Balyoz’da umut AYM’ye kaldı
Yargıtay Başsavcılığı, en önemli delillerden 5 No’lu harddiskin sahte olması ve Başbakan Erdoğan’ın paralel yapı ile ilgili iddialarının dava sonucunu etkilemeyeceğine karar verdi
Balyoz sanıklarını, mahkumiyet kararının onanmasına ilişkin Yargıtay 9. Ceza Dairesi kararına karşı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na itiraz edilmesi yönündeki başvurusu Yargıtay Başsavcılığı tarafından reddedildi.
2011’deki rapor
Balyoz davası sanıkları, Poyrazköy davasında TÜBİTAK tarafından verilen raporda davanın en önemli delillerinden biri olan 5 No’lu harddiskin sahte olduğu ve cemaatin yargıdaki faaliyetlerine ilişkin hükümetin açıklamalarını gerekçe göstererek Yargıtay Başsavcılığı’na başvurmuşlardı.
Balyoz davası hükümlüleri Çetin Doğan ve Hakan Büyük’ün avukatı Hüseyin Ersöz’ün 31 Ocak 2014’de yaptığı başvuruya ilişkin Yargıtay Savcısı Hüseyin İnce tarafından verilen kararda, 5 No’lu harddisk ile ilgili olarak Donanma Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca aldırılan 14 Ocak 2011 tarihli bilirkişi raporunda da benzer şekilde ayrıntılı değerlendirme ve tartışmaların bulunduğu savunuldu. Kararda bilirkişi raporu ile ilgili ileri sürülen hususların yerel mahkemece tartışıldığı ve Daire tarafından yapılan incelemede değerlendirildiği ileri sürüldü.
Dosyadaki delillerin bütününün suçun işlendiğine yönelik olduğu savunulan kararda “özellikle hükümete karşı işlenecek suç için yapılacak hazırlıkların güncelleneceğine ilişkin talimatları içeren belgelerin” olduğuna işaret edildi. Kararda manipüle edildiği iddia edilen dijital veriler ve diğer belgelerin suç tarihinden ele geçirildikleri tarihe kadar mahkum olan bazı sanıkların elinde tutulduğu anlatılarak, “Bazı belgeler aynı amaçla kısmen veya tamamen güncellenmiş olsa bile, nicelik olarak az olan bu belgelerdeki çelişki iddialarının, mahkemece kabul edilen diğer delillerin sıhhatini etkilemeyeceği, delillerin bütünü karşısında, bu iddianın hükümlünün mahkum olduğu suçun sübutuna ve vasfına bir etkisinin olmayacağı” ifade edildi. Ayrıca, harddisk ile ilgili iddiaların dosyadaki delillerin sıhhatini ve sübuta ilişkin kabulü etkilemeyeceği değerlendirmesine yer verildi.
Etkisi yok!
Kararda, “Bir köşe yazarının (Yalçın Akdoğan) iddiaları, Başbakan’ın ortaya attığı hususlar, Başbakan yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in yargının içerisinde bir yapılanmanın olduğuna ilişkin beyanlarının, atılı suçun sübutuna ve vasfına bir etkisi yoktur” denildi.
‘AYM hukuku yüceltsin’
Karara ilişkin bir açıklama yapan avukat Hüseyin Ersöz, “Yargıtay Başsavcılığı’nın ret kararı, hukukun ne ölçüde insan hak ve özgürlüklerine saygı ilkesinden uzaklaştığının açık bir kanıtı olmuştur. Yaşanan hukuka aykırılıklar sonucu oluşan mağduriyetlerin telafisini Anayasa Mahkemesi’ne yapmış olduğumuz bireysel başvurular neticesinde verilecek karardan beklemekten başka yol kalmamıştır. Anayasa Mahkemesi’nin vereceği kararla hukuku bir kez daha yüceltmesini beklemekteyiz” diye konuştu.