Bakan Bey hani Irak'ta başka rehine yoktu?
Mersin'deki evlerinde acı haberi alan Melahat Kumdereli eşinin vahşice ölümünden önce kayıp olduğunu ilgili yerlere ilettiklerini ancak sonuç alamadıklarını söylüyor. Kumdereli Dışişleri'nin açıklamasına ise bir anlam veremiyor
Irak'taki vahşice infazın haberi Mersin'deki eve bomba gibi düştü. Başı kesilen ilk Türk olan Tarsuslu TIR şoförü Durmuş Kumdereli'nin evinde yas ve gözyaşı var şimdi. İnsanın kanını donduran infaz sahnesinde şahadet getirişine aldırılmadan 'din kardeşleri' tarafından öldürülen Türk şoförün geride bıraktığı ailesi hükümete isyan ediyor. 35 yaşındaki eşi Melahat Kumdereli "Dirisine sahip çıkmadılar, bari ölüsüne sahip çıksınlar" diye ağlıyor.
Bir dizine 4 yaşındaki Aykut'u, diğer dizine 1 yaşındaki Emirhan'ı alan Melahat Kumdereli Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün acı haberden 3 gün önceki "Irak'ta rehine kalmadı" açıklamasını hatırlatıyor. Eşinin kaybolduğu günden bu yana ilgili yerlere başvuru yaptığını ancak bir sonuç alamadığını anlatıyor: "Eşim kayıpken, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül televizyonlarda verdiği demeçlerde 'Irak'ta Türk rehine yoktur' demişti. Buna bir anlam verememiştik. Çünkü biz rehin alınan eşimin kurtarılması için konuyu iletmiştik. Durum ortada iken Bakan Bey neden böyle bir açıklama yapma gereğinde bulundu, anlayabilmiş değilim. Belki de rehin bilgisi Bakan'a ulaşmadı. Ciğerimiz yanıyor."
İstense kurtulurdu
Eşinin öldürüldüğüne inanamadığını söyleyen Melahat Kumdereli "Ortada koca bir kandırmaca var. Kocam öldüyse cenazesini getirsinler. Bu devlet bu kadar aciz mi? Devlet kocamı kurtarmak için gerekeni yapmadı. Benim kocam istenseydi sağ salim kurtarılabilirdi. Hepsi koltuk peşinde, hepsi lokma yeme derdindeler" diyerek acısını dile getirdi. Kumdereli'nin 65 yaşındaki annesi Ayşe Kumdereli de "Oğlumdan bir müjdeli haber beklerken, öldüğü haberini aldık. Her gün yıkılıyorduk, şimdi daha çok yıkıldık. Oğlumun bari ölüsünü bize hemen teslim etsinler" diye feryat etti.
Hükümet olayı çözsün
Acı haberi duyunca İstanbul'dan Tarsus'a gelen abla İclal Kumdereli ise görüntülere göre kardeşinin 17 Ağustos'ta öldürüldüğünün anlaşıldığını belirterek "Neden bugüne kadar bir haber çıkmadı. Kardeşimin cesedi nerede, kimin elinde bilmiyoruz. Derhal hükümetin olayı çözmesi gerek. Kardeşimin cesedini istiyorum" diyerek ağladı. Sinir krizi geçiren kardeşi 24 yaşındaki Emine Kumdereli de ağabeyinin öldürüldüğüne inanmak istemediğini söyledi.
Bunlar insanlıktan nasibini almamış
Tevhid ve Cihat Örgütü tarafından rehin alındıktan sonra boğazı kesilerek öldürülen Tarsuslu kamyon şoförünün polis memuru emeklisi olan ağabeyi Nevzat Kumdereli de yetkililere seslenerek cesedin bulunması için kendilerine yardımcı olunmasını istedi. Yetkililere sitem eden Nevzat Kumdereli "Kardeşimin dirisine sahip çıkmadılar, bari ölüsünü bize getirsinler" dedi.
Tarsus Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Cumhur Türkmen ise cesedin bulunması için Dışişleri Bakanlığı ile irtibata geçtiklerini ifade ederek Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile yaptıkları görüşmede, cesedin bulunması için çalışmalara başlandığı bilgisini aldıklarını söyledi. Türkmen "Cesedin bulunması halinde, biz Irak'tan getirmek için bütün imkanlarımızı kullanacağız. Yeter ki ceset bulunsun" diye konuştu. Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz ise "Bunları yapan Müslüman olamaz, böyle Müslümanlık olmaz. Bunlar insanlktan nasibini almamışlar. Acımız çok büyük" dedi.