AKP tüm olasılıklara eşit mesafede
AK Parti Genel Başkanı Davutoğlu koalisyon görüşmelerini iki turlu planlıyor. Önce psikolojiyi ölçeceği birinci turu gerçekleştirecek. İlk görüşmelerde temel kriteri “güven” olacak. Edindiği izlenime göre koalisyon kurmayı deneyeceği partiye yönelecek. Ancak görünen o ki AKP’ye koalisyon ile erken seçim olasılığı eşit uzaklıkta.
7 Haziran'daki seçimden sonra oluşan tabloda AK Parti hanesine ilk galibiyet Meclis Başkanlığı seçimi ile yazıldı. AK Parti sonuna kadar adayının arkasında durdu, fire vermedi. Ayrıca muhalefet partileri arasındaki görüş ayrılığı da ona yaradı. Dolayısıyla seçimlerden sonra “AK Partisiz” koalisyonu dillendiren muhalefet partileri arasındaki çatlak derinleşti.
Böylece yüzde 41 oyla tek başına hükümet kuramasa da, AK Parti kendisinin içinde olmadığı bir koalisyon olasılığının mümkün olamayacağı tezini de güçlendirdi. Gelecek hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görevlendirmesinden sonra Ahmet Davutoğlu koalisyon turlarına da bu güvenle başlayacak.
Önce nabza bakılacak AK Parti’de CHP ve MHP koalisyon olasılıklarının avantaj ve dezavantajları tüm yönleriyle değerlendirildi. Ancak Davutoğlu ve çevresi herhangi bir tarafın ağır bastığına dair bir işaret vermekten özellikle kaçındı, kaçınıyor. Çünkü bu “müzakere psikolojisini” bozmaya hizmet edebilir.
Davutoğlu CHP, MHP ve HDP genel başkanları ile yapacağı ilk görüşme önemli. Çünkü Davutoğlu belirlediği yol haritasına bu görüşmelerden elde ettiği izlenimle devam edecek. Davutoğlu bunu şu sözlerle ifade etti: "Burada edindiğim ilk intiba da bir işaret verir ama şimdiden karşı tarafın pozisyonunu bilmeden bir hükümde bulunmam." Davutoğlu bu görüşmelerde psikolojiye bakacak. Çünkü yıllarca birçok diplomatik müzakere ve arabuluculuk sürecinde bulunan Davutoğlu psikolojinin önemine inanıyor. Koalisyon görüşmeleri konusunda “En önemli gördüğüm nokta muhtevanın detayından çok psikoloji” sözünü etmesinin nedeni bu. Bunu daha önce Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu personeli 101 günlük esaretin ardından bir operasyonla getirildiğinde de söyleyen Davutoğlu o zaman şunları söylemişti: “Ailelerin psikolojilerini, kalan elemanların psikolojilerini, kaçıranları, dolaylı müzakere ile psikolojilerini yöneteceksiniz. Vatandaşlarımız kaçırıldıktan sonra bir süre rehine tabirini kullanmadık. Rehine tabiri kullanıldıktan sonra pazarlık başlar. Vatandaşlarımızın rehine psikolojisine girmelerini istemedik. “ Davutoğlu partilerden alacağı ilk intibayı değerlendirirken elinde bir başka veri daha var: 7 Haziran’dan bugüne yaşanan süreç, partilerin gelenekleri, yaklaşımları zihniyetleriyle ilgili işaretler.
AK Parti haricindeki partilerin hepsi, kendi aralarındaki bir koalisyon olasılığı ile ilgili de ipuçları verdiler. Örneğin MHP, HDP ile bir koalisyon içinde yer almamanın yanı sıra onun desteklediği bir oluşumun içinde olmayacağını söyledi. CHP’nin başbakanlık teklifini de reddeden MHP, HDP ile olduğu kadar CHP ile de karşı karşıya.
