Başbakan Binali Yıldırım Ege Ekonomik Formu'nun açılışında konuşuyor. Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle: Ege'nin fırsat pencereleri ele alınacak. 2017'nin sonuna yaklaşıyoruz. Küresel ekonomi toparlanmaya başlıyor. İyileşme var. Özellikle Avrupa ekonomisinde de toparlanma söz konusu. İçinden geçtiğimiz bu dönemde bölgesel gerilimler henüz bitmiş değil. Avrupa hiç bir zaman parasal genişleme sürecini hiç bu kadar açmadı. Bu gelişme Türkiye için olumlu. Bizim ihracatımızın yarısı Avrupa'dan yapılıyor.ABD'de yeni yönetimler ortaya çıkan korumacılık söylemleri yeni bir küresel tehditin habercisi gibi. Avrupa'da en büyük risk artan borç seviyesi. Küresel şartlar altında sonuçlar tam anlamıyla hissedilmese de ciddi bir kriz alanı çıkabilir.
BARZANİ'NİN REFERANDUMU ASKIYA ALMA KARARI
Ortadoğu'da şu an için durum ümit verici değil. Kuzey Irak'ta verilen yanlış karar.
Barzani,
referandum öncesi şartlara dönüyoruz diye açıklama yaptı. Peki buraya gelecektin, niye bu yanlışta ısrar ettin? Niye yıllardır sizi himaye eden Türkiye'nin sözünü dinlemedin? Neyse, yanlış hesap Bağdat'tan döner. Yanlış hesap Bağdat'tan dönmüş oldu. Suriye ve Irak'ta siyasi otorite boşluğu iç savaş, bölgemiz için orta ve uzun vadede öngörü yapmamız için en büyük engel.Türkiye evinden barkından edilmiş 3,5 milyondan dazla insana kucak açıyor.
'ZENGİNLİK MERKEZLERİ HİCRET EDİYOR'
Zenginlik merkezleri artık doğudan batıya değil, doğuya doğru hicret ediyor. Son dönemde ayrılma istekleri, referandum, brexit gibi gelişmelerde bölgesel ekonomiye önemli ölçüde etkiliyor. Bugün Ege Denizi'nde 2-3 yıl öncesine göre Avrupa'ya geçişler kontrol altına alınmıştır. Biz arzu ediyoruz ki Avrupa ülkeleri bu fedakarlığın farkında olsunlar. Avrupa'da son yıllarda yükselen milliyetçi akımlar, Avrupa'da gelecek vizyon ön görüsünü tamamen ortadan kaldırmışlar. Şu zamanlarda aşırıklarla mücadele etmektedir. Biz bir adım gelene iki adı yanaşırız. Biz bu coğrafyada birlikte yaşayacağız. Sorunları değil, fırsatları ortaya çıkaracağız. Ekonomi yakınlaştırır, siyaset uzaklaştırır. Bu yüzden ortak potansiyellerimiz üzerinedn gitmeliyiz. Geçen Atina'da bay Çipras ile güzel çalışmalar yaptık. Turizm ve ticaret alanında müzakerelerimiz oldu. Önümüzdeki 1-2 ay içerisinde Selanik'te Başbakan ve Bakanlar ile bölge ekonomisinde ikili ilişkilerde geldiğimiz düzeyi görüşeceğiz. Ege Denizi'nde Avrupa'ya göçmen geçişi konusunda Yunanistan'la çalışma içerisindeyiz. Buna benzer işbirliğinin turizm alanında iyi geliştiğini görüyoruz. Birçok vatandaşımız bırakın yıllık tatillerini haftasonlarını bile Yunanistan'da geçirmek için gidiyorlar. Bu da bölge ekonomisine katkı sağlıyor.
Avrupa brexiti gözden geçirmesi lazım.Bu kararı Avrupa verecek biz buradayız. Avrupa ile kesilen müzakerelerin yeniden başlamasına onlar karar verecek. Bütün bu şartlar altında Türkiye tüm bu gelişmelere rağmen Türkiye nerede, gideceği yol neresi? Bu krizler ortasında 2017 yılında Türkiye'nin önünü açacak çok önemli kararlar aldık. Bunlar 8 Aralık kararlarıdır. Bu kararlarla Türkiye'de kredi genişlemesini öngören kararlar aldık. Esnafa, kobiye kredi kullanımında yardımcı olduk. Bunları kullanan sayısına baktığımızda yarım milyonu buluyor. Küçük ve orta büyük ölçekte bir kaynak temini sağlandı. Bu kadar para genişlemesine rağmen büyüme artmaya başladı. 15 Temmuz'da Türkiye yüzde 4 küçüldü, daha sonrasında yüzde 5 büyüyen bir Türkiye'den bahsediyoruz. Bunlar zamanında alınan cesur kararların sonucudur. İki tane sihirli kelime var güven ve istikrar.
