Atalay Demirci hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi
Komedyen Atalay Demirci hakkında hazırlanan iddianame Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, komedyen Atalay Demirci hakkında "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" ve "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlarından hazırlanan iddianameyi kabul etti.
Mahkeme, iddianamenin kabul kararının ardından duruşmaya hazırlık tutanağında Demirci'nin duruşmasının 17 Ağustos'ta görülmesini kararlaştırdı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, Demirci'nin bir kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapsi isteniyor.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan komedyen Demirci hakkında düzenlenen iddianamede, Demirci'nin, sosyal medya hesabından FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'e yakınlıkları bilinen eski futbolcu ve milletvekili Hakan Şükür ve basketbolcu Enes Kanter'le yazışmaları olduğu hatırlatıldı.
Demirci'nin Şükür ve Kanter ile yazışmalarının yer aldığı iddianamede, Şükür'ün "Kimse yardım etmedi" şeklindeki sözüne karşılık Demirci'nin "teselli ettiği" Şükür'ün, "Bana yardım etmiyorlar. Kullan at, benim alanıma bakıyorum, halime bakıyorum, sıfırlandık. Ev, araba, avukat... Boyuna masraf kimse yardım etmedi. Ona da gittim ve boş döndüm. Bizimle uğraşacak vakti yok. Çok sıkıldım." ifadelerini kullandığı belirtildi.
İddianamede, Demirci'nin Kanter ile yaptığı yazışmalarda da şu mesajlara yer verdiği kaydedildi:
- Enes Kanter: 'Çok sıkışık durumdayız, Birçok kişi işini kaybediyor, ailesine zor bakıyor. Bizim bile Amerika'ya bölgelere ödemem gereken şeyi ödeyeceğim, yeni sezonun açılmasını bekliyorum. Onun için şu an ben de biraz sıkışığım abi, ileride olabilir de ama şu an biraz zor olabilir. Kusura bakma abi biz de diğer taraflara da yetişmeye çalışıyoruz. Yoksa bir çok hizmet duracak Allah korusun.'
- Atalay Demirci: 'Anladım Enesim biliyorum az çok tahmin edebiliyorum, Allah yardımcımız olsun hepimizin kardeşim, tedbiren takibi bırakmak zorundayım bu arada anlarsın kardeşim.'
- Enes Kanter: 'Sorun değil abi.'
- Atalay Demirci: 'Nelere bakarak insan avlıyorlar, ne hikayeler var bir bilsen dur bakalım geleceğiz gibi biz de oralara, ne olur dua et bize de. Allah'a emanet ol."
"Yetenek yarışmasında oy kullanmış olabilirler"
Demirci'nin para transferlerine ilişkin mali analiz raporuna da değinilen iddianamede, Demirci'nin gönderdiği EFT'lerin, havalelerin silahlı terör örgütü suçlamalarıyla ilgili soruşturma dosyalarına konu olduğu, para transferi gerçekleştirdiği bazı kişilerin ise FETÖ soruşturmaları kapsamında hakkında işlem yapılan şüpheliler olduğu kaydedildi.
İddianamede, FETÖ elebaşı Gülen ile fotoğrafının da basına yansıdığı belirtilen Demirci'nin savcılık ifadesine de yer verildi.
İfadesinde, FETÖ'nün darbe girişiminden yaklaşık 10 gün önce Şükür ve Kanter ile görüntülü görüştüğünü aktaran Demirci, Kanter'den 2016 yılı mayıs ayında 100 bin dolar borç aldığını, borcunu zamanında ödeyemeyeceğini söylediğini, Hakan Şükür ile de onun kendi sıkıntıları nedeniyle görüştüğünü savundu.
Kod adı "Vefa" olan Muhammet Yusuf Kulaksız'ın, tanıştırmak için kendisini FETÖ elebaşı Gülen'e götürdüğünü belirten Demirci, bu görüşmede radyonun etkinliklerini anlattıklarını, bu ziyaretten dolayı gittiği gösterilerden de "Fethullah Gülen'i ziyaret etmenin manevi hazzı sebebiyle" maddi kazancının olmadığını ileri sürdü.
Dünya Radyo'da çalışmasından sonra çevresinde daha çok FETÖ'ye hizmet eden insanlar olduğundan popülerliğinin arttığını bildiren Demirci'nin savcılık ifadesindeki beyanlarına, iddianamede şu şekilde yer verildi:
"2007'de radyodan ayrılmama rağmen 2013'te Yetenek Sizsiniz yarışmasında adıma cemaat tarafından oy kullanan şahısların olduğunu düşünüyorum. Üst kademedeki Muhammed Yusuf Kulaksız ile tartışmamdan dolayı ayrılmama rağmen cemaate bağlı hiç kimseyi arayıp destek olmalarını istemedim.
Darbe teşebbüsü ile ilgili herhangi bir kimseden duyum almadım. Bu örgütü dine hizmet etmekte olan bir cemaat yapısı olarak değerlendirdim, görmüş olduğum son tablo nedeni ile yapılanları tasvip etmiyorum. Kendimi örgüt mensubu olarak görmüyorum fakat kandırıldığımı ve kullanıldığımı hissediyorum. Örgüte yapmış olduğum tüm hizmetlerden dolayı pişmanlık duyuyorum. Ülkeme ve milletime ihanet etmedim, onlarla geçirdiğim her an yüzünden pişmanlık duyuyorum."