Başbakan'dan müjde!
Davutoğlu Sivas'ta yaptığı konuşmada 'Bizim olduğumuz yerde Milli irade vardır. Milli İrade'ye tuzak kuranların karşısında boyun eğmedik eğmeyeceğiz. İster E-Muhtıra, ister Paralel çete olsun. Milli iradeyi egemen kıldık, egemen kılacağız. Sivas ayakta ise Milli İrade ayaktadır. Programımızı yaparken şu talimatı vermiştim. Erzurum kongresi ile başlayıp Sivas ile bitireceğiz İl Kongre'lerimizi dedik. Sivas'ı seçiş sebebimiz Sivas'ın böylesine bir kaynak ve milli iradeyi temsil etmesinden ötürüdür. 28 Şubatta milli iradeye sekte vurulmak istendiğinde yine bir yiğit Sivas'ta ayağa kalkmış Muhsin Yazıcıoğlu kardeşimiz o da 28 Şubat'a karşı dik durmuştu. Ona da selam olsun. İnşallah yakında Sivas semalarında Nuri Demirağ'a selam göndererek en yakın sürede bu semalarda yüzde yüz yerli uçağımızı uçuracağız. Milli savaş uçağımızın ilk tasarımının talimatını verdik.
SİVAS'TAN ZAFER BEKLİYORUZ
İnşallah Sivas 7 Haziran'da milli irade destanı yazmaya hazır mısınız? Şimdi Sivaslı çıtayı bir yere çıkardı mı oradan geri adım atmaz. Sivaslı da geri adım atmak yoktur. 7 Haziran'da inşallah yüzde 70'i aşıp yüzde 75 demeye hazır mıyız? 5'te 5 yapmaya hazır mıyız? Sivaslı söz verdimi bu yiğit sözüdür. İnşallah Sivas'tan bu zaferi bekliyoruz. Aslında en iyi Sivas anlar milli birliği kardeşliği en iyi Sivas anlar. Kızılırmak Anadolu'nun kalp atardamarıdır. Sivas'ın ötesine bütün anadoluya selam verir. Bu topraklar bizim kızıl kazınımızla sulanmamışsa bu topraklar vatan değildir. Bu topraklar üzerinde oyun oynayanlar ne yaparsa yapsın biz bu vatana al kanımızla mührümüzü vurmuşuzdur. Sadece Kızılırmak mı? Kaynak şehir Sultanşehir, bu güzel şehir aynı zamanda anadoluyu sulayan kolları vardır. Sivas bu hali ile der ki Anadolu bende birleşti, vatanın birliği ve beraberliği söz konusu ise yapamayacağım şey yok der Sivaslılar. AK Parti hareketi İstanbul'da da vurguladım. AK Parti hareketi vahdet, birlik hareketidir. Onun için siyasetimiz birliği inşaa etme siyasetidir. Türk, Kürt, Alevi, Sünni gibi ayrımlara izin vermeyeceğiz. Birliğimizi sevdamızı vatanın her köşesine taşıyacağız.
(Başbakan Davutoğlu kongrede Aşık Veysel'in şu şirini okudu)
Allah Birdir Peygamber Hak
Rabbin Âlemi Mutlak
Senlik Benlik Nedir Bırak
Söyleyim Geldi Sırası
Kürd'ü Türk'üyle Çerkez'i
Hep Adem'in Oğlu Kızı
Beraberce Şehit Gazi
Yanlış Var Nere Neresi
Yezit Nedir Ne Kızılbaş
Değil Miyiz Hep Bir Gardaş
Bizi Yakar Bizim Ateş
Söndürmektir Tek Çaresi
SÜREKLİ PROVOKE ETTİLER
İşte AK Parti ateşi yakanlara haddini bildirmeye geldi. AK Parti güneşi taşımaya geldi. Şems-i Sivasi'nin yolcuları, bizim olduğumuz yerde birlik vardır vahdet vardır. Allah birliğimizi daim eylesin. Hiç bir şekilde birliğimize zarar vermek isteyenlere fırsat vermesin. Sivaslı Madımak'ı, Başbağlar'ı çok iyi bilir. Bu milleti birbirine düşürmek isteyenlerin tezgahlarını çok iyi bilir. 93'te bir çözüm süreci çabası sürdürülürken Uğur Mumcu, Eşref Bitlis arkasından Cumhurbaşkanı Sayın Özal vefat etti arkasından Madımak, Başbağlar provokasyonları yapıldı. İşte biz bir taraftan siyaseti inşaa ederken bir taraftan Türkiye'yi IMF'den kurtarırken diğer taraftan da milli birlik ve kardeşlik için çözüm süreci üzerinde durduk. Yine provoke çalışmaları oldu. Mayıs 2013'te Gezi olayları, ardından paralel çete olayları arkasından daha nice tezgahlar. Cumhurbaşkanımızı, başbakanımızı şimdi bizleri dinliyorlar başbakan olarak. Bu millet tekrar 90'lı yılların acılarına, Başbağlar'ına, Madımak'ına dönmemişse bunun ardında AK Parti kadroları vardır. Selam olsun Milli Birliğin ak kadrolarına.