AK Parti, Meclis Başkanlığı seçiminin son turunda MHP’nin dolaylı olarak, verdiği geçersiz oylarla muhalefetten bir isim yerine AK Parti adayını seçtirmeye yardımcı olmasını da iki parti arasında bir yakınlaşmanın işareti saymıyor ya da sayılmasına şimdiden izin vermek istemiyor. Davutoğlu onun için “Dün biz MHP’ye ve CHP’ye hangi uzaklıktaysak, yine aynı uzaklıkta veya aynı yakınlıktayız. Burada değişen bir tablo yok” dedi.
Beş komisyon: yol haritası, zamanlama, muhteva Davutoğlu’nun sözlerinden anlaşılan bir başka şey ise, bu turu, asıl müzakerelerin başlayacağı süreç izleyecek. AKP'de bu amaçla beş komisyon kuruldu. Bunlardan ikisi alt komisyon. Siyasi müzakere üzerinde çalışan komisyonda daha önce koalisyon deneyimi olan isimler yer aldı. O komisyona bağlı olarak iki ayrı alt komisyon ise, CHP ve MHP senaryoları üzerinde çalıştı.
Bu komisyonlar bir yol haritası, zamanlama ve muhtevaya odaklandı ve detayları çıkardı.
Ayrıca partinin Hukuk ve Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin başkanlığında bir komisyon kuruldu. Hukukçulardan oluşan bu komisyon temel olarak müzakere, hükümet kurma sürecinde çıkabilecek sorunlar, yapılabilecek hamleler üzerinde çalıştı.
Ekonomi Komisyonu'nun başkanlığı ise Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’a verildi. Ekonomide yapılması gerekenler, koalisyon kurulursa temel unsurlar ne olacak gibi konulara eğildi.
AKP için erken seçim de masada AK Parti koalisyon görüşmelerini sürdürürken, karşısındaki partilere “herkes kaybeder” mesajını da açıkça verecek. Davutoğlu’nun “Bir koalisyona en az ihtiyaç hisseden parti AK Parti’dir. Diğer partiler uzlaşmaz bir tutum sergilerlerse, bunda bizim kaybımız diğerlerinden daha fazla olur, diye bir şey yok" sözleri de bunu gösteriyor.
AK Parti bu yaklaşımla kendisine, yapmasının beklenmeyeceği talep ve tavizlerle gelinmemesinin de işaretini veriyor. Davutoğlu gazetecilere şunları söyledi: “Yöntem şeffaf olacak, hiçbir gizli pazarlık yürümeyecek, meşruiyet ve siyasi ahlaka aykırı hiçbir talep benim önüme gelemez." Kulislerde Davutoğlu’na görevin Meclis Başkanlık Divanı kurulduktan sonra verilmesi, hükümetin kuruluşunun Ağustos ayı başındaki Yüksek Askeri Şûra toplantısı sonrasına sarkmasının istendiği şeklinde yorumlandı. Ancak Davutoğlu bu iddiayı kesin bir dille reddetti. "Ben kendi görevimi tamamladığımı hissettiğimde Cumhurbaşkanımıza gider, takdim ederim. Bitmemiş ise ne Yüksek Askeri Şûra ne diğer takvimler bu görüşmeleri etkiler” dedi.
Davutoğlu hükümet kurmak için geçerli olan 45 günlük sürenin ne kadarını kullanacak belli değil. Ancak sonuna kadar kullanma eğiliminde olmadığı anlaşılıyor. Ahmet Davutoğlu sürenin kullanımının muhalefetin yaklaşımına bağlı olduğunu, “Türkiye'nin bir saat bile hükümetsiz kalmaya tahammülü yok ama muhatapların tutumuna bağlı. Şu anki muhataplarımızın tutumu çok iyimser bir zamanlama yapmamı zorlaştırıyor" sözleriyle gösterdi.
Davutoğlu koalisyon konusundaki tüm yaklaşımlarını ise görevi aldıktan sonra geniş bir açıklama ile göstermeyi planlıyor. ( Al Jazeera)