Deprem sonrası düşük bütçeli hızlı kurulabilen yaşam alanı üretildi

ÖZLEM ATİLA / gazetevatan.com

Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ilde yıkıma yol açan depremin yaraları sarılmaya devam ediyor. Bölgedeki vatandaşların bir bölümü başka illere göç ederken, bir bölümü ise bulundukları kentte yeniden yaşama tutunmaya çalışıyor. 6 Şubat 2023’te yaşanan, ülkemizde derin kayıplar ve acılara neden olan depremler, bölge halkının barınma sorununa da yol açtı. Bu soruna yanıt arayarak bölge halkına destek olmak hedefi ile bir araya gelen Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğretim üyeleri, deprem sonrası barınma birimleri ve kullanıcı beklentileri üzerine yaptıkları araştırmalar doğrultusunda prototip üretimine başladı.

DERSLİK OLARAK HİZMETE AÇILDI

Bölgeye daha hızlı destek sağlayabilmek için, eş zamanlı olarak Üniversite’nin Teknik Atölyeler Şube Müdürlüğü tarafından kısa sürede prototipin benzeri 3 adet demo üretildi. Adıyaman’da K1 Konteyner Kent’e gönderilerek kuruldu ve derslik olarak hizmete açıldı. Daha sonra Elbistan’da ailelerin kullanabileceği bir ortak mutfak ünitesi ve 3 derslik daha üretilerek bölgeye sevk edildi.

DÜŞÜK BÜTÇE İLE ÜRETİLİYOR

Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Didem Akyol Altun yapılan çalışmanın detayları ile ilgili bilgi vererek şu ifadeleri kullandı;

“Yaşam biriminin tasarımında belirleyici olan temel kriterler; kullanıcının özel yaşamına imkân sağlayacak mekân kalitesi, üretim bütçesi, bölgeye transfer ve kurulum kolaylığı ve yeniden kullanılabilir olması şeklinde sıralanabilir.

NİTELİKLİ İŞÇİLİK VE EKİPMAN GEREKMİYOR

Yaşam biriminin hızla kurulduğuna dikkat çeken Altun, “ Paneller istiflenmeye uygun boyutlarda tasarlandığı için, bir tır ile 8 adet birimin transferi sağlanabiliyor. Panel sistemi ile üretilen duvar, döşeme ve tavan yüzeyleri vinç gerektirmeden insan gücüyle ya da basit aletlerle hareket ettirilebiliyor ve basit montaj detaylarına sahip. Nitelikli işçilik ve ekipman gerektirmeden hızlı kurulabiliyor. Tüm panellerin yalıtım katmanı içermesi, iç mekânı iklimlendirme açısından birçok konteyner ve çadırlara göre avantajlı hale getiriyor. Birimlerin depremzedelerin kullanımı sonrası sökülerek kolaylıkla depolanabilir, farklı işlevler için yeniden kullanılabilir nitelikte.” diye konuştu.

FARKLI KULANIMLAR İÇİN FARKLI MODELLER

Yaşam ünitelerinin farklı mekânsal çözümleri düşünülerek tasarlandığını söyleyen Didem Altun “Her bir yaşam ünitesi 2 adet eşdeğer modülün ve buna ek bir banyo-mutfak modülünün bir araya gelmesiyle oluşuyor. Modüler olduğu için yan yana gelerek bir yerleşke kurma olasılığı verirken, her birimin kendi ön alanının olmasına da olanak sağlıyor. Bu anlamda tekli sıralanabileceği gibi, 2’li ya da 4’lü birleşme olasılıkları sunuyor. Birimlerin modüle dayalı kurgusu, farklı kullanımlar için çeşitli mekânsal düzenlemelere de olanak sağlıyor.” dedi.

GELECEKTE DE KULLANILMAYA DEVAM EDECEK

Prof. Dr. Didem Akyol Altun sözlerini şöyle sürdürdü;