ÇÖZÜM SÜRECİNE İVME KATTIK
6-7 Ekim provokasyonları yapıldı. Sırf AK Parti kendi içinden bir Cumhurbaşkanı çıkardıktan ikinci bir hamle dönemine başlarken teröristler Doğu ve Güneydoğu'da büyük bir kaos çıkarmaya çalıştılar. HDP ve onunla irtibatlı bütün çevrelere sesleniyoruz silahlı bütün unsurlar bu topraklardan çekilmeli şiddet dili bırakılmalıdır. Ahmet Hoca'nın bir hocası varsa o da Sivas'tır, Şems-i Sivasi'dir. Onlardan aldığımız dersi bugün bu topraklara yaymaya çalışıyoruz. İnşallah çözüm süreci nihai kardeşlik projesi olarak sonuçlanacak. Güvenliğin, huzurun, özgürlüğün önemini herkesten daha iyi bilen Sivaslılar. Şimdi iç güvenlik reform paketi meclise sunuldu diye bütün o ihtilaflı muhalefet partileri yine aynı çizgide buluştular. Hepiniz 6-7 ekim olaylarında televizyonlardaki sahneleri hatırlıyorsunuz. Yakılan evler, işyerleri, devlet binaları, kuran kursları gencecik çocukların apartmanlardan atıldığı o sahneler. Biz AK Parti hükümeti olarak derhal tedbir almayı gerekli görüp bu paketi hazırladık. Şimdi hepsi buna karşı çıkıyor. Kılıçdaroğlu halkı direnmeye çağırıyor.
PARALEL YAPI TİLKİDİR, KILIÇDAROĞLU DA, TİLKİ GÖLGESİNDE SİYASET YAPIYOR
Halkı sokağa çağıracağına halkı sandığa çağır sandığa. Kendilerine de sandığa güvenleri olmadıkları için halkı sokağa çağırıyorlar. Biz bütün vilayetlerimizi dolaştık. Bitmeyecek seçime kadar yine dolaşacağız. Coşkuyla gururla Sivas'a tekrar geleceğiz. 7 Haziran akşamı inşallah bize yüzde 70'in üzerinde bir oyla geldiğinizde daha da gurur duyacağız inşallah. Yiğidolar yiğitçe görevlerini yapacak inşallah. Biz 2 Cumhurbaşkanı, 3 başbakan 4 meclis başkanı çıkardık. Hiç AK Parti'den direnin diye bir çağrı duydunuz mu? Hayır. Çünkü AK Parti millete güvenir, kendine güvenir. Gölgesi kendinde olandır AK Parti. CHP, tilkinin gölgesinde siyaset yapıyor. Bugünkü tilki de paralel çetedir. Yiğit olan çıkar tilki gölgesine değil millete sığınır.
