Gazete Vatan Logo

Adli Tıp uzmanlarına 'Takipsizlik'

Ergenekon Soruşturması kapsamında tutuklanan ve bürosunda, "İrtica ile Mücadele Eylem Planı"nın ele geçirildiği iddia edilen avukat Serdar Öztürk'ün 7 Adli Tıp görevlisi hakkında yapılan suç duyurusu takipsizlikle sonuçlandı. Savcılık 7 Adli Tıp uzmanının suç kastı ile hareket etmediğini bu nedenle dava açmaya yeterli şüphe ve delilin olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.

Ergenekon Soruşturması kapsamında tutuklanan ve bürosunda, "İrtica ile Mücadele Eylem Planı"nın ele geçirildiği iddia edilen avukat Serdar

Öztürk, 4 Şubat 2010'da belgenin altındaki imzanın Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek'in eli ürünü olduğuna dair rapor hazırlayan 7 Adli Tıp uzmanı hakkında "sahte resmi belge düzenlemek, görevi kötüye kullanmak ve bilirkişinin gerçeğe aykırı mütalaa vermesi" iddiası ile Bakırköy

Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu. Suç duyurusu üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Adli Tıp Kurumu uzmanları H.

Mehmet Akın, Hüseyin Bülent Üner, Lokman Başer, Gürol Berber, İsmail Çakır, Eyüp Kandemir ve Ahmet Bülent Özata hakkında "Görevi Kötüye Kullanma" şüphesiyle soruşturma başlatılmıştı.

YETERLİ DELİL YOK

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, belgenin altındaki imzanın Kıdemli Kurmay Albay Dursun Çiçek'in eli ürünü olduğuna dair rapor hazırlayan 7 Adlı Tıp görevlisinin sahte resmi belge düzenlemek, görevi kötüye kullanmak ve bilirkişinin gerçeğe aykırı mütalaa verme suçlarını işlemediğine dikkat çekti. Bu nedenle şüphelilerin, "suç kastı ile hareket ettiklerine ilişkin soyut iddia dışında kamu davası açmaya yeterli şüphe oluşturur ağırlıkta delil bulunmadığı" gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.

"ADLİ TIP UZMANLARININ DENEYİMİ ÜST SEVİYEDE

Serdar Öztürk'ün avukatı Demet Reçber, şikayet dilekçesinde altında Dursun Çiçek'in ıslak imzasının bulunduğu öne sürülen İrtica ile Mücadele Eylem Planı belgesinin, Adli Tıp Kurumu'ndaki yerleşik uygulama gereğince kurulun tüm uzmanlarının katılımı ile incelenmediğini öne sürmüştü. Reçber, imzası bulunan Hacı Mehmet Akın ile Lokman Başer'in belge incelenmeden bir hafta önce Adli Tıp Kurumu'na atandığını ve grafolog olmadıklarını, tıp doktoru olarak uzman olmadıkları bir alanda inceleme yaparak görüş bildirdiklerini iddia etmişti.

Öztürk'ün avukatının iddiasının tam aksinin savunulduğu takipsizlik kararında savcı, 7 uzman hakkında "Şüphelilerin tamamının adli belge inceleme konusundaki uzmanlıkları yanında katıldıkları mesleki eğitim çalışmaları, yerli ve yabancı bilimsel yayın listeleri talep edilerek dosya içerisine alınmış, incelenen bilimsel çalışmalar, savunmaları alınırken gözlenen konuya hakimiyetleri ve bilgi birikimleri açısından yetkin bir seviyede olduklarına ilişkin ayrıca kanaat oluşturmuştur" ifadelerini kullandı.

ADLİ TIP NİHAİ KARAR MERCİİ DEĞİL

Savcı ayrıca, takipsizlik gerekçesinde, Adli Tıp Kurumu uzmanlarının bilirkişilik konusunda verdikleri kararların kesin ve bağlayıcı nihai karar nitelikte olmadığını ve şüphenin başka bilirkişi raporu ile giderilebilme yolunun açık olduğuna dikkat çekti.

Haberin Devamı