Başbakan'dan ses kaydına ilk tepki!
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "17 Aralık darbe girişimini iyi anladınız, 25 Aralık'ı iyi anladınız. Bunlar kardeşliğimize, birliğimize, beraberliğimize yapılmış saldırılardı. Ama siz gördünüz, taviz vermediniz, işte onun için sizlere teşekkür ediyorum. Hakkın yanında durduğunuz, yeni Türkiye'nin, büyük Türkiye'nin yanında durduğunuz için, bu kardeşinizin yanında durduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum" dedi.
Erdoğan, partisinin İstasyon Meydanı'nda düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, Diyarbakır'ın ilçelerini tek tek sayarak oralarda yaşayan vatandaşlara gönülden selamlarını iletti.
Diyarbakır'da kabirleri, türbeleri olan büyük zatları, evliyalara dualarını, selamlarını gönderdiğini ifade eden Erdoğan, "Diyarbakır, sen bugün bir başkasın, bugün bir başka coşku var Diyarbakır'da, bir başka heyecan görüyorum sizde. Demokrasiye sahip çıktığınız için sizlere teşekkür ediyorum, milli iradeye sahip çıktığınız için sizlere teşekkür ediyorum. Türkiye'de oynanan oyunu gördüğünüz, oyuna itiraz ettiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum" dedi.
SESİ İÇİN ÖZÜR DİLEDİ
Sesindeki rahatsızlıktan dolayı vatandaşlarda özür dileyen Başbakan Erdoğan, "Hiç önemli değil kardeşlerim, bu can bu tende oldukça durmak yok, yola devam ediyoruz. 30 Mart seçimleri Türkiye için, milletimiz için, demokrasimiz için en çok da Diyarbakır için hayırlı olsun" diye konuştu. "Kardeşlerim, benim Türk kardeşim, benim Kürt kardeşim, benim Zaza, Arap kardeşim" diyerek kalabalığa hitap eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘OYNANAN OYUNU GÖRDÜNÜZ’
"Türkiye'nin zor süreçlerinde her zaman hakkın yanında durdunuz, her zaman haklının yanında durdunuz. Bu son süreçte de sizler tuzağı gördünüz, sizler çirkinliği gördünüz, ahlak dışı siyaseti gördünüz, oynanan oyunu gördünüz ama siz eğilmeden, bükülmeden sapasağlam, dimdik Türkiye'nin yanında, milletin yanında, kardeşliğin yanında durdunuz. 17 Aralık darbe girişimini iyi anladınız, 25 Aralık'ı iyi anladınız, bunlar kardeşliğimize, birliğimize, beraberliğimize yapılmış saldırılardı. Ama siz gördünüz, taviz vermediniz, işte onun için sizlere teşekkür ediyorum. Hakkın yanında durduğunuz, yeni Türkiye'nin, büyük Türkiye'nin yanında durduğunuz için, bu kardeşinizin yanında durduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum. Diyarbakır'a yakışan budur. Mekke'den, Medine'den, Kudüs'ten, Şam'dan sonra İslam topraklarının beşinci Harem-i Şerifi'ne yakışan budur."
‘O GÜN DİYARBAKIR KABINA SIĞMADI’
Başbakan Erdoğan, 16 Kasım 2013 tarihinde Diyarbakır'da tarihi bir gün yaşadıklarını, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetim Başkanı Mesut Barzani ve 38 yıldır vatanından uzakta yaşayan sanatçı Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses ile o gün tarihi güne tanıklık ettiklerini anımsatarak, şöyle devam etti: "Perver, 38 yıl sonra vatanına döndü, Diyarbakır'da sizlere seslendi, değerli sanatçımız İbrahim Tatlıses de geldi, sizlere seslendiler. Ne dediler; 'meğri, meğri' dediler, 'ağlama, ağlama kardeş, ağlama Diyarbakır' dediler. Ama Diyarbakır o gün yine ağladı, sevinçten ağladı, umuttan ağladı. O gün Diyarbakır kabına sığmadı, yıllardır aradığı huzuru, kardeşlik iklimini teneffüs ettiği için ağladı. Diyarbakır ile birlikte Trabzon ağladı, Antalya ağladı, İzmir ağladı, o gün Diyarbakır ile birlikte televizyonlarının başında Ankara, Erzurum, İstanbul ağladı, inanın o gün bizimle birlikte Erbil sevinç gözyaşları döktü. Bu tarihi manzaranın ardından ne yaptıklarını sizler de gördünüz. Şu Diyarbakır'a bizler göreve geldikten bu yana ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? 14 katrilyon. Niye bizden öncekiler bunu yapmadı? Yıllardır Diyarbakır'da BDP belediyesi var yıllar yılı, soruyorum ey Diyarbakır, Allah aşkına burada BDP belediyesi olarak size hangi hizmeti verdiler? Diyarbakırlı kardeşlerime sesleniyorum, Kürt kardeşlerime sesleniyorum, Zaza kardeşlerime sesleniyorum, Arap kardeşlerime sesleniyorum; Allah aşkına siz oyunuzu hizmet edene mi vereceksiniz, yoksa ideolojiye mi vereceksiniz?"
SES KAYDINA İLK AÇIKLAMA
*Ulusal güvenliğimizle ilgili bir görüşme yapılıyor ve bu YouTube'a düşüyor. Şu hale bak ya bu kadar önemli bir görüşmeyi ortam dinlemesi yaparak sen kime servis yapıyorsun. Bunun adı ahlaksızlık, namussuzluk, bu adiliktir. Diyorum ya bunların inine gireceğiz. Bu kadar önemli görüşmeyi sen kime servis ediyorsun
*Diyarbakır BDP zihniyetiyle değişmez. 'Barış, barış' demekle barış gelmiyor. 'Bal, bal' demekle ağız tatlanmaz. Barışın gereği nedir? Silahların bırakılmasıdır. Bıraktılar mı? Bırakamadılar. Hala varsa yoksa dağ. Ne işin var senin dağda? Arkalarında dağ olmasa zaten yoklar.