AK PARTİ ÖZGÜRLÜKLERİN KALESİDİR
Aşık Veysel'e Allah rahmet eylesin. CHP karşı çıktı, o gün İstanbul'u ve büyükşehirlerde provokatörlerle kol kola gitmişti Kılıçdaroğlu. Peki onu anladık ey Bahçeli sen niye karşı çıkıyorsun? Kobani olaylarında devlet nerede diye sormuştun. İşte bu paket devletin her yerde olmasını sağlayan bir paket neden karşı çıkıyorsun? (Salondan Allah-u ekber sesleri yükselir) Allah bu tekbirleri eksiltmesin. Tarihi bir fırsatın eşiğindeyiz. Çözüm sürecine samimiyetle inananlar silahları bırakıp demokratik siyasetin önünü açmak zorundalar. Hiç bir zaman demokrasi dışı yöntemlere pabuç bırakmadık bırakmayız. Onun için milli iradeyi hakim kılmak Türk demokrasisinin ruhudur. Kılıçdaroğlu tam o konuşmayı yapıp tahrik ederken Pensilvanya'daki zatta New York Times'ta bir makale yayınladı herkes baskı altında Türkiye'de dedi. Tek partiyi bırakın daha 28 Şubat'tan sonra sizler o günlerin zulüm günlerini geride bırakıp AK Parti ile özgürlüğü tattınız mı? O günlerde başörtüsü teferruattır deyip ikna memuru olan CHP'li kişiler şimdi AK Parti'yi otorite olarak tanıtıyor. Biz tek bir otorite tanırız millet, millet, millet. Gayrimüslimler baskı altında deniyor makalede. Daha geçen gün tüm gayrimüslim liderleriyle görüştük hepsi bize teşekkür etti. Kürtlerin de alevilerinde Türkiye'deki herkesin hakkını arayan AK Parti oldu. AK Parti özgürlüklerin kalesidir.
SİVAS VE KONYA BENİM İÇİN AYNIDIR ÇÜNKÜ İKİSİ DE...
Milli birlik için ayağa kalkan Sivas, bir kez daha ayağa kalk. Ülkenin huzuru ve birliği için yine ayağa kalk. Kuvayi milliyeyi amir kılacak mıyız? Bu milletin her ferdini kucaklayacak mıyız? 7 Haziran'da inşallah bütün teşkilatımızla yüzde 70 diyecek miyiz? Sivas ayakta ise Türkiye ayaktatır. Selçuklunun Başkenti'ne hoşgeldiniz demiştiniz ne güzel. Ben Konya ile Sivas'ı birbirinden ayırt etmem. İkisi de Selçuklu'nun başkenti olmuştur. Cumhuriyetimizde kurulmadan önce İstiklal harbinde 108 gün milletin başkenti Sivas olmuştur. 4 Eylül'den 23 Nisan'a kadar Sivas başkent olmuştur.
ABD'DEKİ ŞEHİTLERİN KARŞISINDA BÜTÜN DÜNYA SUSTU
Geçtiğimiz günlerde ABD'de 3 şehidimiz oldu. Katil bir ırkçı 3 gencimizi şehit etti. Bir diş hekimi hanımı ve hanımının kardeşi. Barbarca, hunharca şehit ettiler. Onların karşısında bütün dünya sustu. Ama Allah şahittir ki susarsak insanlık bize hakkını helal etmesin. Zulüm karşısında susarsak Hazreti Adem, Hazreti Ali, Hazreti Hamza bize hakkını helal etmesin. Eğer, herhangi bir yerde herhangi bir şekilde bir mazlum varsa bağrımızı biz açacağız. Kılıçdaroğlu diyor ki sanki ortadoğuyu bilirmiş gibi Kobani nerde diye sordular Suriye'de bir şehir diyor. Ortadoğu'ya barışı biz getireceğiz diyor. Senin ideolojik kardeşin ve milletvekilirini gönderip elini sıktığın Esad insanları katlederken hiç konuştun mu? Oradan o kardeşlerimiz fevç fevç akın akın sınırlarımıza geldiğinde Kılıçdaroğlu diyordu ki sınırları kapatıp onları geri gönderin. Bu ne demek biliyor musunuz milyonlarca masumu ölüme terk etmek demek. AK Parti ve AK Parti kadroları bunu yapar mı? Türkiye'nin mazlumlara kucak açan politikasından memnun musunuz?