"TÜRKİYE'NİN 2018'İ, 2017'DEN DAHA İYİ OLACAK"
Ortalama kişi başı milli geliri yüzde 37'den yüzde 62'ye çıkardık. Yeter mi yetmez, daha da çıkarmamız lazım. İşadamlarımız... Kararlarınızı alırken 2018 ve sonrası için bir öngörü yapmanız lazım, biz nasıl hesap yapalım diye düşünüyorsunuz. Kısa bir süre önce OVP yayınlandı. Onun için Türkiye'nin 2018'i, 2017'den daha iyi olacak. Hem enflasyon tek haneli olacak. Hem de büyüme hedefimiz yüzde 5.5 olacak. Sandıkta vatandaş, Türkiye'yi kimi yöneteceğine karar veriyor. Demokrasi ve istikrar konusundaki bu mutakabat iş dünyası için önemlidir. Türkiye büyümeden hzı kesmeden devam edecek. Ekonomiye dair kararlar alırken lütfen bunu not edin.
Tükiye bu yıl 1 milyon 150 bin kişiye istihdam sağlamış. Kadın istihdamı özellikler Türkiye'de artıyor. Yüzde 35'lere kadar çıktı. Üniversitelerdeki akademisyenlerin yüzde 54'ü kadınlardan oluşuyor. Gelişen Türkiye'nin en büyük göstergesidir bu. Bir de Suriyeliler var biz de diğer ülkeler gibi banane diyerek kapımızı açmayabilirdik ama bize yakışmazdı. Biz bize yakışanı yaptık.
EN FAZLA BÜYÜYEN ÜLKE OLACAĞIZ
16 Nisan'da aldığımız karar, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle yeni bir değişim yeni bir reform olacaktır. Bakın geçtiğimiz 9 ayı şöyle bir hatırlayın, 2017'ye girerken kredi değerlendirme kuruluşları Türkiye'ye darbe vurdu ama 2017'nin ikinci çeyreğinde ardı ardına Türkiye'nin tahminlerini düzeltmeye başladılar. Önce yüzde 2 büyüme dediler sonra 3 sonra 7 dediler, öyle gidiyor... Üçüncü çeyrekte Türkiye büyük bir ihtimalle G20 içinde en fazla büyüyen ülke olacak. Dünyada da bir rekor yakalama ihtimalimiz var. Yüzde 8'e gerilemiş kamu borcumuz ve güçlü finansımızla Türkiye büyümeye devam edecek. Yılın ilk yarısında yüde 5.1 büyümenin 3.9 puanı yatırım ve ihracattan geliyor. 2017 başında bir ihracat seferberliği başlattık. Exim Bank'ın sermayesini artırdık.
İhracatta yüzde 8, 10 15 varan büyüme görüyoruz. Uluslararası kuruluşlar yanıldılar. Biz de hedefi tutturamadık ihracat hedefimiz yüzde 53'dü, yüzde 57 yaptık... İhracat seferberliğimizin bu başarısı bütün ekonomi dünyamızın, hizmet ihracatımızın başarısıdır. 2008'den beri dünyada 10 mega proje yapımış bunların 6 tanesi Türkiye'nin.
2016 yılında mütahattiklik sektöründe dünya devi olan Almanya ve Japonya'yı geride bıraktık. Turizmde de öyle. THY, küreel bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Yeni bir şey yapıyorsunuz hem ithalarınızı azaltacak, hem de ihracatınızı artıracak, teknoloji yoğunluklu özel strateji yatırımlara teşvikler veriyoruz. Ege ve İzmir ekonomisi üzerinde de konuşmalyız. Egeliyiz, İzmirliyiz...Ege tarih boyunca bereketli coğrafyasıyla hep ekonominin canlı bölgesi olmuştur. Cumhuriyetten önce de sonra da... İzmir Türkiye'de ilk ihracatın yapıldığı yerdir. Türkiye'nin bel kemiğidir. Ege Bölgesi'nin toplam ihracatı 6 milyar dolardı şimdi 14 milyar dolar olmuş. 10 ili kapsayan Ege Bölgesi'nde üretim gücü günden güne artıyor büyüme devam ediyor. Alternatif enerji kaynakları gibi alanlarda çalışmalarımız var. Gelecekte organik tarım gibi konular daha çok konuşulacak. Türkiye bu gibi konuların merkezi olmaya adaydır. Ege hala tarımda bir numaradır. İhracatta ve üretimde lider konumundadır.