus’a geldi. Cenaze aracını görür görmez aracın üzerindeki Türk bayrağı ve şehit komutanının fotoğrafına uzanan maden işçisi Asaf Başal, “Ben senin 1 yıl kapını açtım komutanım. Ben böyle mi görecektim seni. Bana böyle mi gelecektin sen. Kalk Niğde’ye gidelim komutanım. Biz askeri arabaya binecektik, sen bunla niye geldin komutanım” diye ağladı.
’Rütbesi bana hatıra’
Tezkere almadan önce komutanının jandarma yeleği, beresi, üsteğmen rütbesi ve eğitim düdüğünü hatıra olarak alan Asaf Başal, şunları söyledi: “Keşke yanında kalaydım da ben de şehit olsaydım. Bizim komutanımız Şırnak’ta, Mardin’de, Niğde’de görev yaptı. Bu yerler hep ağlıyor. Lokantaya girdiğimizde kendi et yerken bize çorba içirmezdi. Bize daha fazlasını yedirirdi.”
Özel Harekat Polisi Kanas’la şehit oldu
ŞIRNAK’ta güvenlik güçleriyle PKK’lı teröristler arasında çıkan çatışmada, keskin nişancı tüfeği Kanas ile vurulan bir özel harekat polisi şehit oldu. 14 Mart’ta sokağa çıkma yasağıyla birlikte başlayan Şehit Jandarma Üsteğmen Mehmet Çiftçi Operasyonu’nda dün akşam saatlerinde Dicle Mahallesi’nde tespit edilen PKK’lılar ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı. Çatışmada PKK’lıların keskin nişancı tüfeği Kanas ile açtığı ateşte, Adanalı Özel Harekat Polisi Volkan Çay (25), başına isabet eden bir mermi ile ağır yaralandı. Yaralı polis, kaldırıldığı Şırnak Asker Hastanesi’nde doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamayarak şehit oldu. Mahallede güvenlik güçleriyle PKK’lılar arasındaki çatışmaların devam ettiği belirtildi.
O mektup pankart oldu
Mardin’in Nusaybin ilçesinde teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için düzenlenen operasyonlarda, özel harekat polisi Coşkun Nazilli önceki gün şehit olmuştu. Şehidin cebinden ise çocuklarının ona yazdığı mektup çıktı. Okuyanları duygulandıran o mektup, pankart halinde getirilerek şehidin evine asıldı. İşte o mektup: “Rüzgar eken hain elbet fırtına biçer. Alperenim yiğidim sen bu yolda devam et. Sen bir efsanesin, derman özel harekat. Dağların kartalısın, ferman özel harekat. Terörün kabusu yılmaz özel harekat. Şehitlerin mirasçısı polis özel harekat. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Saraylarda süremem dağlarda sürdüğümü, bin cihana değişmem şu öksüz Türklüğümü. Özel Harekatçı Coşkun Nazilliye. Çocukların, seni çok özledik, baba, seni çok seviyoruz.”
Teknisyen 9 gün sonra şehit oldu
Terör örgütü PKK’nın, 20 Mart’ta Şırnak Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne düzenlenen saldırıda yaralanan teknisyen yardımcısı Mehmet Sadık Altürk, tedavi gördüğü Gülhane Askeri Tıp Akademisinde (GATA) şehit düştü. Evli olduğu belirtilen Altürk’ün cenazesi, memleketi Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortabağ Köyü’nde defnedildi. Şehit Altürk’ün babasının da korucu olduğu ve 4 yıl önce şehit olduğu öğrenildi.